Dünya Bu Müzeyi Hasretle Bekliyor
Yılda yaklaşık 500 bin kişinin ziyaret ettiği Troya antik kenti girişinde yapımı devam müzenin 2016 Mart ayında ziyarete açılması planlanıyor. 22 milyon liraya mal olması beklenen, 7 bin metrekaresi yerin altında, toplam 9 bin metrekarelik alana sahip müze tamamlandığında, çeşitli dönemlerde yurt dışına kaçırılan Truva hazinelerinin geri dönüş yolu da açılacak. Bu sayede Troya’yı yılda 1 milyon kişinin ziyaret edeceği ön görülüyor.
AK Parti Çanakkale Milletvekili adayı Bülent Turan, Troya antik kentini ziyaret etti. Gezide Turan’a kazı heyeti başkanı Doç. Dr. Rüstem Aslan eşlik etti. Aslan, Troya antik kentindeki kazılar hakkında bilgi verdi. Turan ve beraberindekiler, daha sonra yapımı devam eden müzeyi gezdi. Turan, müzenin bölgedeki ziyaretçi sayısını 2 kat arttıracağını söyledi.
Bütün dünyada Trova’yı bilen herkesin bu müzeyi hasretle beklediğini söyleyen Turan, “Çanakkale, Türkiye’mizin marka değeri en büyük ili. Çanakkale’den daha fazla ortak paydanın olduğu, daha fazla tarihin, turizmin, daha fazla ormanın, alt yapının olduğu başka bir yer yok. Marka değeri en yüksek bu şehrimizin hangi ana başlıkları var diye baktığımızda, şehitliğimiz bizim bir ana başlığımız. Orada son 13 yılda hükümetimiz çok büyük yatırımlar, çok büyük işler yaptı. Orayı belli bir seviyeye getirdi. Artık Türkiye’den oraya neredeyse ziyarete gelmeyen öğrenci kalmadı diyebilirim. Bu devam edecek. Ama bunun yanında Çanakkale’yi kıymetli kılan bir başka özellik de Troya müzemiz. Troya çok özel bir yer. Biz istiyoruz ki; yılda 500 bin kişinin gezdiği bu yeri çok daha fazla insan ziyaret edebilsin. Bu 500 bin sayısının 150 bini Türkiye’den olmakla beraber büyük çoğunluğu dışarıdan olan insanlar. Oysa Fatih Sultan Mehmet gibi özel bir insan bile burayı gezmiş, ‘İstanbul’un güvenliği buradan başlar’ demiş. Burası farklı bir yer. Ama sanki biraz arkada kalmış gibi hissediyoruz. O yüzden kıymetli hocalarımızla görüşerek burada turizmin daha çok gelişmesi için, buranın bilinirliğinin daha çok artması için neler yapılabileceğini tartışıyoruz. Bir rapor hazırlayacağız. Bu raporu ilgili bakanlıklarla paylaşacağız. Buranın yatırımlarının artması için, mevcut halinin daha da güzelleşmesi için ve en önemlisi dünyaya örnek olan bu müzenin yapılması için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu müze, sıradan bir müze değil. Dünyanın şu an hasretle beklediği, Troya’yı tanıyan bilen insanların merak ettiği özel bir alan. 1 yıl içerisinde bitmesi planlanıyor. Bitimiyle ve sergilemenin başlamasıyla birlikte, göreceksiniz, buranın turizmi de, buranın ilgisi de çok fazla değişecek diye düşünüyorum. Onun ötesinde, ören alanımızda çalışmalar, kazılar devam ediyor. Kazılarımızın da 150 yıldır devam ettiğini biliyoruz. Osmanlı döneminde başlamış, Cumhuriyette devam etmiş, çok farklı kaynaklarla, uluslar arası imkanlarla bu kazılar devam etti şimdiye kadar. Toparlanma var. Ama yeterli değil, devam edecek diye düşünüyorum.
Şimdiye kadar Troya etrafındaki bazı eserlerini Avrupa’nın Rusya’nın değişik yerlerinde olduğunu biliyoruz. Bunların geri getirilmesi için elimizde çok güçlü bir argüman yoktu. Alınan, geri iadesi talep edilen eserlerin nerede sergileneceği sorusuna cevap verilemezdi. Ama şimdi bu tarihi eserlerin bu güzel alanda sergilenme imkanı olduğundan dolayı alım sürecinin de geri iade sürecinin de çok daha hızlı olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
TROİA MÜZESİ
3 bin metrekaresi sergi salonu olmak üzere toplam 10 bin metrekare kapalı inşaat alanına sahip müzenin ihalesi 19 Nisan 2013 tarihinde yapılmış, ardından yapım çalışmaları başlamıştı. Müze kaba inşaatının 2015 sonunda, teşhir tanzim alanlarının ise 2016 yılı başında tamamlanması öngörülüyor. Truva müzesinin 2016 Mart ayında ziyarete açılması hedefleniyor. Troya ören yeri ve Çanakkale ilinde yer alan kazılarda bulunan arkeolojik eserlerin, çağdaş müzecilik anlayışına uygun olarak sergileneceği Müzede, görme engellilerin ziyaret edebilmesi için de özel bir sistem uygulanacak. Troya ören yerinden kaçırılarak ABD’ne götürülen ve Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün girişimleri sonucu Türkiye’ye iade edilen Truva eserlerinin teşhir edildiği müzenin tamamlanmasının ardından başta Rusya olmak üzere çeşitli ülkelerde sergilenen eserlerin iadesi için de teşebbüse geçilecek.
