Mali'nin Terörle Mücadelesi
Eski Mali Başbakanı Moussa Mara, Mali'de artan terör olaylarının, ülkedeki dini kurumlar ile güvenlik birimlerinde yapılacak reformlarla engellenebileceğini söyledi.
AA muhabirine açıklama yapan Mara, terörizmle mücadelede tecrübeli olan Türkiye'nin Mali'ye eğitim ve kapasite güçlendirme desteği verebileceğini belirtti.
"Mali'nin teröre karşı durabilmek için, başta dini liderler olmak üzere, tüm güçlerin 'genel seferberliği'ne ihtiyacı var" diyen Mara, "Barış habercileri olan dini yetkililere de önemli görevler düştüğünü" ifade etti.
Mara, "Mali toplumunun bütün parçalarının bu seferberliğe katkı sunması gerektiğini" vurgulayarak, "Mali'de güvenlik birimleri, özellikle imamlar, dini eğitim kurumları ve dini topluluklar arasında işbirliği yetersiz kalıyor. Dini liderler halkın birlikte yaşama, ülke çıkarlarını savunma ve hoşgörü konusunda duyarlılığını arttırmalı. Terör olayları, ülkedeki dini kurumlar ile güvenlik birimlerinde yapılacak reformlarla engellenebilir" diye konuştu.
- Yetişmiş personele ihtiyaç var
Eski Başbakan, terörle mücadelede kimsenin tek başına hareket edemeyeceğine, uluslararası topluluğun desteğinin önemli olduğuna işaret etti.
Terör gruplarının organizasyonlarını, çalışma şekillerini ve iletişim yöntemlerini anlayabilecek yetişmiş personele ihtiyaç duyduklarını anlatan Mara, "Bamako saldırısı 2013'teki Terrasse ve Sevare saldırılardan sonra tahmin edilebilirdi. O dönem terörizme karşı Mali halkına askerliğe başvurmaları çağrısında bulunmuştum. Bugün artık krizden çıkabilmek için Mali toplumunun tamamının birlik içinde hareket etmesi gerekiyor" dedi.
- Mali'deki terör saldırıları
Mali'de silahlı bir grup, 20 Kasım'da Bamako'daki Radisson Otel'e baskın düzenlemiş, 170 kişiyi rehin almıştı. Rehinelerden 130'u Fransız ve ABD destekli Mali emniyet birimlerince düzenlenen operasyonla, onlarcası da kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları da teröristlerce serbest bırakılmıştı.
Resmi yetkililer, rehine krizinde 14'ü yabancı uyruklu, 22 kişinin öldüğünü duyurmuştu. Saldırıyı, El Kaide bağlantılı Murabitun örgütü ile Macina Kurtuluş Cephesi üstlenmişti.
Kaynak: AA
"Mali'nin teröre karşı durabilmek için, başta dini liderler olmak üzere, tüm güçlerin 'genel seferberliği'ne ihtiyacı var" diyen Mara, "Barış habercileri olan dini yetkililere de önemli görevler düştüğünü" ifade etti.
Mara, "Mali toplumunun bütün parçalarının bu seferberliğe katkı sunması gerektiğini" vurgulayarak, "Mali'de güvenlik birimleri, özellikle imamlar, dini eğitim kurumları ve dini topluluklar arasında işbirliği yetersiz kalıyor. Dini liderler halkın birlikte yaşama, ülke çıkarlarını savunma ve hoşgörü konusunda duyarlılığını arttırmalı. Terör olayları, ülkedeki dini kurumlar ile güvenlik birimlerinde yapılacak reformlarla engellenebilir" diye konuştu.
- Yetişmiş personele ihtiyaç var
Eski Başbakan, terörle mücadelede kimsenin tek başına hareket edemeyeceğine, uluslararası topluluğun desteğinin önemli olduğuna işaret etti.
Terör gruplarının organizasyonlarını, çalışma şekillerini ve iletişim yöntemlerini anlayabilecek yetişmiş personele ihtiyaç duyduklarını anlatan Mara, "Bamako saldırısı 2013'teki Terrasse ve Sevare saldırılardan sonra tahmin edilebilirdi. O dönem terörizme karşı Mali halkına askerliğe başvurmaları çağrısında bulunmuştum. Bugün artık krizden çıkabilmek için Mali toplumunun tamamının birlik içinde hareket etmesi gerekiyor" dedi.
- Mali'deki terör saldırıları
Mali'de silahlı bir grup, 20 Kasım'da Bamako'daki Radisson Otel'e baskın düzenlemiş, 170 kişiyi rehin almıştı. Rehinelerden 130'u Fransız ve ABD destekli Mali emniyet birimlerince düzenlenen operasyonla, onlarcası da kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları da teröristlerce serbest bırakılmıştı.
Resmi yetkililer, rehine krizinde 14'ü yabancı uyruklu, 22 kişinin öldüğünü duyurmuştu. Saldırıyı, El Kaide bağlantılı Murabitun örgütü ile Macina Kurtuluş Cephesi üstlenmişti.