Hak-iş Genel Başkanı Arslan'dan Taşeron İşçi ve 1 Mayıs Açıklaması

HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Hizmet-İş Sendikası Elazığ Şubesi'ni ziyaret ederek gündemde olan taşeron işçiler ve 1 Mayıs İşçi Bayramı ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Türkiye'de çalışma hayatının çok önemli bir sorununu tartıştıklarını ifade eden HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, "Türkiye'deki kamuda çalışan işçi sayısı, belediyeler dahil 200 bin civarında. Bizim tespitlerimize göre kamuda çalışan işçi sayısı 1 milyon 200 bin civarında. Bu nedenle kamunun çok önemli bir sorununu tartışıyoruz. Taşeron işçiliği kavramı iş yasasındaki 4 bin 800 iş yasasının açık hükmüne rağmen, maalesef yasanın belirlediği, hedeflediği sınırın dışına çıkılarak yaygınlaştırılmış. Uluslararası çalışma örgütünün 95 sayılı iş sözleşmesi yok sayılarak bugün ki fiili durumu oluşturulmuştur. Öncelikli olarak bu sorunun çözümü, 95 sayılı sözleşmesini 1988'de imzalayan Türkiye'nin, bu sözleşme hükümlerine göre hareket etmesidir. Bir taşeron uygulamasına ihtiyaç hissedilen yerlerde 4857 sayılı kanunun ikinci maddesindeki esaslara bağlı kalarak, alt iş veren uygulamasının gerçekleştirilmesi gerekiyor. Bu iki düzenlemenin bize verdiği haklar, birincisi kamu işlerinde bir toplu iş sözleşmesi var ise, toplu iş sözleşmesinin tarafı olan sendikaya taşeron işçiler üye olursa o iş yerinden İDO sözleşmesine göre, oradaki sözleşmenin bütün hükümleri taşeron işçiler içinde uygulanması gerekiyor. Maalesef bu konuda bir sorun var, bugün bunu aşamıyoruz. İkincisi yine taşeron işçilerle ilgili yapılacak düzenlemeleri 4857 kanunun ikinci maddesindeki kurallara uyularak yapılması gerekiyor" dedi.

"BAKANLAR KURULUNUN ASIL VE YARDIMCI İŞ TESPİTİNİ YAPMASINI BEKLİYORUZ"
Türkiye'de binlerce, yüz binlerce taşeron işçi olduğuna vurgu yapan Arslan, "Biz bunlar oldu diye, bu işten vazgeçmiş değiliz. 2014 yılında başlattığımız kampanya ile Türkiye'nin bütün illerinde, bütün kamu kurumlarında taşeron işçileri sendikamıza üye olmaya davet ettik. Davetimize taşeron işçiler büyük bir teveccühle karşılık verdiler. Şuanda sendikalarımız, taşeron işçileri örgütleyip yetki mücadelesini başlatmış durumda. Bu arada hükümet geçen yıl Temmuz ayı içerisinde taşeron işçilere toplu sözleşme hakkı ile kıdem tazminatını içine alan, yer altı madenlerinde taşeron işçilerin çalışmasını yasaklayan bir düzenleme gerçekleştirdi. Biz buradan da hareket ederek, Türkiye'de milyonları aşan bu taşeron işçiliği konusunu, toplu sözleşme kapsamına almak için çaba sarf ediyoruz. Hükumet kanunu çıkarmasına rağmen, bu konuda ikinci mevzuatın bazıları çıkmasına rağmen, kanunda ön görülen düzenleme halen çıkmış değil. Bu da şudur her yıl bakanlar kurulu, her kamu kurumunda, her bakanlıkta hangi işlerin alt iş verene verilebileceğini belirlemesi gerekiyor. Bugüne kadar bunu mahkemeler belirliyordu. Ama şuana kadar bakanlar kurulunda bu konuda bir karar çıkmış değil. Bu karar çıkmadığı için de kamu kurumlarında çalışan taşeron işçileri üye yapan HAK-İŞ bu üyeliklerin sonucunda bakanlıktan yetki istemesine rağmen, bakanlık yetkileri veremiyor, bakanlar kurulu kararı yayınlanmadığı için. Biz buradan hükumet ve çalışma bakanına çağrı yapıyoruz. Biran evvel, kamu kurumlarında, bakanlıklarında, bakanlar kurulunun belirlemesi gereken,asıl iş, yardımcı iş tespitinin yapılıp kamuoyuyla paylaşılması gerekiyor ki, bizde taşeron işçilerin toplu iş sözleşmelerini gerçekleştirelim" diye konuştu.

"1 MAYIS İÇİN TAKSİM OLMAZSA, OLMAZLARDAN DEĞİL"
HAK-İŞ Federasyonu olarak bu yıl kitlesel 1 Mayıs kutlamalarını Konya'da yapacaklarının belirten Arslan, "Konya'ya uzak illerde ise Memur-Sen ile her ilde 1 Mayıs'ı kutlayacağız. 1 Mayıs bizim içinde birlik beraberlik, dayanışma günüdür. 1 Mayıs'ı polisin, TOMA'lardan, gaz, su sıkmalardan, coplardan, kaos ve çatışma ortamından kurtarılması gerekiyor. 1 Mayıs 1977'nin ortaya çıkardığı 32 kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamlarının bulunmasını istiyoruz. Ne yazık ki o olaylardaki failler bulunamamıştır. Ama 1 Mayıs için de Taksim olmazsa olmaz alanlardan olamaz. Taksim'in kutsiyeti söz konusu olamaz. Biz Taksim'i diğer alanlar gibi bir alan görüyoruz. Dolayısı ile kazancı yokuşunda 1 Mayıs'ta kaybettiğimiz emekçileri anmaya evet, çelenk koyma ve sembolik kutlamayı valiliğin izin verdiği yerde yapmaya evet ama yasaklanan o alanlarda 1 Mayıs kutlamalarının başka alanlarda yapılması için alınan kararları zorlamak yerine bence başka alanlarda 1 Mayıs'ı kutlamanın yararlı olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu.