Ramazan'ın İlk Cuması'nda Vatandaşlar Camilere Akın Etti
Bütün İslam aleminde olduğu gibi Afyonkarahisar’da Ramazan’ın ilk Cuma namazında camiler dolup taştı.
Ramazan ayının ilk Cuma namazında vatandaşlar camilere akın ederken, cami içinde yer bulamayan cemaat üyeleri ise dışarıda namaz kalmak zorunda kaldılar. Camilere akın edenler arasından gençleirn ve çocukların sayısının fazla olması da dikkatlerden kaçmadı. Ramazan’ın ilk Cuma namazında hutbenin konusu ise “Ramazan” ayı oldu. İmam-hatipler verdikleri Cuma hutbesinde, Ramazan ve orucun farzlarının önemini vurgulayarak şu ifadelere yer verdiler:
“Bugün, rahmet ayı Ramazan’ın ikinci günündeyiz. Ramazan, bizlere her yıl yeni bir can, yeni bir ruh olarak gelir. Bizleri eğiten bir mektep olur Ramazan. Bu mektep, rahmet, mağfiret, arınma, takva mektebidir. Ramazan mektebinde iyilik, hayır, cömertlik, diğerkamlık vardır. Bu mektepte dünyanın neresinde olursa olsun insanlara yardım eli uzatma, birileri açken tok yatmama vardır. Bu mektepte insanlığın huzur ve mutluluğu, Müslümanların birlik ve dirliği için elimizdeki nimetleri paylaşma vardır; sınır ve mesafeleri yok eden gönül köprüleri kurma vardır. Ramazan mektebinde İslam’ın rahmet yüklü adaletini, bilgi ve hikmetle bütünleşmiş ahlakını, ihlasla yoğrulmuş iyiliğini bütün insanlığa takdim etme vardır. Bu mektebe layıkıyla talip olanlar arınmış bir ruh, bütün esaretlerden kurtulmuş özgür bir zihin ve erdemle müzeyyen bir gönül dünyası ile bayrama kavuşurlar.
Bu yüce değerleri bize tekrar tekrar hatırlatan Ramazan, iyilikler, güzellikler ayıdır. Bizler, her yıl Ramazanda iyiliğe dair çok şey öğrenir, çok şey yaşarız. Ramazan, iyiliğin kişinin kendisine, Rabbine, ailesine, yoksullara, kimsesizlere, mültecilere, yetimlere, yaşlılara, velhasıl bütün mahlukata yapılacağını öğretir bizlere. Üzülerek belirtmek gerekir ki günümüzde dünyanın önemli bir bölümü açlık, sefalet ve korku içinde temel ihtiyaçlarını karşılamanın mücadelesini veriyor. İyiliğin, fedakarlığın, paylaşmanın neredeyse unutulmaya yüz tuttuğu, savaşların, işgallerin, sömürgeciliğin, şiddet ve katliamların had safhaya çıktığı bir yerkürede yaşıyoruz. Ve bizler biliyoruz ki, iyiliğe muhtaç, iyiliği arayan, iyilik için çırpınan insanlara ulaşmak, onları iyilikle buluşturmak, inananlar olarak her birimizin görev ve sorumluluğudur. Bu duygu ve düşüncelerle Ramazan’ın milletimize, gönül coğrafyamıza ve acılar içerisinde kıvranan âlem-i İslam’a huzur, barış, adalet ve merhamet getirmesini Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.”
Kaynak: İHA
“Bugün, rahmet ayı Ramazan’ın ikinci günündeyiz. Ramazan, bizlere her yıl yeni bir can, yeni bir ruh olarak gelir. Bizleri eğiten bir mektep olur Ramazan. Bu mektep, rahmet, mağfiret, arınma, takva mektebidir. Ramazan mektebinde iyilik, hayır, cömertlik, diğerkamlık vardır. Bu mektepte dünyanın neresinde olursa olsun insanlara yardım eli uzatma, birileri açken tok yatmama vardır. Bu mektepte insanlığın huzur ve mutluluğu, Müslümanların birlik ve dirliği için elimizdeki nimetleri paylaşma vardır; sınır ve mesafeleri yok eden gönül köprüleri kurma vardır. Ramazan mektebinde İslam’ın rahmet yüklü adaletini, bilgi ve hikmetle bütünleşmiş ahlakını, ihlasla yoğrulmuş iyiliğini bütün insanlığa takdim etme vardır. Bu mektebe layıkıyla talip olanlar arınmış bir ruh, bütün esaretlerden kurtulmuş özgür bir zihin ve erdemle müzeyyen bir gönül dünyası ile bayrama kavuşurlar.
Bu yüce değerleri bize tekrar tekrar hatırlatan Ramazan, iyilikler, güzellikler ayıdır. Bizler, her yıl Ramazanda iyiliğe dair çok şey öğrenir, çok şey yaşarız. Ramazan, iyiliğin kişinin kendisine, Rabbine, ailesine, yoksullara, kimsesizlere, mültecilere, yetimlere, yaşlılara, velhasıl bütün mahlukata yapılacağını öğretir bizlere. Üzülerek belirtmek gerekir ki günümüzde dünyanın önemli bir bölümü açlık, sefalet ve korku içinde temel ihtiyaçlarını karşılamanın mücadelesini veriyor. İyiliğin, fedakarlığın, paylaşmanın neredeyse unutulmaya yüz tuttuğu, savaşların, işgallerin, sömürgeciliğin, şiddet ve katliamların had safhaya çıktığı bir yerkürede yaşıyoruz. Ve bizler biliyoruz ki, iyiliğe muhtaç, iyiliği arayan, iyilik için çırpınan insanlara ulaşmak, onları iyilikle buluşturmak, inananlar olarak her birimizin görev ve sorumluluğudur. Bu duygu ve düşüncelerle Ramazan’ın milletimize, gönül coğrafyamıza ve acılar içerisinde kıvranan âlem-i İslam’a huzur, barış, adalet ve merhamet getirmesini Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.”