'Oy Endişesiyle Bu Ortam Oluşturuldu İddiasını Topyekun Reddediyoruz'
AK Parti Grup Başkanvekili İlknur İnceöz, 1 Kasım seçimlerine yönelik olarak oy endişesiyle, 'AK Parti ya da Hükümet bu ortamı (terör olayları) oluşturdu' gibi çok sanal bir algı üretilmeye çalışıldığını belirterek, "Bu iddiayı, böyle bir algıyı topyekun reddediyoruz, bu iddia külliyen, mesnetsiz, dayanıksız iddiadır" dedi.
İnceöz, "1 Kasımda yapılacak erken seçim ve son yaşanan terör olaylarıyla ilgili", AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Milletin 7 Haziran'da AK Parti'ye mesaj verdiğini belirten İnceöz, "Biz bu mesajın gereği neyse bunu yapacağız. Seçimden tek başına iktidar çıkmamıştır. Daha önce 3 dönem üst üste tek başına iktidar olan parti, en yakın partiye yüzde 16'lık fark atarak yüzde 41 oyla en çok oy almasına rağmen tek başına iktidar olamamıştır ve 4 partili bir parlamento yapısı ortaya çıkmıştır" dedi.
AK Parti'nin iktidara geldiği ilk günden itibaren, Türkiye'ye 30 yıldır çok ağır bedeller ödettiren terör sorununun çözülmesi konusunda çok güçlü bir iradeyle, "demokratik açılım, milli birlik ve kardeşlik" diye adlandırılan, daha sonra "Çözüm Süreci" denilen süreci başlattıklarını belirten İnceöz, "Hatta Sayın Cumhurbaşkanımız, başbakanlığı döneminde sorunun çözümü için 'Gerekirse baldıran zehri içerim, siyasi hayatımıza da mal olsa bile" diyerek, çok güçlü bir irade beyanı ortaya koymuştur" diye konuştu.
- "Hedef Türkiye'dir, devlettir ve millettir"
İnceöz, geçmiş yıllarda da böyle bir süreçle seçimlere gidildiğini, yeni karşılaşılan bir durum olmadığını belirtti. İlknur İnceöz, şunları kaydetti:
"Sanki 7 Haziran seçimlerinde böyle bir sonuç alınmamış olsaydı, bu ortam olmayacakmış gibi bir algı yaratılmaktadır. 1 Kasım seçimlerine yönelik olarak oy endişesiyle, 'AK Parti ya da Hükümet bu ortamı (terör olayları) oluşturdu' gibi çok sanal bir algı üretilmeye çalışılmaktadır. Biz bu iddiayı, böyle bir algıyı topyekun reddediyoruz, bu iddia külliyen, mesnetsiz, dayanıksız iddiadır. Bütün vatandaşlarımızın hayatı, hiç bir şeyin üzerinde değildir ve onların can ve mal güvenliği bizim sorumluluğumuzdadır.
PKK'nın, çözüm sürecinde silahları bırakması ve silahları ile birlikte ülkeyi terk etmesi gerekirken, ocak ayından itibaren başlayan çok ciddi yol kesme ve diğer terör olaylarına başvurmuştur. Bu süreç nasıl başlamıştır? Suruç'ta 20 Temmuz'da patlatılan bombayla 32 genç hayatını kaybetti. Ardından iki polisimiz gece evinde uyurken ensesinden vurularak kalleşçe şehit edildi, bir binbaşımız da ailesinin gözü önünde şehit edildi. PKK, asker ve polisin yanı sıra sivil halka yönelik eylemler de yaptı ve bu eylemleri de halen devam etmektedir. KCK temsilcileri de halkı eyleme çağırmıştır. Yani, bu ortama durduk yerde gelinmedi. PKK'nın bu kalleşçe, haince eylemleri karşısında, kararlılıkla sonuna kadar terörle mücadele edeceğimizi vurguladık ve bunu da yapıyoruz. Bunun da olması gerekiyor. Çünkü, burada hedef Türkiye'dir, devlettir ve millettir. PKK, DHKP-C ve DAEŞ'a karşı mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir."
- "Tek başına iktidar, ekonomik ve siyasi istikrarı da beraberinde getirir"
AK Parti Grup Başkanvekili İnceöz, kendisinin de şehit yakını olduğunu belirterek, "Akrabalarımdan birisini şehit verdim. Ailesinden birisini şehit vermiş bir kardeşiniz olarak söylüyorum, terör bitene kadar terörle mücadele edeceğiz. Bütün terör saldırılarını lanetliyorum ve bu saldırılarda hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Onların acılarını paylaşıyorum ve hiçbir ocağa ateş düşmemesini temenni ediyorum" diye konuştu.
Devletin, Türkiye Cumhuriyeti'ni hedef alan bu saldırılar karşısında kudretini gösterdiğini işaret eden İnceöz, 780 bin metrekarede yaşayan 78 milyon vatandaşın birlik ve beraberliği, huzuru için PKK'ya karşı operasyonların başlatıldığını kaydetti. İnceöz, "Türkiye, devletine, milletine, siviline, askerine, polisine, kamu çalışanlarına saldıranlara karşı haklı huzur operasyonlarını sürdürecektir. Son terörist ülkemizi terkedene, silahlar gömülene kadar operasyonlar kararlılıkla sürdürülecektir" sözlerini sarf etti.
