'Doğalgaza İlgi Azalacak'
Avrupa enerji piyasasında Rusya'ya olan güvenin azalmasının ve Paris'te gerçekleşen İklim Zirvesi'nde (COP21) alınan kararlarla yenilenebilir enerjiye yönelinmesinin, doğalgaza ilgiyi azaltacağı belirtildi.
Merkezi Brüksel'de bulunan düşünce kuruluşu Avrupa Jeopolitik Forumu enerji uzmanı Ben McPherson, doğalgazın uzun yıllardır petrol ve kömürden daha popüler olduğunu ancak uzun vadede yenilenebilir enerjinin bu tahtı ele geçireceğini söyledi.
McPherson, Rusya'nın doğalgazı politik bir baskı gücü olarak kullandığına işaret ederek, "Moskova oynadığı bu oyunda, çeşitli doğalgaz boru hattı projesi teklifleri sunarak, diğer ülkeler üzerinde baskı kurmaya çalışıyor. Buna örnek olarak Güney Akım, Türk Akımı ve Kuzey Akım-2 projelerinden bahsedebiliriz. Avrupa'nın yanı sıra Türkiye gibi bölgenin güçlü bir ülkesi de ekonomisinin bu baskı aracına göre şekillenmesini istemez" dedi.
- "Gaz talebi orta vadede iyice azalacak"
Merkezi Washington'da bulunan düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nden uzman Richard Kauzlarich, Avrupa'da gaz talebinin yıldan yıla azaldığını ve COP21 kararlarının uygulanmaya başlamasıyla düşük karbon emisyonu için çabalanacağını vurguladı.
Kauzlarich, "Avrupa, Almanya önderliğinde yenilenebilir enerjiye yöneldi ve zaten azalmakta olan doğalgaz talebi orta vadede iyice azalacak" değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Politika Merkezi (EPC) Enerji Uzmanı Marco Giuli de son on yıl içinde Avrupa'nın doğalgaza ilgisinin azaldığını, bunun birçok dış etkene bağlı olarak gerçekleştiğini söyledi. 2008'de Avrupa'da yaşanan ekonomik krizin, gaza ilgiyi azalttığını belirten Giuli, ikinci önemli etkenin de yenilenebilir enerjiye verilen desteğin arttırılması olduğunu ifade etti.
Giuli, Avrupa'daki güç santrallerinde elektrik üretimi yapabilmek için doğalgazın tercih edildiğini ancak kömür ve yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretiminde doğalgazı da devre dışı bırakacağını dile getirdi.
Önümüzdeki dönem doğalgazda büyük miktarda arz fazlası olacağına, Rusya'nın üretim fazlası bulunduğuna işaret eden Giuli, ABD ile Avustralya'dan gelecek sıvılaştırılmış doğalgazın piyasada daha çok tercih edileceğini söyledi.
Giuli, "Bu durumda hükümetlerin atacağı adımlar önemli olacak. Ya COP21 kararlarına uyacak ve karbon emisyonunu azaltacaklar veya elektrik üretim santrallerinde daha fazla gaz kullanacaklar. Ama şunu da unutmamak gerekiyor, konutlara daha verimli enerji kullanımı için baskı kurulabilir ki Avrupa'da en fazla gaz konutlarda tüketiliyor" dedi.
- Gazda mevcut durum
Brüksel merkezli Avrupa doğalgaz endüstrisi temsilcisi Eurogas kuruluşunun verilerine göre, AB üyesi 28 ülkenin 2010'da gaz talebi 527 milyar metreküpken (bcm), 2011'de 477, 2012'de 465, 2013'te 458 ve 2014'te 407 milyar metreküpe geriledi.
Türkiye Doğalgaz Dağıtıcıları Birliği Derneği (GAZBİR) projeksiyonuna göre, Türkiye'de de yenilenebilir enerji kaynaklarının daha çok devreye girmesi ve çevrim santrallerinde gaz kullanımının azalmasıyla bu yıl sonunda 1 milyar dolar bedelinde toplam 4 milyar metreküplük gaz tasarrufu sağlanacak.