Kaynak: İHA
Bütün dünyada Trova’yı bilen herkesin bu müzeyi hasretle beklediğini söyleyen Turan, “Çanakkale, Türkiye’mizin marka değeri en büyük ili. Çanakkale’den daha fazla ortak paydanın olduğu, daha fazla tarihin, turizmin, daha fazla ormanın, alt yapının olduğu başka bir yer yok. Marka değeri en yüksek bu şehrimizin hangi ana başlıkları var diye baktığımızda, şehitliğimiz bizim bir ana başlığımız. Orada son 13 yılda hükümetimiz çok büyük yatırımlar, çok büyük işler yaptı. Orayı belli bir seviyeye getirdi. Artık Türkiye’den oraya neredeyse ziyarete gelmeyen öğrenci kalmadı diyebilirim. Bu devam edecek. Ama bunun yanında Çanakkale’yi kıymetli kılan bir başka özellik de Troya müzemiz. Troya çok özel bir yer. Biz istiyoruz ki; yılda 500 bin kişinin gezdiği bu yeri çok daha fazla insan ziyaret edebilsin. Bu 500 bin sayısının 150 bini Türkiye’den olmakla beraber büyük çoğunluğu dışarıdan olan insanlar. Oysa Fatih Sultan Mehmet gibi özel bir insan bile burayı gezmiş, ‘İstanbul’un güvenliği buradan başlar’ demiş. Burası farklı bir yer. Ama sanki biraz arkada kalmış gibi hissediyoruz. O yüzden kıymetli hocalarımızla görüşerek burada turizmin daha çok gelişmesi için, buranın bilinirliğinin daha çok artması için neler yapılabileceğini tartışıyoruz. Bir rapor hazırlayacağız. Bu raporu ilgili bakanlıklarla paylaşacağız. Buranın yatırımlarının artması için, mevcut halinin daha da güzelleşmesi için ve en önemlisi dünyaya örnek olan bu müzenin yapılması için elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Bu müze, sıradan bir müze değil. Dünyanın şu an hasretle beklediği, Troya’yı tanıyan bilen insanların merak ettiği özel bir alan. 1 yıl içerisinde bitmesi planlanıyor. Bitimiyle ve sergilemenin başlamasıyla birlikte, göreceksiniz, buranın turizmi de, buranın ilgisi de çok fazla değişecek diye düşünüyorum. Onun ötesinde, ören alanımızda çalışmalar, kazılar devam ediyor. Kazılarımızın da 150 yıldır devam ettiğini biliyoruz. Osmanlı döneminde başlamış, Cumhuriyette devam etmiş, çok farklı kaynaklarla, uluslar arası imkanlarla bu kazılar devam etti şimdiye kadar. Toparlanma var. Ama yeterli değil, devam edecek diye düşünüyorum.
Şimdiye kadar Troya etrafındaki bazı eserlerini Avrupa’nın Rusya’nın değişik yerlerinde olduğunu biliyoruz. Bunların geri getirilmesi için elimizde çok güçlü bir argüman yoktu. Alınan, geri iadesi talep edilen eserlerin nerede sergileneceği sorusuna cevap verilemezdi. Ama şimdi bu tarihi eserlerin bu güzel alanda sergilenme imkanı olduğundan dolayı alım sürecinin de geri iade sürecinin de çok daha hızlı olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
TROİA MÜZESİ
3 bin metrekaresi sergi salonu olmak üzere toplam 10 bin metrekare kapalı inşaat alanına sahip müzenin ihalesi 19 Nisan 2013 tarihinde yapılmış, ardından yapım çalışmaları başlamıştı. Müze kaba inşaatının 2015 sonunda, teşhir tanzim alanlarının ise 2016 yılı başında tamamlanması öngörülüyor. Truva müzesinin 2016 Mart ayında ziyarete açılması hedefleniyor. Troya ören yeri ve Çanakkale ilinde yer alan kazılarda bulunan arkeolojik eserlerin, çağdaş müzecilik anlayışına uygun olarak sergileneceği Müzede, görme engellilerin ziyaret edebilmesi için de özel bir sistem uygulanacak. Troya ören yerinden kaçırılarak ABD’ne götürülen ve Kültür Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün girişimleri sonucu Türkiye’ye iade edilen Truva eserlerinin teşhir edildiği müzenin tamamlanmasının ardından başta Rusya olmak üzere çeşitli ülkelerde sergilenen eserlerin iadesi için de teşebbüse geçilecek.