Yüzde Yüz Yerli Proje
Gediz Üniversitesi öğrencileri, taşınabilir, hafif ve düşük maliyetli görüntüleme cihazı yaptı. Vücuttaki protezlerin 3 boyutlu görüntülenmesini, binaların dayanıklı olup olmadığını kırıp dökmeden yerinde anlaşılmasını ve taşıtların metal yorgunluğu testlerinin kolaylaşmasını sağlayacak. Yazılımı dahil tamamen yerli bu teknoloji, en az beş yıl sonra hayatımıza girecek.
Gediz Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü öğrencileri Güray Geniş (27), Alican Kerem Dönmez (23), danışman hocaları Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayam’la önemli başarıya ulaştı. Gençler, görüntüleme sistemlerinde yeni yöntem geliştirerek bu alanda örneği olmayan taşınabilir cihaz yaptı. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Bayam, BATEL firmasının sanayi partnerliği ile hayata geçirip ENGÖRSİS (Endüktif Görüntüleme Sistemi) adını verdikleri cihazın, medikalden madenciliğe, otomotivden inşaata ve savunma sanayisine kadar geniş kullanım alanı olacağını açıkladı.
Yrd. Doç. Dr. Bayam, taşınabilirliği, hafifliği, düşük maliyeti ve getirdiği yeniliklerle bir ilk olduğunu dile getirirken, ’’4. sınıf bitirme projesi olarak başladık. Biz projelerimizi inovatif yönü yüksek projeler olarak bitirme projelerimizi tercih etmeye çalışıyoruz. Bu projemizde en önemli özellik öncelikli olarak daha çok pahalı sistemle gerçekleştirilen görüntüleme işlemini, çok daha ucuza ve hızlı gerçekleştirebilmesi. Burada daha çok ultrason, x ray gibi hem insan vücuduna zaman zaman zararlı olabilecek sistemler yerine daha basit ve çok daha düşük, hatta imal edilecek elektrik alan bir sistemden bahsediyoruz hem de çok daha efektif taşınabilir sistemden bahsediyoruz. Bu sistemle metallerin iletkenliğine göre tespit edilebilmesi mümkün. Bu sistemler; öncelikli olarak insan vücuduna yerleştirilmiş olan implantların ameliyata gerek kalmadan yerlerinin tespit edilmesi, görüntülenmesi ve konumunun belirlenmesinde daha sonra inşaatta, binayı yıkmaya gerek kalmadan demirlerin içindeki metal aksamın yerinde olup olmadığını ya da korozyon olup olmadığının tespit edilmesinde, çok yüksek hassasiyetli en ufak bir çatlağın bile çok büyük bir problem oluşturabileceği doğalgaz boru hatları gibi hatlarda çatlakların tespit edilmesi noktasında, metal yorgunlukların da, savunma sanayinde zırhlı araçlarda bu çok önemli. Çok daha uygun maliyetli tespitler yapabilmeyi mümkün kılmakta. Bir başka özelliği de mekanik dizayn olarak mekanik kısmı, yazılım kısmı tamamen bizim öğrencilerimiz tarafından bitirme projesi kapsamında gerçekleştirildi.
" Yüzde yüz yerli bir proje olduğunu anlatan Geniş, "Çünkü biz bu görüntüleme sistemlerini pahalı sistem olmasına rağmen tamamen yurt dışından ithal etmekteyiz neredeyse. Çok ciddi bir milli gelir yurt dışına bu vesileyle gitmekte. Biz bunun önüne geçmeyi düşünüyoruz’’ dedi.
ÇIPLAK GÖZLE GÖRÜLMEYENLER GÖRÜLECEK
Bilimin görüntüleme sistemlerinin ilerlemesiyle ortaya çıktığını dile getiren öğrencilerden Güray Geniş, şunları söyledi: ’’En basit ilkel mikroskoplardan başlayıp bugün hubble teleskobuna kadar birçok görüntüleme sistemi bilim adamlarına hizmet etmekte ve bilimin ilerleyişini hızlandırmakta. Görüntüleme sistemi deyince, hepimiz hastaneye gidip x ray çektirmişizdir. Bunun gerek hamileler gerek yaşlılarda riskli olabileceğini hepimiz biliriz. Bizim amacımız bu sisteme bir alternatif getirmektir. Okulda aldığımız dersler elektro manyetik teoriler üzerine. Buradan endüktif temelli bir görüntüleme sistemi yaptık. Bu görüntüleme sistemi, tamamen malzeme endüktif karestirikliklerini ölçebiliyor. Bilim insanlarına kullandıkları örnekleri numunelerde görüntüleme yapma imkanı sunuyor. Savunma sanayinden nanoteknolojiye kadar bir çok alanda kullanılabilmekte. Bilim insanlarının çıplak gözle göremediği bir çok şeyi kolaylıkla göstermekte. Tüm donanım ve yazılımı yerli üretim olarak yaptık ve böyle bir proje ile de okuldan mezun olduğumuz için memnunuz.’’