Bu yıl, 51 milyar metreküp olarak öngörülen Türkiye'nin doğalgaz tüketimininse yıl sonunda 47,8 milyar metreküpte kalacağı hesaplanıyor. Türkiye'de geçen yılki doğalgaz tüketimi 48 milyar metreküp olmuştu.
Kaynak: AA
McPherson, Rusya'nın doğalgazı politik bir baskı gücü olarak kullandığına işaret ederek, "Moskova oynadığı bu oyunda, çeşitli doğalgaz boru hattı projesi teklifleri sunarak, diğer ülkeler üzerinde baskı kurmaya çalışıyor. Buna örnek olarak Güney Akım, Türk Akımı ve Kuzey Akım-2 projelerinden bahsedebiliriz. Avrupa'nın yanı sıra Türkiye gibi bölgenin güçlü bir ülkesi de ekonomisinin bu baskı aracına göre şekillenmesini istemez" dedi.
- "Gaz talebi orta vadede iyice azalacak"
Merkezi Washington'da bulunan düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü'nden uzman Richard Kauzlarich, Avrupa'da gaz talebinin yıldan yıla azaldığını ve COP21 kararlarının uygulanmaya başlamasıyla düşük karbon emisyonu için çabalanacağını vurguladı.
Kauzlarich, "Avrupa, Almanya önderliğinde yenilenebilir enerjiye yöneldi ve zaten azalmakta olan doğalgaz talebi orta vadede iyice azalacak" değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Politika Merkezi (EPC) Enerji Uzmanı Marco Giuli de son on yıl içinde Avrupa'nın doğalgaza ilgisinin azaldığını, bunun birçok dış etkene bağlı olarak gerçekleştiğini söyledi. 2008'de Avrupa'da yaşanan ekonomik krizin, gaza ilgiyi azalttığını belirten Giuli, ikinci önemli etkenin de yenilenebilir enerjiye verilen desteğin arttırılması olduğunu ifade etti.
Giuli, Avrupa'daki güç santrallerinde elektrik üretimi yapabilmek için doğalgazın tercih edildiğini ancak kömür ve yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretiminde doğalgazı da devre dışı bırakacağını dile getirdi.
Önümüzdeki dönem doğalgazda büyük miktarda arz fazlası olacağına, Rusya'nın üretim fazlası bulunduğuna işaret eden Giuli, ABD ile Avustralya'dan gelecek sıvılaştırılmış doğalgazın piyasada daha çok tercih edileceğini söyledi.
Giuli, "Bu durumda hükümetlerin atacağı adımlar önemli olacak. Ya COP21 kararlarına uyacak ve karbon emisyonunu azaltacaklar veya elektrik üretim santrallerinde daha fazla gaz kullanacaklar. Ama şunu da unutmamak gerekiyor, konutlara daha verimli enerji kullanımı için baskı kurulabilir ki Avrupa'da en fazla gaz konutlarda tüketiliyor" dedi.
- Gazda mevcut durum
Brüksel merkezli Avrupa doğalgaz endüstrisi temsilcisi Eurogas kuruluşunun verilerine göre, AB üyesi 28 ülkenin 2010'da gaz talebi 527 milyar metreküpken (bcm), 2011'de 477, 2012'de 465, 2013'te 458 ve 2014'te 407 milyar metreküpe geriledi.
Türkiye Doğalgaz Dağıtıcıları Birliği Derneği (GAZBİR) projeksiyonuna göre, Türkiye'de de yenilenebilir enerji kaynaklarının daha çok devreye girmesi ve çevrim santrallerinde gaz kullanımının azalmasıyla bu yıl sonunda 1 milyar dolar bedelinde toplam 4 milyar metreküplük gaz tasarrufu sağlanacak.
Bu yıl, 51 milyar metreküp olarak öngörülen Türkiye'nin doğalgaz tüketimininse yıl sonunda 47,8 milyar metreküpte kalacağı hesaplanıyor. Türkiye'de geçen yılki doğalgaz tüketimi 48 milyar metreküp olmuştu.