'Dünyanın Renkleri' Bir Arada Türkçe Öğreniyor
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) çatısı altında 2012 yılında kurulan Türkçe ve Yabancı Dil Uygulama ve Araştırma Merkezinde (TÖMER) bugüne kadar dünyanın farklı coğrafyalarından yüzlerce öğrenciye Türkçe eğitimi verildi.
TÖMER Müdürü Yrd. Doç. Dr. Hilmi Demiral, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Başbakanlık Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı aracılığıyla gelen devlet burslu öğrencilere eğitim verdiklerini belirterek, bu yıl 65 farklı ülkeden 200 öğrencinin Türkçe eğitimi aldığını kaydetti.
TÖMER'in kurulduğundan bu yana 110 farklı ülkeden 500'e yakın öğrenciye eğitim verdiğini ifade eden Demiral, "Bu öğrencilerin geldikleri coğrafyalar genellikle gelişmekte olan ülkeler. Öğrencilerin bir kısmı iş imkanları bir kısmı ise ülkelerinde yaşadıkları sorunlar nedeniyle eğitimlerini alamadıkları için Türkiye'ye geliyor. Eğitim alan öğrencilerimiz kendi fikir ve görüşlerini Türkçe ifade edebilme yeteneğine kavuşuyor" diye konuştu.
Öğrenci profiliyle ilgili de bilgi veren Demiral, "Anadolu Üniversitesi ve ESOGÜ'de eğitim gören lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerimiz var. Kentte yaklaşık 2 bin yabancı öğrenci bulunuyor bunlardan 500'üne Türkçe öğretiyoruz. Diğerleri Balkanlar, Yunanistan, Kırım ve Özbekistan'dan gelen ve Türkçe bilen öğrencilerden oluşuyor. Burada eğitimini tamamlayıp evlenen ve çocuk sahibi olan öğrencilerimiz var. Bu da bizlere mutluluk veriyor" ifadesini kullandı.
ESOGÜ TÖMER'de farklı kültür, renk ve dillerde öğrencilerin Türkçe öğrendiğini belirten Demiral, TÖMER'in adeta Birleşmiş Milletler (BM) gibi misyon yürüttüğünü söyledi.
Demiral, öğrencilerin merkezde dünyayı tanıdığına işaret ederek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Merkezimiz bir anlamda BM'nin yapamadığı birçok şeyi yapıyor. Sınav sorularımızda barışı sağlamak için neler yapılabilir, savaşları önlemek için ne tür tedbirler alınabilir gibi konuları içeren sorular soruyoruz. Derslerimizde eğitimlerin yanı sıra öğrencilerimizle bu konular üzerinde konuşuyoruz. Öğrencilerimiz bunun yanı sıra Türkiye'yi tanıtma imkanına sahip oldu. Dünyada barışı sağlamak mümkün ve bunu sağlamak için çok insan var. Sadece bunların birileri tarafından duyulması gerekiyor. Biz burada eğitime gelen çocukların bu dertlerine derman oluyoruz. Kendilerini tanıtmanın yanı sıra ülkelerindeki sorunların duyurulması için imkan buluyorlar. Bu da bizi mutlu ediyor."
-"Her zaman barıştan yanayız"
Yemen'den Türkçe eğitimi almak için Eskişehir'e gelen Ahmed Albadani ise Türkiye'de bulunmaktan ve Türkçe öğrenmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Albadani, ülkesinde öğretmenlik yaptığını ve buradaki eğitiminin ardından İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünde doktora yapacağını söyledi.
Türkiye'de her şeyin çok iyi olduğunu ifade eden Albadani, "Eskişehir'e eşim ve 30 aylık çocuğumla birlikte geldik. Ülkeniz çok güçlü ve iyi bir ülke. Burada olmaktan dolayı mutluyum. Burslu olarak eğitim alıyorum. Dünyada bir çok bölgede savaş var. Bizler her zaman barıştan yanayız ve barış olmasını istiyoruz" diye konuştu.
