Abd'de Üç Müslüman Gencin Öldürülmesi
ABD'nin Kuzey Carolina eyaletinde üç Müslüman öğrencinin evlerinde uğradıkları silahlı saldırıda öldürülmesine ilişkin ABD'nin önde gelen medya kuruluşlarının ilgisiz kalması tüm dünyadan Müslümanların yoğun tepkisine neden oldu.
Chapell Hill'deki evlerinde dün akşam saatlerinde vurularak öldürülen üç Müslüman gence ilişkin haberler, önde gelen medya kuruluşlarında ancak bir gün sonra kendisine yer bulabildi.
Olayın ardından sadece yerel medyada cinayete yer verilmesi, sosyal medyada tüm dünyadan Müslümanların tepkisini çekti. Sosyal medyada açılan "#MuslimLivesMatter", "#ChapelHillShooting" (Müslümanların Hayatı Değerlidir. Chapell Hill cinayeti) başlıkları, tüm dünyadan Müslümanların ilgi göstermesi üzerine üst sıralara çıktı.
Bunun üzerine CNN, New York Times, Reuters gibi yaygın medya kuruluşları konuyu gündemlerine aldı ancak gençleri öldürdüğü iddia edilen kişiye ilişkin çok dikkatli dil kullanarak cinayetlerin "nefret suçuyla ilgisi" olup olmadığının incelendiğini bildirdiler.
Müslüman kişi ya da kişilerin benzeri cinayet olaylarına karışmaları durumunda "İslami terörizm", "radikal İslam" tabirlerini kullandıkları görülen ana akım medya kuruluşlarının, üç gencin öldürülmesine ilişkin olayı, polisin "park kavgası" açıklamasını kullanarak haberleştirmeleri de dikkat çekti.
Dün akşam cinayete ilişkin habere yer vermeyen CNN ve FOX, sosyal medyadaki tepkilerin ardından olayı bu sabah haberleştirirken, cinayetin nedeninin "park kavgası gibi göründüğünü" belirttiler.
- Müslümanlardan tepki-
ABD'deki İslami sivil toplum örgütleri ise cinayetlerin gerçek nedeninin tespiti için kampanya başlattı. Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), güvenlik güçlerine çağrı yaparak, gençlerin öldürülmesinin ardında "nefret suçu" olup olmadığının ortaya çıkarılmasını istedi.
CAIR İletişim Direktörü İbrahim Hooper, AA'ya yaptığı açıklamada, henüz cinayetin nedenine ilişkin hüküm vermek için erken olduğunu ancak olayın "nefret suçu" olabileceğine ilişkin bulgular olduğunu söyledi.
Hooper, "Zanlının sosyal medyada din karşıtı paylaşımları ve kurbanları daha önce tehdit ettiğinin belirtilmesi, cinayetin nefret suçu olabileceğini düşündürüyor" dedi.
Sosyal medyada yapılan yorumlarda ise, Müslümanların cinayet işlemesi ya da suça karışması durumunda hemen "terörist" olarak nitelenmesi ancak Müslümanların öldürülmesinin yeterli ilgiyi görmemesi eleştirildi.
Sosyal medyada cinayetlere tepki gösteren çok sayıda Müslüman ve Amerikalılar, "Müslümanlar doğuştan şiddet, beyazlar ise doğuştan park yeri koruma yanlısı", "Terörist ve normal insanı, silahı kimin tuttuğu ve kurbanın kim olduğu belirler", "Eğer bir Müslüman üç beyaz öğrenciyi öldürseydi bunu herkes duymuş olurdu", "Hepiniz Charlie Hebdo'yu çılgınlar gibi destekleyin ama Müslüman çocuklar öldürülünce tek kelime etmeyin!" ifadeleriyle ana akım medya kuruluşlarının Müslümanlara yönelik işlenen suçlarda da duyarlı olmasını talep ettiler.
Kaynak: AA
Olayın ardından sadece yerel medyada cinayete yer verilmesi, sosyal medyada tüm dünyadan Müslümanların tepkisini çekti. Sosyal medyada açılan "#MuslimLivesMatter", "#ChapelHillShooting" (Müslümanların Hayatı Değerlidir. Chapell Hill cinayeti) başlıkları, tüm dünyadan Müslümanların ilgi göstermesi üzerine üst sıralara çıktı.
Bunun üzerine CNN, New York Times, Reuters gibi yaygın medya kuruluşları konuyu gündemlerine aldı ancak gençleri öldürdüğü iddia edilen kişiye ilişkin çok dikkatli dil kullanarak cinayetlerin "nefret suçuyla ilgisi" olup olmadığının incelendiğini bildirdiler.
Müslüman kişi ya da kişilerin benzeri cinayet olaylarına karışmaları durumunda "İslami terörizm", "radikal İslam" tabirlerini kullandıkları görülen ana akım medya kuruluşlarının, üç gencin öldürülmesine ilişkin olayı, polisin "park kavgası" açıklamasını kullanarak haberleştirmeleri de dikkat çekti.
Dün akşam cinayete ilişkin habere yer vermeyen CNN ve FOX, sosyal medyadaki tepkilerin ardından olayı bu sabah haberleştirirken, cinayetin nedeninin "park kavgası gibi göründüğünü" belirttiler.
- Müslümanlardan tepki-
ABD'deki İslami sivil toplum örgütleri ise cinayetlerin gerçek nedeninin tespiti için kampanya başlattı. Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi (CAIR), güvenlik güçlerine çağrı yaparak, gençlerin öldürülmesinin ardında "nefret suçu" olup olmadığının ortaya çıkarılmasını istedi.
CAIR İletişim Direktörü İbrahim Hooper, AA'ya yaptığı açıklamada, henüz cinayetin nedenine ilişkin hüküm vermek için erken olduğunu ancak olayın "nefret suçu" olabileceğine ilişkin bulgular olduğunu söyledi.
Hooper, "Zanlının sosyal medyada din karşıtı paylaşımları ve kurbanları daha önce tehdit ettiğinin belirtilmesi, cinayetin nefret suçu olabileceğini düşündürüyor" dedi.
Sosyal medyada yapılan yorumlarda ise, Müslümanların cinayet işlemesi ya da suça karışması durumunda hemen "terörist" olarak nitelenmesi ancak Müslümanların öldürülmesinin yeterli ilgiyi görmemesi eleştirildi.
Sosyal medyada cinayetlere tepki gösteren çok sayıda Müslüman ve Amerikalılar, "Müslümanlar doğuştan şiddet, beyazlar ise doğuştan park yeri koruma yanlısı", "Terörist ve normal insanı, silahı kimin tuttuğu ve kurbanın kim olduğu belirler", "Eğer bir Müslüman üç beyaz öğrenciyi öldürseydi bunu herkes duymuş olurdu", "Hepiniz Charlie Hebdo'yu çılgınlar gibi destekleyin ama Müslüman çocuklar öldürülünce tek kelime etmeyin!" ifadeleriyle ana akım medya kuruluşlarının Müslümanlara yönelik işlenen suçlarda da duyarlı olmasını talep ettiler.