Tüketici Hakkını Arıyor
Türkiye'de tüketici sorunlarına ilk aşamada bakmakla yetkili tüketici hakem heyetlerine 5 milyonun üzerinde başvuru yapıldığı bildirildi.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Çeker, AA muhabirine, Türkiye'de geçen yıl mayısta yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun isminden de anlaşılacağı üzerine tüketici kanunu değil, "korunmasına dair kanun" olarak adlandırıldığını, bu durumun da aslında tüketicinin korunmasına duyulan özlem ve gerekliliği gösterdiğini belirtti.
Gerek mahkeme gerekse hakem heyetlerinde tüketicilere ait fazla sayıda dava ve dosya biriktiğini ifade eden Çeker, şunları söyledi:
"Şu anda tüketici hakem heyetlerinde 5 milyonun üzerinde başvuru söz konusu. Geçen yıl bu sayı 3,5 milyondu. Bir yıllık zaman diliminde bu sayı 5 milyonun üzerine çıktı. Gerçekten ihtilaf sayısı giderek artıyor. Bunlar aslında yargı tarafından çözümlenmekte, karara bağlanmakta. İşin muhatapları maalesef her şeye rağmen vatandaşı, tüketiciyi yargıya başvurmaya mecbur hale getiriyor. İş yükünün fazlalığı, yargının çalışma düzenini de fazla etkilemekte. Yargıtay'da tüketici sorunlarıyla ilgilenen daire, 45 binin üzerinde esas karar vermiş. Bu kadar kararla çalışmak gerçekten zor. Sağlıklı karar vermek adına insan üstü çaba gerekiyor."
- Mahkeme sayısı arttı
Çeker, başvuru ve dosya sayısının artmasına paralel bu konuyla ilgilenen mahkeme sayısının da çoğaldığını kaydetti.
Adliyelerde en çok tüketici sorunlarıyla ilgili davaların görüldüğüne dikkati çeken Çeker, şöyle konuştu:
"Her adliyede bir tüketici mahkemesi vardı ancak sayı artmaya başlandı. Mahkemelerin çokluğu bir gurur vesilesi değil. Tüketici haklarına ilişkin taleplerin yargıya gitmeden çözümlenmesi çok önem taşıyor. Ama maalesef yerleşik bir çok uygulama kanunu aykırı olmasına rağmen devam edegelmekte. Bu da doğal olarak iş yükünü artırmakta. Hukuka, kanuna aykırı davranışta bulunmuş, uygulamalar yapmış kuruluşlar, ödemeleri gereken paraları ödesin, yargının da iş yükü azalsın."
Çeker, tüketicinin uyuşmazlık yaşadığı konular içinde bankaların tutumunun önemli yer tuttuğunu belirterek, Ziraat Bankası'nın dosya masrafı taleplerini yargıya taşımadan ödeyeceğine dair açıklama yaptığını, aynı davranışı diğer banka ve kuruluşlardan da beklediklerini kaydetti.
- Tüketici anlaşmaktan yana
Çeker, yeni kanunun yürürlüğe girmesi ve yargının dosya masrafı, hesap işletim ücreti gibi başvuruları kabul etmesinin, tüketicilerin başvurularını artırdığını vurguladı.
Basit uyuşmazlıkların yargıya intikal etmeden çözümlenmesinin olumlu sonuçlar vereceğini ifade eden Çeker, şöyle dedi:
"Tüketici aslında çok uzlaşmaz bir yapıda değil. Kendisine yapılan haksızlıkları çoğu kez gözardı eden bir yapıdadır ama suistimallerin yoğun yaşanması, doğal olarak insanları mahkemelere, hakem heyetlerine başvurmaya itiyor. Bu bakımdan tüketicinin karşısında yer alan ticaret erbabının öncelikle tüketici haklarına saygı göstermesi, bu insanlara haksız yere mevzuata aykırı uygulamalara son vermesi beklenir. Umarız bu zaman dilimi içinde bu yönde bir gelişme olur."
Kaynak: AA
Gerek mahkeme gerekse hakem heyetlerinde tüketicilere ait fazla sayıda dava ve dosya biriktiğini ifade eden Çeker, şunları söyledi:
"Şu anda tüketici hakem heyetlerinde 5 milyonun üzerinde başvuru söz konusu. Geçen yıl bu sayı 3,5 milyondu. Bir yıllık zaman diliminde bu sayı 5 milyonun üzerine çıktı. Gerçekten ihtilaf sayısı giderek artıyor. Bunlar aslında yargı tarafından çözümlenmekte, karara bağlanmakta. İşin muhatapları maalesef her şeye rağmen vatandaşı, tüketiciyi yargıya başvurmaya mecbur hale getiriyor. İş yükünün fazlalığı, yargının çalışma düzenini de fazla etkilemekte. Yargıtay'da tüketici sorunlarıyla ilgilenen daire, 45 binin üzerinde esas karar vermiş. Bu kadar kararla çalışmak gerçekten zor. Sağlıklı karar vermek adına insan üstü çaba gerekiyor."
- Mahkeme sayısı arttı
Çeker, başvuru ve dosya sayısının artmasına paralel bu konuyla ilgilenen mahkeme sayısının da çoğaldığını kaydetti.
Adliyelerde en çok tüketici sorunlarıyla ilgili davaların görüldüğüne dikkati çeken Çeker, şöyle konuştu:
"Her adliyede bir tüketici mahkemesi vardı ancak sayı artmaya başlandı. Mahkemelerin çokluğu bir gurur vesilesi değil. Tüketici haklarına ilişkin taleplerin yargıya gitmeden çözümlenmesi çok önem taşıyor. Ama maalesef yerleşik bir çok uygulama kanunu aykırı olmasına rağmen devam edegelmekte. Bu da doğal olarak iş yükünü artırmakta. Hukuka, kanuna aykırı davranışta bulunmuş, uygulamalar yapmış kuruluşlar, ödemeleri gereken paraları ödesin, yargının da iş yükü azalsın."
Çeker, tüketicinin uyuşmazlık yaşadığı konular içinde bankaların tutumunun önemli yer tuttuğunu belirterek, Ziraat Bankası'nın dosya masrafı taleplerini yargıya taşımadan ödeyeceğine dair açıklama yaptığını, aynı davranışı diğer banka ve kuruluşlardan da beklediklerini kaydetti.
- Tüketici anlaşmaktan yana
Çeker, yeni kanunun yürürlüğe girmesi ve yargının dosya masrafı, hesap işletim ücreti gibi başvuruları kabul etmesinin, tüketicilerin başvurularını artırdığını vurguladı.
Basit uyuşmazlıkların yargıya intikal etmeden çözümlenmesinin olumlu sonuçlar vereceğini ifade eden Çeker, şöyle dedi:
"Tüketici aslında çok uzlaşmaz bir yapıda değil. Kendisine yapılan haksızlıkları çoğu kez gözardı eden bir yapıdadır ama suistimallerin yoğun yaşanması, doğal olarak insanları mahkemelere, hakem heyetlerine başvurmaya itiyor. Bu bakımdan tüketicinin karşısında yer alan ticaret erbabının öncelikle tüketici haklarına saygı göstermesi, bu insanlara haksız yere mevzuata aykırı uygulamalara son vermesi beklenir. Umarız bu zaman dilimi içinde bu yönde bir gelişme olur."