Tekirdağ'da 'Macar Ulusal Günü' Kutlandı
Macaristan’da, 23 Ekim 1956 yılında Macar halkının Sovyetler Birliği boyunduruğundaki kendi hükümetlerine karşı başlattıkları ve sonraki yıllarda Macaristan’a bağımsızlığını kazandıran bağımsızlık hareketi Macar Ulusal Günü olarak Süleymanpaşa ilçesinde de kutlandı.
Macar Prensi 2. Ferenç Rakoczi’nin 1715-1735 yılları arasında Tekirdağ’da sürgün edildiği ve günümüzde Rakoczi Müzesi olarak kullanılan evde Türk-Macar Dostluk Derneği tarafından, düzenlenen etkinliğe, Türk-Macar Dostluk Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Adem Dalgıç, Macaristan’ın Tekirdağ Fahri Konsolosu Erdoğan Erken, İstanbul Macar Kültür Merkezi’nin Müdürü Gabor Fodor ile derneğin üyeleri katıldı.
Etkinlikte bir açıklama yapan Türk-Macar Dostluk Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Adem Dalgıç, Macar Ulusal Günü’nün 23 Ekim 1956 başlayan olaylar nedeniyle daha sonra ilan edilmiş bir gün olduğunu belirterek, “23 Ekim 1956’da, önce öğrenciler tarafından basit bir yürüyüş olarak başlayan ve daha sonra işçilerin ve halkında katılımıyla büyük bir ayaklanmaya kadar giden olayların başlangıç günü. Macaristan o yıllarda Sovyetler Birliği’nin boyunduruğu altında. Sovyetler Birliği’nin o dönemdeki Macaristan Hükümeti üzerindeki baskısı giderek sertleşiyor ve tekrar yönetim değiştiriyorlar ve o değişen yönetimle birlikte tutum daha da sertleşiyor ve sonuçta Sovyetler Birliği’nin büyük bir ordusu bütün Macaristan’ı işgal edene kadar devam ediyor bu durum ve 1989 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılma sürecine kadar da Macaristan Sovyetler Birliğinin etkisi altında kalmaya devam ediyor. 1989-91 yılları arasında da Sovyetler Birliği Ordusu Macaristan’dan çekiliyor ve daha sonra Macaristan bağımsızlığına kavuşuyor ve 23 Ekim’i de, yani bu olayların başladığı günü de Ulusal Bağımsızlık Günü olarak ilan ediyorlar” diye konuştu.
Macar İhtilali’nin dünyada iz bırakan ihtilallerden biri olduğuna değinen Adem Dalgıç konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü:
“Dünya tarihinde bir çok ihtilal var ama Macaristan’da bu yaşanan olaylar ve ihtilal süreci gerçekten oldukça kanlı, bazı kaynaklara göre 3 bin, bazı kaynaklara göre de 30-50 bine kadar giden ölüm olayından bahsediliyor. En az 3 yüz kişinin idam edildiği, bunların arasında o dönemdeki başbakanın da olduğu idam süreci de yaşanıyor, dolayısıyla kanlı bir dönem, karanlık bir dönem.”
İstanbul Macar Kültür Merkezi’nin Müdürü Gabor Fodor da konuşmasında, Türkiye’de bir çok etkinlikle farklı şehirlerde Macar Ulusal Günü’nün kutlanacağını belirterek, Türkiye’deki etkinliklerde emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. Türkiye’de Macarlara gösterilen dostluğun kendileri için çok önemli olduğunu ifade etti.
Konuşmaların ardından, İstanbul Macar Kültür Merkezi tarafından, 23 Ekim halk ayaklanması ile başlayan olayların, dönemin Türkiye gazetelerine yansıyan fotoğraf ve haberlerinden derlenen sergisi gezildi.
Kaynak: İHA
Etkinlikte bir açıklama yapan Türk-Macar Dostluk Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Adem Dalgıç, Macar Ulusal Günü’nün 23 Ekim 1956 başlayan olaylar nedeniyle daha sonra ilan edilmiş bir gün olduğunu belirterek, “23 Ekim 1956’da, önce öğrenciler tarafından basit bir yürüyüş olarak başlayan ve daha sonra işçilerin ve halkında katılımıyla büyük bir ayaklanmaya kadar giden olayların başlangıç günü. Macaristan o yıllarda Sovyetler Birliği’nin boyunduruğu altında. Sovyetler Birliği’nin o dönemdeki Macaristan Hükümeti üzerindeki baskısı giderek sertleşiyor ve tekrar yönetim değiştiriyorlar ve o değişen yönetimle birlikte tutum daha da sertleşiyor ve sonuçta Sovyetler Birliği’nin büyük bir ordusu bütün Macaristan’ı işgal edene kadar devam ediyor bu durum ve 1989 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılma sürecine kadar da Macaristan Sovyetler Birliğinin etkisi altında kalmaya devam ediyor. 1989-91 yılları arasında da Sovyetler Birliği Ordusu Macaristan’dan çekiliyor ve daha sonra Macaristan bağımsızlığına kavuşuyor ve 23 Ekim’i de, yani bu olayların başladığı günü de Ulusal Bağımsızlık Günü olarak ilan ediyorlar” diye konuştu.
Macar İhtilali’nin dünyada iz bırakan ihtilallerden biri olduğuna değinen Adem Dalgıç konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü:
“Dünya tarihinde bir çok ihtilal var ama Macaristan’da bu yaşanan olaylar ve ihtilal süreci gerçekten oldukça kanlı, bazı kaynaklara göre 3 bin, bazı kaynaklara göre de 30-50 bine kadar giden ölüm olayından bahsediliyor. En az 3 yüz kişinin idam edildiği, bunların arasında o dönemdeki başbakanın da olduğu idam süreci de yaşanıyor, dolayısıyla kanlı bir dönem, karanlık bir dönem.”
İstanbul Macar Kültür Merkezi’nin Müdürü Gabor Fodor da konuşmasında, Türkiye’de bir çok etkinlikle farklı şehirlerde Macar Ulusal Günü’nün kutlanacağını belirterek, Türkiye’deki etkinliklerde emeği geçen herkese teşekkürlerini sundu. Türkiye’de Macarlara gösterilen dostluğun kendileri için çok önemli olduğunu ifade etti.
Konuşmaların ardından, İstanbul Macar Kültür Merkezi tarafından, 23 Ekim halk ayaklanması ile başlayan olayların, dönemin Türkiye gazetelerine yansıyan fotoğraf ve haberlerinden derlenen sergisi gezildi.