Akıncı Açıklaması 'Biz Çözemezsek, Genç Kuşaklar Ayrılık Noktasına Gelebilir'
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Kıbrıs sorununu Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis ile kendisi tarafından çözememesi halinde, genç kuşakların ayrılık noktasında olabileceklerini öngördüklerini söyledi.
KKTC ;Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, KKTC Gençlik Dairesi’nin davetlisi olarak ülkede bulunan Antakya Medeniyetler Korosu ile Gençlik Dairesi yetkililerini kabulünde konuştu.
Akıncı, Rum lider Anastasiadis ile aynı yaş kuşağından olduğunu ve Kıbrıs sorununu kendilerinin çözememesi halinde, genç kuşakların ayrılık noktasında olabileceklerini öngördüklerini söyledi.
Kültür ve sanatın barış amaçlı kullanılmasının önemine işaret eden Akıncı, “Kıbrıs’ta çözüm için uğraşıyoruz. Umutluyuz. Bu konuda karamsar değilim. İyimserliğimiz ihtiyatlıdır. Her şey oldu bitti gibi bir pembe tablo çizmek mümkün değildir. Daha aşılması gereken ciddi sorunlarımız var. 1963’ten beri gelen sorunlar var, 42 yıldır kemikleşmiş sorunlar da bulunuyor” şeklinde konuştu.
İki tarafta da, bu sürecin artık son şans olduğu yönünde bir kanaat oluştuğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu sadece Türkiye Dışişleri Bakanı’nın söylemi değildir” dedi.
Akıncı sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü özellikle güneyde yetişen gençler çok daha farklı yetişiyor. Belli bir yaşın üstü Kıbrıslı Rumlar barışa daha yatkındır. Bunu yapılan araştırmalarda görebiliyoruz. Bu durum bizde daha farklıdır. İşte bu noktada, eğitimin ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz. Bundan dolayı da barış kültürünü, federal kültürü, çok kültürlü yaşamı anlatabilmek ve bunun farkındalığını sağlamak bakımından bir eğitim komitesi kurmayı kararlaştırdık. Umarım geleceğe yönelik olarak, tıpkı sizin koro bünyesinde yaratmaya çalıştığınız gibi, Kıbrıs’ta bir toplumun yaşamadığını ve en azından Kıbrıslı Türklerin de siyaseten eşit bir toplum olarak hakları bulunduğunu, Maronit, Latin ve Ermenilerin de bu topraklarda yaşadığını, bunun için de federal bir yapının en sağlıklı yol olduğunu ve bunun için de temel taşları şimdiden örmeye başlamamızın ne kadar gerekli olduğunu herkes görür ve anlarsa, inanın ki anlaşma yakındır. Barış bir kültürdür, bir süreçtir ve bu süreci adım adım, dikkatli bir şekilde yaşamak gerekmektedir.”
Gençlik Dairesi Müdürü Hatice Düzgün de, Medeniyetler Korusu’nu Kıbrıs sorununa çözüm bulmak amacıyla sürdürülen müzakere sürecine katkı amacıyla KKTC’ye davet ettiklerini belirterek, “Siz Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yine zorlu bir yoldayız ve barışı da yakalamak üzereyiz” diyerek, bu yolu yürürken motivasyonun artmasını ve de atılacak adımların da barışa yönelik olması gerektiğini düşündüklerini söyledi.
Antakya Medeniyetler Korosu Şefi Yılmaz Özfırat da konuşmasında, koronun 2007’de kurulduğunu ve koroda Hıristiyan, Müslüman ve Musevilerin yer aldığını söyledi.
Koronun 12 farklı dilde şarkı söylediğine dikkat çeken Özfırat, bugüne kadar 300’ten fazla konser verdiklerini belirtti.
“Şimdi de Kıbrıs’ta bir konser vereceğiz ve bu konseri de sizin gibi ilerici ve barışçı bir kişinin Cumhurbaşkanlığı döneminde düzenlemekten de ayrıca mutluluk duyuyorum” diye konuşan Özfırat, tek amaçlarının olduğunu ve bunun da insanları barışa ve mutluluğa çekmek olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın konuşmasının ardından koro, Dillirga Türküsünden bir bölümü Türkçe ve Rumca olarak seslendirdi.
