Gürcistan'da 'Basın Özgürlüğü' Tartışması
Gürcistan popüler bir televizyon kanalının yöneticilerinin mahkeme kararıyla görevden alınması ülkede basın özgürlüğü tartışmalarına neden oldu.
"Rustavi 2" televizyonunun eski sahibi Kibar Khalvaşi'nin hisselerini geri almak için açtığı davada, Tiflis'teki bir mahkemenin Khalvaşi lehine verdiği karar üzerine televizyon yönetimi görevden alındı ve yerine geçici bir yönetim getirildi.
Tiflis'te gece 03.00'te basın toplantısını düzenleyen Rustavi 2 Televizyonu Genel Müdürü Nika Gvramia, Gürcistan Anayasa Mahkemesi'nin hisselerin iadesine ilişkin mahkeme kararının hemen uygulanamayacağı yönündeki hükmüne karşı geldiğini belirterek, bunun, televizyonun yayın politikasına müdahale etmek anlamına geldiğini söyledi.
Gvaramia, mahkeme kararıyla Gürcistan'ın NATO ve AB ile entegrasyon yolunun kapatıldığını ve Rusya'ya doğru yönlendirildiğini savunarak, bu kararı tanımadığını ve görevini asla bırakmayacağını söyledi. Nika Gvramia, "Ben asla bu binayı terk etmem. Buyurun gelin ve beni buradan zorla çıkarın" dedi.
Televizyonun binası önünde görevden alınan yönetimi desteklemeye gelen muhalif siyasetçi, sanatçı ve bazı sivil toplum kuruluşun üyeleri, yaşananlardan hükümeti sorumlu tutarak, 2016 yılında yapılacak genel seçim yaklaştıkça ülkede hükümetin "ifade özgürlüğüne" karşı bir mücadele başlattığını savundu.
"Rustavi 2" televizyonunun eski sahibi Kibar Khalvaşi ise düzenlediği basın toplantısında, televizyonun yayın politikasına ve gazetecilerin çalışma sistemine karışmayacağını ifade ederek, hisselerinin 2006 yılında zorla satılmasından, Gürcistan'ın eski Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili'yi sorumlu tuttu.
- ABD'den tepki
"Rustavi 2" televizyonunun yönetiminin görevden alınmasına uluslararası alanda ilk tepki ABD'den geldi.
ABD'nin Tiflis Büyükelçiliğinin Facebook sayfasında ABD Büyükelçisi'nin konuyla ilgili açıklamasına yer verildi.
ABD'nin Tiflis Büyükelçisi Ian Kelly, olanlardan derin endişe duyduğunu ifade ederek, televizyonunun yayın politikasına müdahale girişiminde siyasi etkinin bulunduğunu savundu.
Kelly, Gürcistan hükümetine basın özgürlüğünü koruma, tüm taraflara şiddetten kaçınma ve diyalog yoluyla sorunun barışçıl çözümü çağrısında bulundu.
- Rustavi 2 kanalına açılan dava
Mihail Saakaşvili döneminde 2005-2006 yıllarında kanalda bulunan hisselerini satan iş adamı Khibar Khalvaşi, ağustos ayında "Rustavi 2"ye dava açmıştı.
Tiflis'teki mahkeme üç gün önce hisselerin Khalvaşi'ye iadesi yönünde karar alırken, Anayasası Mahkemesi, mahkemenin kararının hemen uygulanamayacağına ve yüksek mahkemelerde görülmeye devam edecek dava süreci sonuçlanana kadar hisselerin Khalvaşi'ye verilmeyeceğine hükmetti.
Saakaşvili yönetimi sırasında hisselerin "hükümetin baskısıyla" kendisinden zorla alındığını savunan Khalvaşi, "adaletin yerini bulması için" hisselere yeniden sahip olmak istediğini açıklamıştı. "Rustavi 2"nin Genel Müdürü Nika Gvaramia ise televizyonu susturmak isteyen Gürcistan hükümetinin Khalvaşi'yi yönlendirdiğini iddia etmişti.
Kaynak: AA
Tiflis'te gece 03.00'te basın toplantısını düzenleyen Rustavi 2 Televizyonu Genel Müdürü Nika Gvramia, Gürcistan Anayasa Mahkemesi'nin hisselerin iadesine ilişkin mahkeme kararının hemen uygulanamayacağı yönündeki hükmüne karşı geldiğini belirterek, bunun, televizyonun yayın politikasına müdahale etmek anlamına geldiğini söyledi.
Gvaramia, mahkeme kararıyla Gürcistan'ın NATO ve AB ile entegrasyon yolunun kapatıldığını ve Rusya'ya doğru yönlendirildiğini savunarak, bu kararı tanımadığını ve görevini asla bırakmayacağını söyledi. Nika Gvramia, "Ben asla bu binayı terk etmem. Buyurun gelin ve beni buradan zorla çıkarın" dedi.
Televizyonun binası önünde görevden alınan yönetimi desteklemeye gelen muhalif siyasetçi, sanatçı ve bazı sivil toplum kuruluşun üyeleri, yaşananlardan hükümeti sorumlu tutarak, 2016 yılında yapılacak genel seçim yaklaştıkça ülkede hükümetin "ifade özgürlüğüne" karşı bir mücadele başlattığını savundu.
"Rustavi 2" televizyonunun eski sahibi Kibar Khalvaşi ise düzenlediği basın toplantısında, televizyonun yayın politikasına ve gazetecilerin çalışma sistemine karışmayacağını ifade ederek, hisselerinin 2006 yılında zorla satılmasından, Gürcistan'ın eski Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili'yi sorumlu tuttu.
- ABD'den tepki
"Rustavi 2" televizyonunun yönetiminin görevden alınmasına uluslararası alanda ilk tepki ABD'den geldi.
ABD'nin Tiflis Büyükelçiliğinin Facebook sayfasında ABD Büyükelçisi'nin konuyla ilgili açıklamasına yer verildi.
ABD'nin Tiflis Büyükelçisi Ian Kelly, olanlardan derin endişe duyduğunu ifade ederek, televizyonunun yayın politikasına müdahale girişiminde siyasi etkinin bulunduğunu savundu.
Kelly, Gürcistan hükümetine basın özgürlüğünü koruma, tüm taraflara şiddetten kaçınma ve diyalog yoluyla sorunun barışçıl çözümü çağrısında bulundu.
- Rustavi 2 kanalına açılan dava
Mihail Saakaşvili döneminde 2005-2006 yıllarında kanalda bulunan hisselerini satan iş adamı Khibar Khalvaşi, ağustos ayında "Rustavi 2"ye dava açmıştı.
Tiflis'teki mahkeme üç gün önce hisselerin Khalvaşi'ye iadesi yönünde karar alırken, Anayasası Mahkemesi, mahkemenin kararının hemen uygulanamayacağına ve yüksek mahkemelerde görülmeye devam edecek dava süreci sonuçlanana kadar hisselerin Khalvaşi'ye verilmeyeceğine hükmetti.
Saakaşvili yönetimi sırasında hisselerin "hükümetin baskısıyla" kendisinden zorla alındığını savunan Khalvaşi, "adaletin yerini bulması için" hisselere yeniden sahip olmak istediğini açıklamıştı. "Rustavi 2"nin Genel Müdürü Nika Gvaramia ise televizyonu susturmak isteyen Gürcistan hükümetinin Khalvaşi'yi yönlendirdiğini iddia etmişti.