Diyanet İşleri Başkanı Görmez Açıklaması
"Evi yanan insanlar kendi evlerinin ateşini söndüremezler. Komşularına ihtiyaçları var. Komşuları hem kendi komşularını o yangından kurtarmak hem de onların ateşini söndürmekle mükelleftir"
TAHRAN - Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, "Evi yanan insanlar kendi evlerinin ateşini söndüremezler. Komşularına ihtiyaçları var. Komşuları hem kendi komşularını o yangından kurtarmak hem de onların ateşini söndürmekle mükelleftir" dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, İran İslami Kültür ve İletişim Kurumu Başkanı Dr. Ebuzer İbrahimi'yi makamında ziyaret etti.
Görmez, 29'uncu Uluslararası Vahdet Konferansı'nda yaptığı konuşmayı kaleme alırken bir cümleyi yazmakta çok zorluk çektiğini ve yutkunarak kaleme aldığını belirtti. Birkaç kez tekrarladığı o cümlenin "Ümmetin ocağına ateş düştü" cümlesi olduğunu ifade eden Görmez, "Bugün akleden her insana düşen vazife bu ateşi söndürmektir. İran ziyaretimiz, İbrahim'in ateşini söndürmeye giden karınca misali acaba bu ateşi söndürmede küçücük bir payımız olur mu düşüncesiyle oldu" diye konuştu.
"Evi yanan insanlar kendi evlerinin ateşini söndüremezler" diyen Görmez şunları kaydetti:
"Komşularına ihtiyaçları var. Komşuları hem kendi komşularını o yangından kurtarmak hem de onların ateşini söndürmekle mükelleftir. Bugün ayakta duran birkaç İslam ülkesi kaldı. Türkiye, İran, Suudi Arabistan bunların başında geliyor. Keşke Mısır'ı da bu üçünün yanında sayabilseydim. Ama Mısır'ın da aynı şekilde, bu ülkelerle bir araya gelerek ateşin yandığı bütün yerleri ve o ateşleri söndürmek için işbirliğine ihtiyacı var. Bu kavganın mezhep çatışmasına dönüşmemesi için elimizden gelen gayreti sarf etmemiz lazım. En büyük tehlike yeni çıkan birtakım dini akımların kendisini ehli sünnet olarak adlandırmalarıdır. Ben, Sünni ve Şii ihtilafının olduğunu kabul etmiyorum. Çünkü yeni ortaya çıkan bu yeni tekfirci anlayışların hiçbirisi ehli sünnet değildir. Onlar çeşitli fraksiyonlarla kendilerini selefi olarak adlandırıyorlar. Ben Selef ile ilişkileri olduğu kanaatinde de değilim."
Selefi Salih'in hiçbir zaman insanları tekfirle katletmenin fetvasını vermediğini kaydeden Görmez, "Selefi Salih alhak ve hukuk tanımayan savaşlara cihat adını vermemiştir. Selefi Salih ehlibeyt yolunu hiçbir zaman tekfir etmedi. Ortaya çıkan bu tekfirci düşünceler sadece İran için değil, sadece Türkiye için değil, bütün İslam dini için büyük bir sorundur" dedi.
Türkiye ve İran ilişkilerinin büyük önem arz ettiğini belirten Görmez, "Her türlü stratejiyi bir tarafa bırakarak insaniyette, İslamiyet’te ve kardeşlikte buluşmanın zamanıdır. İlişkilerde en önemli olan prensip samimiyettir" diye konuştu.
- "Başkan'ın duruşu bizi ümitlendirdi"
Kültür ve İslami İletişim Kurumu Başkanı İbrahimi, Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in tekfir güruhu ve ifrat hareketlerinde bulunanlara karşı duruşunun kendilerini ümitlendirdiğini söyledi.
İran ve Türkiye'nin birbirleriyle olan münasebetlerinin, aşırı görüşlerin rağbet bulmaması için önemli olduğuna işaret eden İbrahimi, şu anda İslam dünyasının pek çok yerinde birçok olumsuz gelişme yaşandığını vurguladı.