Kaynak: İHA
Akıncı, Rum lider Anastasiadis ile aynı yaş kuşağından olduğunu ve Kıbrıs sorununu kendilerinin çözememesi halinde, genç kuşakların ayrılık noktasında olabileceklerini öngördüklerini söyledi.
Kültür ve sanatın barış amaçlı kullanılmasının önemine işaret eden Akıncı, “Kıbrıs’ta çözüm için uğraşıyoruz. Umutluyuz. Bu konuda karamsar değilim. İyimserliğimiz ihtiyatlıdır. Her şey oldu bitti gibi bir pembe tablo çizmek mümkün değildir. Daha aşılması gereken ciddi sorunlarımız var. 1963’ten beri gelen sorunlar var, 42 yıldır kemikleşmiş sorunlar da bulunuyor” şeklinde konuştu.
İki tarafta da, bu sürecin artık son şans olduğu yönünde bir kanaat oluştuğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Bu sadece Türkiye Dışişleri Bakanı’nın söylemi değildir” dedi.
Akıncı sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü özellikle güneyde yetişen gençler çok daha farklı yetişiyor. Belli bir yaşın üstü Kıbrıslı Rumlar barışa daha yatkındır. Bunu yapılan araştırmalarda görebiliyoruz. Bu durum bizde daha farklıdır. İşte bu noktada, eğitimin ne kadar önemli olduğunu görebiliyoruz. Bundan dolayı da barış kültürünü, federal kültürü, çok kültürlü yaşamı anlatabilmek ve bunun farkındalığını sağlamak bakımından bir eğitim komitesi kurmayı kararlaştırdık. Umarım geleceğe yönelik olarak, tıpkı sizin koro bünyesinde yaratmaya çalıştığınız gibi, Kıbrıs’ta bir toplumun yaşamadığını ve en azından Kıbrıslı Türklerin de siyaseten eşit bir toplum olarak hakları bulunduğunu, Maronit, Latin ve Ermenilerin de bu topraklarda yaşadığını, bunun için de federal bir yapının en sağlıklı yol olduğunu ve bunun için de temel taşları şimdiden örmeye başlamamızın ne kadar gerekli olduğunu herkes görür ve anlarsa, inanın ki anlaşma yakındır. Barış bir kültürdür, bir süreçtir ve bu süreci adım adım, dikkatli bir şekilde yaşamak gerekmektedir.”
Gençlik Dairesi Müdürü Hatice Düzgün de, Medeniyetler Korusu’nu Kıbrıs sorununa çözüm bulmak amacıyla sürdürülen müzakere sürecine katkı amacıyla KKTC’ye davet ettiklerini belirterek, “Siz Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yine zorlu bir yoldayız ve barışı da yakalamak üzereyiz” diyerek, bu yolu yürürken motivasyonun artmasını ve de atılacak adımların da barışa yönelik olması gerektiğini düşündüklerini söyledi.
Antakya Medeniyetler Korosu Şefi Yılmaz Özfırat da konuşmasında, koronun 2007’de kurulduğunu ve koroda Hıristiyan, Müslüman ve Musevilerin yer aldığını söyledi.
Koronun 12 farklı dilde şarkı söylediğine dikkat çeken Özfırat, bugüne kadar 300’ten fazla konser verdiklerini belirtti.
“Şimdi de Kıbrıs’ta bir konser vereceğiz ve bu konseri de sizin gibi ilerici ve barışçı bir kişinin Cumhurbaşkanlığı döneminde düzenlemekten de ayrıca mutluluk duyuyorum” diye konuşan Özfırat, tek amaçlarının olduğunu ve bunun da insanları barışa ve mutluluğa çekmek olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Akıncı’nın konuşmasının ardından koro, Dillirga Türküsünden bir bölümü Türkçe ve Rumca olarak seslendirdi.