Radyasyonlu Atıkların Toprağa Gömüldüğü İddiası
Gaziemir ilçesinde kurşun üreten fabrikanın arazisine radyasyonlu atıkların gömüldüğü iddiasıyla açılan davada, "çevrenin kasten kirletilmesi" suçundan yargılanan 6 sanık hakkında beraat kararı verildi.
İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, "çevrenin kasten kirletilmesi" suçundan 5 yıl hapis istemiyle yargılanan tutuksuz sanıklar katılmazken, avukatları ile davanın müdahilleri ve avukatları hazır bulundu.
EGEÇEP Derneği adına davayı açan müdahil avukatı Arif Ali Cangı, işlenen suçun çevreye zararının sabit olduğunu belirterek, "Dosyada bulunan belgelere göre atıklar 2003 yılında geri dönüşüm merkezine gönderilmeye başlanmıştır. 2007 yılında da ilk radyoaktif madde tespit edilmiştir. Bu atıkların daha önce çevreye bırakıldığı anlamına geliyor. 2010 yılına kadar suç işlenmeye devam etmiştir. Halen kirliliğin yarattığı etki çevreyi etkilemektedir. Suç halen işlenmektedir. Atılı tüm suçlar oluşmuş ve tüm sanıklar cezalandırılmalıdır" dedi.
Avukat Hatice Hande Atay da uluslararası hukukta çevre suçlarının insanların insanlığa karşı suç olarak kabul edilmesinin tartışıldığını ve bu dosyanın emsal bir karar olması gerektiğini savundu.
Suçun, çocukların geleceğini de etkileyen bir çevre suçu olduğunu ifade eden Atay, sanıkların cezalandırılmasını talep etti.
Sanık avukatları ise bu tür kazaların işin doğasında olduğunu dile getirerek, müvekkillerinin beraatini istedi. Avukat Selahattin Seymen, çevreye zarar vermenin "kabahat"lere girdiğini savunarak müvekkillerinin zaten para cezası aldığına işaret etti.
Suç ve suçun unsurlarının oluşmadığını ileri süren Seymen, çevreye verilen zararın kasıtlı olmadığını ifade etti.
Seymen, "Büyütülecek bir şey yok. hayati bir zarar gerçekleşmemiştir. Bu Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından da tespit edildi. Müvekkillerimiz bölgeyi temizletiyordu, fakat karşı taraf dava açtığı için yürütmeyi durdurma kararı alındı. Şu anda temizleme yapılmamaktadır. Sebebi de davayı açan kişilerdir" dedi.
Duruşma savcısı Zeynel Çiçek daha önceki mütalaasında olduğu gibi beraat talebini yineledi.
Mahkeme heyeti, tüm sanıkların beraatine karar verdi.
-Davanın geçmişi
İzmir'in Gaziemir ilçesinde, kurşun üreten fabrikanın faaliyette bulunduğu dönemde radyasyonlu atıklarının toprağa gömüldüğü iddialarına ilişkin 2008 yılında İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmış, mahkeme fabrika sahibi Hasan Yavaş'ı 4 yıl 2 ay hapis ve 100 gün adli para cezasına çarptırmıştı.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi kararı bozarak, davanın, İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde fabrika müdürü Yıldırım Mustafa Irvana'nın yargılandığı dava ile birleştirilmesini ve araziye atık bırakma işleminin hangi tarihte sonlandırıldığının araştırılmasını istemişti.
3. Ağır Ceza Mahkemesi, geçen kasım ayında, bu iki dava dosyası ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi'nin suç duyurusu üzerine açılan davayı birleştirmişti.
2012 yılı Aralık ayında gazetelerde çıkan haberler üzerine olay kamuoyunun gündemine tekrar gelmiş, iddialar üzerine Türkiye Atom Enerjisi Kurumu bölgede radyasyon seviyelerinin belirlenmesi için ölçümler yapmış, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri de fabrika yöneticilerine 5,7 milyon lira ceza kesildiğini açıklamıştı.
Kaynak: AA
EGEÇEP Derneği adına davayı açan müdahil avukatı Arif Ali Cangı, işlenen suçun çevreye zararının sabit olduğunu belirterek, "Dosyada bulunan belgelere göre atıklar 2003 yılında geri dönüşüm merkezine gönderilmeye başlanmıştır. 2007 yılında da ilk radyoaktif madde tespit edilmiştir. Bu atıkların daha önce çevreye bırakıldığı anlamına geliyor. 2010 yılına kadar suç işlenmeye devam etmiştir. Halen kirliliğin yarattığı etki çevreyi etkilemektedir. Suç halen işlenmektedir. Atılı tüm suçlar oluşmuş ve tüm sanıklar cezalandırılmalıdır" dedi.
Avukat Hatice Hande Atay da uluslararası hukukta çevre suçlarının insanların insanlığa karşı suç olarak kabul edilmesinin tartışıldığını ve bu dosyanın emsal bir karar olması gerektiğini savundu.
Suçun, çocukların geleceğini de etkileyen bir çevre suçu olduğunu ifade eden Atay, sanıkların cezalandırılmasını talep etti.
Sanık avukatları ise bu tür kazaların işin doğasında olduğunu dile getirerek, müvekkillerinin beraatini istedi. Avukat Selahattin Seymen, çevreye zarar vermenin "kabahat"lere girdiğini savunarak müvekkillerinin zaten para cezası aldığına işaret etti.
Suç ve suçun unsurlarının oluşmadığını ileri süren Seymen, çevreye verilen zararın kasıtlı olmadığını ifade etti.
Seymen, "Büyütülecek bir şey yok. hayati bir zarar gerçekleşmemiştir. Bu Türkiye Atom Enerjisi Kurumu tarafından da tespit edildi. Müvekkillerimiz bölgeyi temizletiyordu, fakat karşı taraf dava açtığı için yürütmeyi durdurma kararı alındı. Şu anda temizleme yapılmamaktadır. Sebebi de davayı açan kişilerdir" dedi.
Duruşma savcısı Zeynel Çiçek daha önceki mütalaasında olduğu gibi beraat talebini yineledi.
Mahkeme heyeti, tüm sanıkların beraatine karar verdi.
-Davanın geçmişi
İzmir'in Gaziemir ilçesinde, kurşun üreten fabrikanın faaliyette bulunduğu dönemde radyasyonlu atıklarının toprağa gömüldüğü iddialarına ilişkin 2008 yılında İzmir 3. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmış, mahkeme fabrika sahibi Hasan Yavaş'ı 4 yıl 2 ay hapis ve 100 gün adli para cezasına çarptırmıştı.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi kararı bozarak, davanın, İzmir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde fabrika müdürü Yıldırım Mustafa Irvana'nın yargılandığı dava ile birleştirilmesini ve araziye atık bırakma işleminin hangi tarihte sonlandırıldığının araştırılmasını istemişti.
3. Ağır Ceza Mahkemesi, geçen kasım ayında, bu iki dava dosyası ile Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi'nin suç duyurusu üzerine açılan davayı birleştirmişti.
2012 yılı Aralık ayında gazetelerde çıkan haberler üzerine olay kamuoyunun gündemine tekrar gelmiş, iddialar üzerine Türkiye Atom Enerjisi Kurumu bölgede radyasyon seviyelerinin belirlenmesi için ölçümler yapmış, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri de fabrika yöneticilerine 5,7 milyon lira ceza kesildiğini açıklamıştı.