Beştepe'de Atatürk'ün Anma Töreni

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, “Türkiye artık kendi imkanlarıyla, kendine yetebilecek bir düzeye gelmek üzeredir, coğrafyamızda bulunan en güçlü ülke konumundadır. Atatürk’ün Türkiye için hedef gösterdiği muasır medeniyet seviyesinden kastedilen budur” dedi.

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Atatürk’ün ebediyete uğurlanışının 78. yıl dönümü dolayısıyla Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu tarafından Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen 10 Kasım anma töreninde konuştu.

Türkeş, Atatürk’ün Türk milletinin birlik içinde Anadolu’yu düşman işgalinden kurtaracağına ve kurulacak devleti yaşatacağına inancının tam olduğunu belirterek, “Bu inançla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışından 1 hafta sonra Mustafa Kemal, Meclis üyelerine hitaben yaptığı konuşmada Türk milletinin birlik ve kardeşliğinin altını çizerek, ‘yüce Meclisinizi teşkili eden zevat yalnız Türk değildir, yalnız Çerkez değildir, yalnız Kürt değildir, yalnız Laz değildir. Fakat hepsinden meydana gelmiş Müslüman unsurlardır, samimi bir heyettir’ diyecektir. Bu ifadeleriyle Mustafa Kemal bu milleti etnik kökeni, inancı ve dili ne olursa olsun fark gözetmeksizin eşit haklara sahip bir millet, kardeş bir millet olduğunu vurgulamıştır” ifadelerini kullandı.

“Yıl dönümleri uzun ve görkemli Türk tarihinin kilometre taşlarıdır”

Türkeş, Mustafa Kemal Atatürk’ün 96 yıl önce tanımını yaptığı milletin, Türkiye’nin işgalini, parçalanmasını hedef alan ve hunhar saldırıya karşı 15 Temmuz destanını yazan bu millet olduğunu kaydetti.

Yıl dönümlerinin uzun ve görkemli Türk tarihinin kilometre taşları olduğunu belirten Türkeş, “Hatırlattığı ölçüde derin ve öğretici anlamlar ifade eder. Tarih hatırlamak için yazılır, geçmişi hatırlatır. Geçmişin zaviyesinden geleceği de görünür kılar. Yakın tarihimizin kilometre taşları günümüze etkisi bakımından daha da anlamlıdır. Çünkü günümüzün içinde bulunduğu zamanı kavramamızı sağlar” diye konuştu.

Türkiye artık kendi imkanlarıyla, kendine yetebilecek bir düzeye gelmek üzeredir, coğrafyamızda bulunan en güçlü ülke konumundadır”

Türkeş, 10 Kasım’ın uzun savaşların yıprattığı bir milletin vatan sevgisi, istiklal aşkıyla yeniden ayağa kalkmasını, derlenip toparlanmasını sağlayan kararlılığı, dik duruşluluğu ve sağlam iradesiyle Gazi Mustafa Kemal’i hatırlattığı ölçüde kıymet taşıyacağını dile getirdi. Atatürk’ün Anadolu üzerinde yeni bir devlet kurarak uluslararası camiada Türk milletin yer almasını sağladığını anlatan Türkeş, “On yıllar boyunca savaşların yorgunluklarını gidermeye gayret etti. Çok partili dönemde atılan büyük adımlar genç devletimizin başlangıçtaki bu dinamizmine borçludur. Ülkemiz önemli bir geçidin eşiğindedir. Türkiye artık kendi imkanlarıyla, kendine yetebilecek bir düzeye gelmek üzeredir, coğrafyamızda bulunan en güçlü ülke konumundadır. Atatürk’ün Türkiye için hedef gösterdiği muasır medeniyet seviyesinden kastedilen budur. Yüz yıl önce sınırları cetvelle çizilmiş bir zamanların Osmanlı hükümdarlık sahası topraklarda oynanan oyunların tamamı Türkiye’nin eşiği aşma atılımına karşı sergilenmektedir. FETÖ’sü, PKK’sı, ülkemizin birliğine yönelin bütün karanlık örgütler, emperyalist ruhun tetikçileri bu oyunun maşalarıdır. 15 Temmuz darbe girişimi üzerinden henüz 3 ay geçti. Zamanla bu hain girişimini tarih tıpkı 30 Mayıs 1876 tarihinde Sultan Abdülaziz’e karşı yapılan darbe, 27 Nisan 1909’daki 2. Abdülhamit’in tahttan indirilmesine vesile kılınan isyan gibi değerlendirecektir. Zira bu darbelerin arkasında da emperyal ruh ve bu ruhun kullandığı maşalar vardır. Cumhuriyetin 93. yılını idrak ettiğimiz şu günlerde ülkemizin bütünlüğüne ve hızlı adımlarla kutsal hedefine doğru yürüyüşüne karşı sergilenen oyunların tamamı bu kahraman milletin gücü ve feraseti karşısında boşa çıkacaktır. 80 milyonluk nüfusa, kendine yetebilecek potansiyele sahip Türkiye zengin coğrafyasıyla güçlü bir ülkedir. 21. yüzyılın ilk çeyreği içerisinde bulunduğumuz şu günlerde ülkemizde ve coğrafyamızda sergilenen kirli oyunlar ülkemizin güçlü iradesiyle bozulmaya mahkumdur. Çevremizde büyük insanlık dramları yaşanmakta ve gücün efendileri seyirci kalmaktadır. Güçlü bir Türkiye, iç huzurun ve bölgemizde barışın teminatı olacak ve aynı zamanda dünyanın 5’ten büyük olduğunu gücün efendilerine gösterecek mazlum milletin umudu olacaktır” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA