Düzce Depreminin Yıl Dönümü
Eskişehir TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, depremlere karşı alınması gereken önlemler konusundaki çağrılarının bilimsel ve teknik çerçevede yeterli ölçüde destek görmediğini açıklayarak “Bu durum, yeni ve büyük acıyla karşılaşma tehlikesini de güncel bir tehlike olarak önümüze koymaktadır” diye belirtti.
12 Kasım Düzce Depreminin yıl dönüme dolayısı ile yapılan açıklamada, 1999 yılında arka arkaya yaşanan iki büyük deprem nedeniyle geleceğe dönük kaygıların dönemin en büyük gündemi olduğu, ortaya çıkan yıkımın sebep olduğu karamsarlığın tüm ülke genelinde huzursuz bir bekleyişe neden olduğu hatırlatıldı. Marmara ve Düzce depremlerinin yol açtığı büyük acıların, tüm toplumsal hayatın deprem gerçeğine göre yeniden düzenlenmesi yönünde beklentileri artırdığı anlatan açıklamada, “Bir deprem ülkesi olan Türkiye'de ilgili mevzuattan şehirleşmeye, konutların güvenliğinden deprem eğitimine kadar geniş bir yelpazede köklü değişim yapılması doğrultusunda toplumsal basınç ortaya çıkmıştır. Aradan geçen 17 yılda toplumsal yaşamda deprem gerçeği gözetilerek gerekli düzenlemeler yapılmadı. Mühendislik biliminin gerekleri dikkate alınmadı, yapı tasarımı, uygulama denetim evresi sağlıksız bir şekilde ele alındı. Ayrıca, yapı stokunun oluşturulması, yapı tasarımı, yapı üretimi ve yapı denetimi gibi birçok açıdan, bilimsel ve bütünlüklü bir düzen kurulmadı, kurulamadı” denildi.
Açıklamada, İnşaat Mühendisleri Odası olarak mevzuatta gerekli değişikliklerin yapılması, imar, yapı denetim ve benzeri yasalarda köklü değişikliklere gidilmesi, yık-yap anlayışının önüne geçilmesi, kaçak yapılaşmanın önlenmesi, konutların ve kamu binalarının güvenli ve sağlıklı yapılmasının sağlanması doğrultusundaki görüşlerin sıklıkla kamuoyuyla, idari ve siyasi birimlerle paylaşıldığı belirtilerek şöyle denildi;
Çağrılarımız Yeterli ölçüde destek görmüyor”
“Ancak çağrılarımız bilimsel ve teknik çerçevede yeterli ölçüde destek görmüyor. Bu durum, yeni ve büyük acıyla karşılaşma tehlikesini de güncel bir tehlike olarak önümüze koymaktadır. Deprem Türkiye'nin bir gerçeğidir; ülkemiz topraklarının yüzde 93'ü deprem riski altında bulunmaktadır. İnşaat Mühendisleri Odası, yetkilileri önlem alma noktasında uyarmaya ve harekete geçirmeye devam edecektir. Toplumsal sorumluluğumuz ve insan hayatına verdiğimiz değer, bu konuda ısrarcı olmamızı zorunlu kılmaktadır. İnşaat Mühendisleri Odası depremi unutmama, unutturmama konusunda çalışmalarını, güvenli ve sağlıklı yapı üretimi sağlanana kadar sürdürecektir. 12 Kasım Düzce Depreminde ve diğer depremlerde yaşamlarını yitirenleri saygıyla anıyoruz.”
Kaynak: İHA
Açıklamada, İnşaat Mühendisleri Odası olarak mevzuatta gerekli değişikliklerin yapılması, imar, yapı denetim ve benzeri yasalarda köklü değişikliklere gidilmesi, yık-yap anlayışının önüne geçilmesi, kaçak yapılaşmanın önlenmesi, konutların ve kamu binalarının güvenli ve sağlıklı yapılmasının sağlanması doğrultusundaki görüşlerin sıklıkla kamuoyuyla, idari ve siyasi birimlerle paylaşıldığı belirtilerek şöyle denildi;
Çağrılarımız Yeterli ölçüde destek görmüyor”
“Ancak çağrılarımız bilimsel ve teknik çerçevede yeterli ölçüde destek görmüyor. Bu durum, yeni ve büyük acıyla karşılaşma tehlikesini de güncel bir tehlike olarak önümüze koymaktadır. Deprem Türkiye'nin bir gerçeğidir; ülkemiz topraklarının yüzde 93'ü deprem riski altında bulunmaktadır. İnşaat Mühendisleri Odası, yetkilileri önlem alma noktasında uyarmaya ve harekete geçirmeye devam edecektir. Toplumsal sorumluluğumuz ve insan hayatına verdiğimiz değer, bu konuda ısrarcı olmamızı zorunlu kılmaktadır. İnşaat Mühendisleri Odası depremi unutmama, unutturmama konusunda çalışmalarını, güvenli ve sağlıklı yapı üretimi sağlanana kadar sürdürecektir. 12 Kasım Düzce Depreminde ve diğer depremlerde yaşamlarını yitirenleri saygıyla anıyoruz.”