EN AZ BEŞ YIL SONRA PİYASADA OLACAK
Projenin nerede kullanılabileceğini anlatan öğrencilerden Alica Kerem Dönmez, ’’Projemiz inşaat, biyomedikal gibi metalin kullanıldığı her sektörde kullanılabilir. Örneğin biyomedikal sektöründe kemik içine yerleştirilen implantlar, inşaatta beton içine gömülmüş çelik konsiksiyon, metal konsiksiyon bunların görüntülenmesinde, inşaatlarda metal yorgunluğu var mı yok mu? Bunların araştırılmasında. Laboratuvar ortamında üretilen metal parçaların saflık durumu incelemede kullanılabilir. Şuan prototip aşamada ama ilerleyen yıllarda biz bunu geliştirip daha da büyük alanlarda kullanmayı amaçlıyoruz. Ülke ekonomisine kazandırmak için çalışıyoruz. Alacağımız desteğe göre değişir ama piyasada en az 5 yıl sonra kullanılmaya başlar’’ dedi.
Kaynak: İHA
Yrd. Doç. Dr. Bayam, taşınabilirliği, hafifliği, düşük maliyeti ve getirdiği yeniliklerle bir ilk olduğunu dile getirirken, ’’4. sınıf bitirme projesi olarak başladık. Biz projelerimizi inovatif yönü yüksek projeler olarak bitirme projelerimizi tercih etmeye çalışıyoruz. Bu projemizde en önemli özellik öncelikli olarak daha çok pahalı sistemle gerçekleştirilen görüntüleme işlemini, çok daha ucuza ve hızlı gerçekleştirebilmesi. Burada daha çok ultrason, x ray gibi hem insan vücuduna zaman zaman zararlı olabilecek sistemler yerine daha basit ve çok daha düşük, hatta imal edilecek elektrik alan bir sistemden bahsediyoruz hem de çok daha efektif taşınabilir sistemden bahsediyoruz. Bu sistemle metallerin iletkenliğine göre tespit edilebilmesi mümkün. Bu sistemler; öncelikli olarak insan vücuduna yerleştirilmiş olan implantların ameliyata gerek kalmadan yerlerinin tespit edilmesi, görüntülenmesi ve konumunun belirlenmesinde daha sonra inşaatta, binayı yıkmaya gerek kalmadan demirlerin içindeki metal aksamın yerinde olup olmadığını ya da korozyon olup olmadığının tespit edilmesinde, çok yüksek hassasiyetli en ufak bir çatlağın bile çok büyük bir problem oluşturabileceği doğalgaz boru hatları gibi hatlarda çatlakların tespit edilmesi noktasında, metal yorgunlukların da, savunma sanayinde zırhlı araçlarda bu çok önemli. Çok daha uygun maliyetli tespitler yapabilmeyi mümkün kılmakta. Bir başka özelliği de mekanik dizayn olarak mekanik kısmı, yazılım kısmı tamamen bizim öğrencilerimiz tarafından bitirme projesi kapsamında gerçekleştirildi.
" Yüzde yüz yerli bir proje olduğunu anlatan Geniş, "Çünkü biz bu görüntüleme sistemlerini pahalı sistem olmasına rağmen tamamen yurt dışından ithal etmekteyiz neredeyse. Çok ciddi bir milli gelir yurt dışına bu vesileyle gitmekte. Biz bunun önüne geçmeyi düşünüyoruz’’ dedi.
ÇIPLAK GÖZLE GÖRÜLMEYENLER GÖRÜLECEK
Bilimin görüntüleme sistemlerinin ilerlemesiyle ortaya çıktığını dile getiren öğrencilerden Güray Geniş, şunları söyledi: ’’En basit ilkel mikroskoplardan başlayıp bugün hubble teleskobuna kadar birçok görüntüleme sistemi bilim adamlarına hizmet etmekte ve bilimin ilerleyişini hızlandırmakta. Görüntüleme sistemi deyince, hepimiz hastaneye gidip x ray çektirmişizdir. Bunun gerek hamileler gerek yaşlılarda riskli olabileceğini hepimiz biliriz. Bizim amacımız bu sisteme bir alternatif getirmektir. Okulda aldığımız dersler elektro manyetik teoriler üzerine. Buradan endüktif temelli bir görüntüleme sistemi yaptık. Bu görüntüleme sistemi, tamamen malzeme endüktif karestirikliklerini ölçebiliyor. Bilim insanlarına kullandıkları örnekleri numunelerde görüntüleme yapma imkanı sunuyor. Savunma sanayinden nanoteknolojiye kadar bir çok alanda kullanılabilmekte. Bilim insanlarının çıplak gözle göremediği bir çok şeyi kolaylıkla göstermekte. Tüm donanım ve yazılımı yerli üretim olarak yaptık ve böyle bir proje ile de okuldan mezun olduğumuz için memnunuz.’’
EN AZ BEŞ YIL SONRA PİYASADA OLACAK
Projenin nerede kullanılabileceğini anlatan öğrencilerden Alica Kerem Dönmez, ’’Projemiz inşaat, biyomedikal gibi metalin kullanıldığı her sektörde kullanılabilir. Örneğin biyomedikal sektöründe kemik içine yerleştirilen implantlar, inşaatta beton içine gömülmüş çelik konsiksiyon, metal konsiksiyon bunların görüntülenmesinde, inşaatlarda metal yorgunluğu var mı yok mu? Bunların araştırılmasında. Laboratuvar ortamında üretilen metal parçaların saflık durumu incelemede kullanılabilir. Şuan prototip aşamada ama ilerleyen yıllarda biz bunu geliştirip daha da büyük alanlarda kullanmayı amaçlıyoruz. Ülke ekonomisine kazandırmak için çalışıyoruz. Alacağımız desteğe göre değişir ama piyasada en az 5 yıl sonra kullanılmaya başlar’’ dedi.