Kenyalı Jolyne Nayanda Aduda da Türkiye'ye okumak için geldiğini, bu yıl Sağlık Kurumları Yöneticiliği Bölümünde eğitime başlayacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye hakkında araştırmalar yaptım, burada güzel fırsatların bulunduğunu gördüm ve burs başvurusunda bulundum. Kazanarak Eskişehir'e geldim. Sınıfımızda dünyanın bir çok ülkesinden farklı kültürlerden, dillerden arkadaşlarım var. Bu da beni mutlu ediyor. Burada farklı ülkelerden de olsak herkesin kalbi sevgi, hoşgörü ve barış için atıyor."
Kaynak: AA
TÖMER'in kurulduğundan bu yana 110 farklı ülkeden 500'e yakın öğrenciye eğitim verdiğini ifade eden Demiral, "Bu öğrencilerin geldikleri coğrafyalar genellikle gelişmekte olan ülkeler. Öğrencilerin bir kısmı iş imkanları bir kısmı ise ülkelerinde yaşadıkları sorunlar nedeniyle eğitimlerini alamadıkları için Türkiye'ye geliyor. Eğitim alan öğrencilerimiz kendi fikir ve görüşlerini Türkçe ifade edebilme yeteneğine kavuşuyor" diye konuştu.
Öğrenci profiliyle ilgili de bilgi veren Demiral, "Anadolu Üniversitesi ve ESOGÜ'de eğitim gören lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerimiz var. Kentte yaklaşık 2 bin yabancı öğrenci bulunuyor bunlardan 500'üne Türkçe öğretiyoruz. Diğerleri Balkanlar, Yunanistan, Kırım ve Özbekistan'dan gelen ve Türkçe bilen öğrencilerden oluşuyor. Burada eğitimini tamamlayıp evlenen ve çocuk sahibi olan öğrencilerimiz var. Bu da bizlere mutluluk veriyor" ifadesini kullandı.
ESOGÜ TÖMER'de farklı kültür, renk ve dillerde öğrencilerin Türkçe öğrendiğini belirten Demiral, TÖMER'in adeta Birleşmiş Milletler (BM) gibi misyon yürüttüğünü söyledi.
Demiral, öğrencilerin merkezde dünyayı tanıdığına işaret ederek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Merkezimiz bir anlamda BM'nin yapamadığı birçok şeyi yapıyor. Sınav sorularımızda barışı sağlamak için neler yapılabilir, savaşları önlemek için ne tür tedbirler alınabilir gibi konuları içeren sorular soruyoruz. Derslerimizde eğitimlerin yanı sıra öğrencilerimizle bu konular üzerinde konuşuyoruz. Öğrencilerimiz bunun yanı sıra Türkiye'yi tanıtma imkanına sahip oldu. Dünyada barışı sağlamak mümkün ve bunu sağlamak için çok insan var. Sadece bunların birileri tarafından duyulması gerekiyor. Biz burada eğitime gelen çocukların bu dertlerine derman oluyoruz. Kendilerini tanıtmanın yanı sıra ülkelerindeki sorunların duyurulması için imkan buluyorlar. Bu da bizi mutlu ediyor."
-"Her zaman barıştan yanayız"
Yemen'den Türkçe eğitimi almak için Eskişehir'e gelen Ahmed Albadani ise Türkiye'de bulunmaktan ve Türkçe öğrenmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Albadani, ülkesinde öğretmenlik yaptığını ve buradaki eğitiminin ardından İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümünde doktora yapacağını söyledi.
Türkiye'de her şeyin çok iyi olduğunu ifade eden Albadani, "Eskişehir'e eşim ve 30 aylık çocuğumla birlikte geldik. Ülkeniz çok güçlü ve iyi bir ülke. Burada olmaktan dolayı mutluyum. Burslu olarak eğitim alıyorum. Dünyada bir çok bölgede savaş var. Bizler her zaman barıştan yanayız ve barış olmasını istiyoruz" diye konuştu.
Kenyalı Jolyne Nayanda Aduda da Türkiye'ye okumak için geldiğini, bu yıl Sağlık Kurumları Yöneticiliği Bölümünde eğitime başlayacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye hakkında araştırmalar yaptım, burada güzel fırsatların bulunduğunu gördüm ve burs başvurusunda bulundum. Kazanarak Eskişehir'e geldim. Sınıfımızda dünyanın bir çok ülkesinden farklı kültürlerden, dillerden arkadaşlarım var. Bu da beni mutlu ediyor. Burada farklı ülkelerden de olsak herkesin kalbi sevgi, hoşgörü ve barış için atıyor."