İlknur İnceöz, 7 Haziran seçim sonuçlarında olduğu gibi, 1 Kasım'da ortaya çıkacak tabloyu da saygıyla karşılayacaklarını ifade ederek, "Benim temennim, ülkemizin böylesine hassas bir dönemde, 1 Kasım'da tek başına iktidarın çıkmasıdır. 13 yıllık tek başına AK Parti iktidarında, ülkenin kazanımları ortadadır. Tek başına iktidar, ekonomik ve siyasi istikrarı da beraberinde getirir" dedi.
Kaynak: AA
Milletin 7 Haziran'da AK Parti'ye mesaj verdiğini belirten İnceöz, "Biz bu mesajın gereği neyse bunu yapacağız. Seçimden tek başına iktidar çıkmamıştır. Daha önce 3 dönem üst üste tek başına iktidar olan parti, en yakın partiye yüzde 16'lık fark atarak yüzde 41 oyla en çok oy almasına rağmen tek başına iktidar olamamıştır ve 4 partili bir parlamento yapısı ortaya çıkmıştır" dedi.
AK Parti'nin iktidara geldiği ilk günden itibaren, Türkiye'ye 30 yıldır çok ağır bedeller ödettiren terör sorununun çözülmesi konusunda çok güçlü bir iradeyle, "demokratik açılım, milli birlik ve kardeşlik" diye adlandırılan, daha sonra "Çözüm Süreci" denilen süreci başlattıklarını belirten İnceöz, "Hatta Sayın Cumhurbaşkanımız, başbakanlığı döneminde sorunun çözümü için 'Gerekirse baldıran zehri içerim, siyasi hayatımıza da mal olsa bile" diyerek, çok güçlü bir irade beyanı ortaya koymuştur" diye konuştu.
- "Hedef Türkiye'dir, devlettir ve millettir"
İnceöz, geçmiş yıllarda da böyle bir süreçle seçimlere gidildiğini, yeni karşılaşılan bir durum olmadığını belirtti. İlknur İnceöz, şunları kaydetti:
"Sanki 7 Haziran seçimlerinde böyle bir sonuç alınmamış olsaydı, bu ortam olmayacakmış gibi bir algı yaratılmaktadır. 1 Kasım seçimlerine yönelik olarak oy endişesiyle, 'AK Parti ya da Hükümet bu ortamı (terör olayları) oluşturdu' gibi çok sanal bir algı üretilmeye çalışılmaktadır. Biz bu iddiayı, böyle bir algıyı topyekun reddediyoruz, bu iddia külliyen, mesnetsiz, dayanıksız iddiadır. Bütün vatandaşlarımızın hayatı, hiç bir şeyin üzerinde değildir ve onların can ve mal güvenliği bizim sorumluluğumuzdadır.
PKK'nın, çözüm sürecinde silahları bırakması ve silahları ile birlikte ülkeyi terk etmesi gerekirken, ocak ayından itibaren başlayan çok ciddi yol kesme ve diğer terör olaylarına başvurmuştur. Bu süreç nasıl başlamıştır? Suruç'ta 20 Temmuz'da patlatılan bombayla 32 genç hayatını kaybetti. Ardından iki polisimiz gece evinde uyurken ensesinden vurularak kalleşçe şehit edildi, bir binbaşımız da ailesinin gözü önünde şehit edildi. PKK, asker ve polisin yanı sıra sivil halka yönelik eylemler de yaptı ve bu eylemleri de halen devam etmektedir. KCK temsilcileri de halkı eyleme çağırmıştır. Yani, bu ortama durduk yerde gelinmedi. PKK'nın bu kalleşçe, haince eylemleri karşısında, kararlılıkla sonuna kadar terörle mücadele edeceğimizi vurguladık ve bunu da yapıyoruz. Bunun da olması gerekiyor. Çünkü, burada hedef Türkiye'dir, devlettir ve millettir. PKK, DHKP-C ve DAEŞ'a karşı mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir."
- "Tek başına iktidar, ekonomik ve siyasi istikrarı da beraberinde getirir"
AK Parti Grup Başkanvekili İnceöz, kendisinin de şehit yakını olduğunu belirterek, "Akrabalarımdan birisini şehit verdim. Ailesinden birisini şehit vermiş bir kardeşiniz olarak söylüyorum, terör bitene kadar terörle mücadele edeceğiz. Bütün terör saldırılarını lanetliyorum ve bu saldırılarda hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Onların acılarını paylaşıyorum ve hiçbir ocağa ateş düşmemesini temenni ediyorum" diye konuştu.
Devletin, Türkiye Cumhuriyeti'ni hedef alan bu saldırılar karşısında kudretini gösterdiğini işaret eden İnceöz, 780 bin metrekarede yaşayan 78 milyon vatandaşın birlik ve beraberliği, huzuru için PKK'ya karşı operasyonların başlatıldığını kaydetti. İnceöz, "Türkiye, devletine, milletine, siviline, askerine, polisine, kamu çalışanlarına saldıranlara karşı haklı huzur operasyonlarını sürdürecektir. Son terörist ülkemizi terkedene, silahlar gömülene kadar operasyonlar kararlılıkla sürdürülecektir" sözlerini sarf etti.
İlknur İnceöz, 7 Haziran seçim sonuçlarında olduğu gibi, 1 Kasım'da ortaya çıkacak tabloyu da saygıyla karşılayacaklarını ifade ederek, "Benim temennim, ülkemizin böylesine hassas bir dönemde, 1 Kasım'da tek başına iktidarın çıkmasıdır. 13 yıllık tek başına AK Parti iktidarında, ülkenin kazanımları ortadadır. Tek başına iktidar, ekonomik ve siyasi istikrarı da beraberinde getirir" dedi.