Görmez’in ehlibeytle ilgili görüşünden memnuniyet duyduklarını vurgulayan İbrahimi, "Biz sizin samimiyetinizden asla şüphe etmiyoruz. Sizin mezheplerin yaklaşmasıyla ilgili görüşünüzün samimiyetine inanıyoruz. Yakınlaşmanın tahribe dönüşmemesi için gayret sarf ediyorsunuz. Ayrılıktan herkes zarar eder. Ayrılıktan hiç kimse fayda sağlamaz" ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, İran İslami Kültür ve İletişim Kurumu Başkanı Dr. Ebuzer İbrahimi'yi makamında ziyaret etti.
Görmez, 29'uncu Uluslararası Vahdet Konferansı'nda yaptığı konuşmayı kaleme alırken bir cümleyi yazmakta çok zorluk çektiğini ve yutkunarak kaleme aldığını belirtti. Birkaç kez tekrarladığı o cümlenin "Ümmetin ocağına ateş düştü" cümlesi olduğunu ifade eden Görmez, "Bugün akleden her insana düşen vazife bu ateşi söndürmektir. İran ziyaretimiz, İbrahim'in ateşini söndürmeye giden karınca misali acaba bu ateşi söndürmede küçücük bir payımız olur mu düşüncesiyle oldu" diye konuştu.
"Evi yanan insanlar kendi evlerinin ateşini söndüremezler" diyen Görmez şunları kaydetti:
"Komşularına ihtiyaçları var. Komşuları hem kendi komşularını o yangından kurtarmak hem de onların ateşini söndürmekle mükelleftir. Bugün ayakta duran birkaç İslam ülkesi kaldı. Türkiye, İran, Suudi Arabistan bunların başında geliyor. Keşke Mısır'ı da bu üçünün yanında sayabilseydim. Ama Mısır'ın da aynı şekilde, bu ülkelerle bir araya gelerek ateşin yandığı bütün yerleri ve o ateşleri söndürmek için işbirliğine ihtiyacı var. Bu kavganın mezhep çatışmasına dönüşmemesi için elimizden gelen gayreti sarf etmemiz lazım. En büyük tehlike yeni çıkan birtakım dini akımların kendisini ehli sünnet olarak adlandırmalarıdır. Ben, Sünni ve Şii ihtilafının olduğunu kabul etmiyorum. Çünkü yeni ortaya çıkan bu yeni tekfirci anlayışların hiçbirisi ehli sünnet değildir. Onlar çeşitli fraksiyonlarla kendilerini selefi olarak adlandırıyorlar. Ben Selef ile ilişkileri olduğu kanaatinde de değilim."
Selefi Salih'in hiçbir zaman insanları tekfirle katletmenin fetvasını vermediğini kaydeden Görmez, "Selefi Salih alhak ve hukuk tanımayan savaşlara cihat adını vermemiştir. Selefi Salih ehlibeyt yolunu hiçbir zaman tekfir etmedi. Ortaya çıkan bu tekfirci düşünceler sadece İran için değil, sadece Türkiye için değil, bütün İslam dini için büyük bir sorundur" dedi.
Türkiye ve İran ilişkilerinin büyük önem arz ettiğini belirten Görmez, "Her türlü stratejiyi bir tarafa bırakarak insaniyette, İslamiyet’te ve kardeşlikte buluşmanın zamanıdır. İlişkilerde en önemli olan prensip samimiyettir" diye konuştu.
- "Başkan'ın duruşu bizi ümitlendirdi"
Kültür ve İslami İletişim Kurumu Başkanı İbrahimi, Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in tekfir güruhu ve ifrat hareketlerinde bulunanlara karşı duruşunun kendilerini ümitlendirdiğini söyledi.
İran ve Türkiye'nin birbirleriyle olan münasebetlerinin, aşırı görüşlerin rağbet bulmaması için önemli olduğuna işaret eden İbrahimi, şu anda İslam dünyasının pek çok yerinde birçok olumsuz gelişme yaşandığını vurguladı.
Görmez’in ehlibeytle ilgili görüşünden memnuniyet duyduklarını vurgulayan İbrahimi, "Biz sizin samimiyetinizden asla şüphe etmiyoruz. Sizin mezheplerin yaklaşmasıyla ilgili görüşünüzün samimiyetine inanıyoruz. Yakınlaşmanın tahribe dönüşmemesi için gayret sarf ediyorsunuz. Ayrılıktan herkes zarar eder. Ayrılıktan hiç kimse fayda sağlamaz" ifadesini kullandı.