İlhan Kesici, Türkiye Ekonomisini Değerlendirdi
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Ankara sanayicilerini Cumhuriyet Halk Partisi’nin ekonomi kurmaylarından İstanbul Milletvekili adayı İlhan Kesici ile buluşturdu.
Lale Restoran’da gerçekleşen kahvaltılı toplantıya Yaşar ve Kesici’nin yanı sıra CHP Ankara İl Başkanı Adnan Keskin, CHP Yenimahalle İlçe Başkanı Ahmet Meşe, Yenimahalle Belediye Başkanvekili Mehmet Kartal, Başkan Yardımcıları Başar Bal, Yaşar Neslihanoğlu, OSTİM Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, OSİAD Başkanı Ahmet Kurt, ATİSAN Başkanı Yaşar Özelge, İÇASİFED Başkanı Mehmet Akyürek, BAGİAD Başkanı Bahri Küpeli ve çok sayıda sanayici ve iş adamı katıldı.
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Türkiye’nin üretmeden muasır medeniyet seviyesine ulaşmasının mümkün olmadığını kaydederek, “Türkiye sorunlarını üreterek çözebilir. 7 Haziran’dan sonra gelen iktidar üretimi her alanda arttırmak, pastayı büyütmek, büyüyen pastayı adil paylaştırmak zorundadır. Vergilerin verimli, yerinde, doğru ve halk yararına kullanılması gerekmektedir. Bunlar yapıldığı zaman Türkiye’de işçi de, çiftçi de, sanayici de refah içinde olacaktır. Bunun için üretimin önündeki engelleri kaldıracak politikalar üretilmeli, kalkınma hızını yükseltecek politikalar belirlenmelidir. Bu kalkınma hızıyla Türkiye’nin muasır medeniyetler seviyesine ulaşması mümkün değildir. Türkiye son 20 senedir finansa çalıştı ama üretimi öteledi. Şimdi yeni iktidarın üretime destek vererek hem çalışanlara, hem sanayiciye, hem tüccara hem de çiftçiye destek vermesini diliyorum” dedi.
“BU RAKAMLAR TÜRKİYE’Yİ HASTA EDER”
İlhan Kesici ise, rakamsal veriler üzerinden Türkiye’nin büyüme hızını değerlendirdi. Kesici, “Televizyonlarda devamlı ‘Türkiye uçtu. Dünyanın 17’nci büyük ekonomisi, borç almak için IMF’nin kapısında beklerken şimdi IMF’ye borç veriyor’ gibi ifadeler dönüyor. Bir ülkenin yıllık kalkınma hızına bakıldığı zaman o ülke uçtu mu, kaçtı mı anlaşılır. Türkiye’nin 12 yıllık büyüme hızı yüzde 4,7. Bunu ilk dört yıl ve son 8 yıl diye ikiye bölüyorum ben. Aslında son 8 yılın çok daha iyi olması lazım, çünkü bu döneme ustalık dönemi dediler. Bu son 8 yılın büyüme hızı yüzde 3,3. Bu çok kötü, çok düşük. Daha önce hiç düşük olmadığı kadar düşük” diye konuştu.
AK Parti dönemine benzeyen tek parti dönemlerinin büyüme hızlarını da değerlendiren Kesici, “Demokrat Parti, Adalet Parti, Anavatan Partisi dönemi gibi bu partilerin hepsinin büyüme hızları bunlarınkinin iki katı kadar. Koalisyon dönemlerine çok kötü diyorlar ya 1963-1977 yıllarında Türkiye’nin ortalama büyüme hızı yüzde 5,9. Bunların son 8 yılı 3,3. Bu Türkiye’yi hasta eder” ifadelerini kullandı.
“FİKRİ KAPASİTELERİ TÜKENDİ”
AK Parti’nin her seçim döneminde aynı sözlerle halkın karşısına çıktığını ifade eden Kesici, “Bu arkadaşların fikri kapasiteleri tükendi. Şunları da biz yapmadık mı, bunlar gelirse şu kötü işleri yaparlar mı dediği konular. Yahu 2002’de konuşuldu, 2007’de konuşuldu, 2011’de konuşuldu. Niye hala konuşuyorlar, çünkü yeni laf yok. Pil bitti” dedi.
OSTİM Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın da, siyasi partilerde üretimin önemine dikkat çekme çabasında olduklarını belirterek, “Burada olup biteni anlamak, kavramak Türkiye’nin geleceğine imza atmak demektir. Bu nedenle bütün siyasi partilerimizi biz sadece salonlarda değil, aynı zamanda üretim merkezlerine, sanayilerin içine, atölyelere götürerek, siyasileri sanayiye dokundurmak ve farkındalığı arttırmak çabası güdüyoruz. Tüm siyasi partilere gönlümüz ve yüreğimiz açık” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Türkiye’nin üretmeden muasır medeniyet seviyesine ulaşmasının mümkün olmadığını kaydederek, “Türkiye sorunlarını üreterek çözebilir. 7 Haziran’dan sonra gelen iktidar üretimi her alanda arttırmak, pastayı büyütmek, büyüyen pastayı adil paylaştırmak zorundadır. Vergilerin verimli, yerinde, doğru ve halk yararına kullanılması gerekmektedir. Bunlar yapıldığı zaman Türkiye’de işçi de, çiftçi de, sanayici de refah içinde olacaktır. Bunun için üretimin önündeki engelleri kaldıracak politikalar üretilmeli, kalkınma hızını yükseltecek politikalar belirlenmelidir. Bu kalkınma hızıyla Türkiye’nin muasır medeniyetler seviyesine ulaşması mümkün değildir. Türkiye son 20 senedir finansa çalıştı ama üretimi öteledi. Şimdi yeni iktidarın üretime destek vererek hem çalışanlara, hem sanayiciye, hem tüccara hem de çiftçiye destek vermesini diliyorum” dedi.
“BU RAKAMLAR TÜRKİYE’Yİ HASTA EDER”
İlhan Kesici ise, rakamsal veriler üzerinden Türkiye’nin büyüme hızını değerlendirdi. Kesici, “Televizyonlarda devamlı ‘Türkiye uçtu. Dünyanın 17’nci büyük ekonomisi, borç almak için IMF’nin kapısında beklerken şimdi IMF’ye borç veriyor’ gibi ifadeler dönüyor. Bir ülkenin yıllık kalkınma hızına bakıldığı zaman o ülke uçtu mu, kaçtı mı anlaşılır. Türkiye’nin 12 yıllık büyüme hızı yüzde 4,7. Bunu ilk dört yıl ve son 8 yıl diye ikiye bölüyorum ben. Aslında son 8 yılın çok daha iyi olması lazım, çünkü bu döneme ustalık dönemi dediler. Bu son 8 yılın büyüme hızı yüzde 3,3. Bu çok kötü, çok düşük. Daha önce hiç düşük olmadığı kadar düşük” diye konuştu.
AK Parti dönemine benzeyen tek parti dönemlerinin büyüme hızlarını da değerlendiren Kesici, “Demokrat Parti, Adalet Parti, Anavatan Partisi dönemi gibi bu partilerin hepsinin büyüme hızları bunlarınkinin iki katı kadar. Koalisyon dönemlerine çok kötü diyorlar ya 1963-1977 yıllarında Türkiye’nin ortalama büyüme hızı yüzde 5,9. Bunların son 8 yılı 3,3. Bu Türkiye’yi hasta eder” ifadelerini kullandı.
“FİKRİ KAPASİTELERİ TÜKENDİ”
AK Parti’nin her seçim döneminde aynı sözlerle halkın karşısına çıktığını ifade eden Kesici, “Bu arkadaşların fikri kapasiteleri tükendi. Şunları da biz yapmadık mı, bunlar gelirse şu kötü işleri yaparlar mı dediği konular. Yahu 2002’de konuşuldu, 2007’de konuşuldu, 2011’de konuşuldu. Niye hala konuşuyorlar, çünkü yeni laf yok. Pil bitti” dedi.
OSTİM Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın da, siyasi partilerde üretimin önemine dikkat çekme çabasında olduklarını belirterek, “Burada olup biteni anlamak, kavramak Türkiye’nin geleceğine imza atmak demektir. Bu nedenle bütün siyasi partilerimizi biz sadece salonlarda değil, aynı zamanda üretim merkezlerine, sanayilerin içine, atölyelere götürerek, siyasileri sanayiye dokundurmak ve farkındalığı arttırmak çabası güdüyoruz. Tüm siyasi partilere gönlümüz ve yüreğimiz açık” diye konuştu.