Fethi Gemuhluoğlu Dostluk Günleri

İSTANBUL - Prof. Dr. Saadettin Ökten ve Emin Işık, "Fethi Gemuhluoğlu Dostluk Günleri" kapsamında düzenlenen panellerde, Gemuhluoğlu'nu anlattı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı Kültürel Etkinlikler Müdürlüğü ile Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesince düzenlenen etkinlik, Sultanahmet'teki Kızlarağası Medresesi'nde gerçekleştirildi.

"Bir İrfan Öncüsü Olarak Fethi Gemuhluoğlu" konulu ilk panelde konuşan Prof. Dr. Saadettin Ökten, Gemuhluoğlu'nu 1968-1969 yıllarında tanıdığını belirterek, "Onu tanıdığımda, üniversitede asistandım. Sonra beni çarptı. Benim çarpılmam kolay değil. Çünkü ben Mahir İzlerin, Nurettin Topçuların içinde büyüdüm ama meğer çarpılırmışım. Çünkü Fethi Bey bir muhabbet adamıydı" diye konuştu.

Ökten, o yıllarda, insanların muhabbete ihtiyacı olduğunu, Fethi Gemuhluoğlu'nun da insanların alabileceği kadar sohbetini eksik etmediğini aktararak, şu bilgileri verdi:

"Fethi abide 'ya Settar' ismi gizlidir. Fehmetme basireti vardı hazrette. Bu basirette bakar, baktığının arkasını da görür. Nurettin Topçu'dan zevk, Mahir İz'den feyz almış birisiydi. Fethi abi, mesele anlatan biriydi. Kadim bir medeniyetin sözcüsüydü. Bir medeniyet dairesi içinde, her varlığa ayrı bir isim verilir. Bunları ben imam efendilerden dinlerdim ama Fethi abi gibi güzel gömlek giyen, iyi kravatlar takan birinden duymamıştım daha önce" dedi.

Bugünkü edebin Amerika'nın kapitalist edebi olduğuna işaret eden Ökten, Gemuhluoğlu'nda Osmanlı ahlakının olduğunu söyledi.

Saadettin Ökten, Fethi Gemuhluoğlu'nun kırmızı kaplı bir defterinin olduğunu ve o defterden mevsimlerin akşınına uygun menkıbeler okuduğunu dile getirerek, "Fethi abi dünyanın bütününü görürdü. Eşime 'Kızım düşersin, deme; düşmeyesin de' derdi. Hayatın karar noktalarını söyleyen çok önemli bir zattı" ifadelerini kullandı.

Panelin moderatörü Mahmut Bıyıklı da dinleyicilere Gemuhluoğlu'nun, "Biz kalkalım. Yerimize başkaları otursun. Bize hakkınızı helal edin" sözlerini hatılatttı.

- Işık: "O bizim Fethi abimizdi"

Programın ikinci oturumunda konuşan yazar Emin Işık da Fethi Gemuhluoğlu ile anılarından bahsederek, "Biz ona, Fethi abi derdik. O bizim Fethi abimizdi. 'Ben Türkiye'nin muhtarıyım' derdi. Edirne'den Kars'a kadar köy köy, kasaba kasaba herkesi ailesiyle sülalesine kadar tanırdı. Arşiv gibi hafızası vardı ve bunu kullanırdı."

Işık, Gemuhluoğlu'nun Allah'ın verdiği bütün nimetleri, yine Allah yolunda harcadığının altını çizerek, şunları kaydetti:

"O zekayı ticarette kullansa, çok zengin olabilirdi. O ilime ve Allah yoluna  harcadı bunu. Nitekim pek çok öğrenciye burs verir, Ramazanda da iftar verirdi. İstifade edilecek insanı çok iyi bilirdi. Necip Fazıl'ı ve mücadelesini çok severdi. Necip Fazıl için, 'iyi ki kumara, oyuna düşkünlüğü vardı. Yoksa biz evi, çocuğu terk eder onun peşinden giderdik' derdi."

Işık, gençlere aşık olup olmadıklarını soran Gemuhluoğlu'nun, aşık olduğunu bildiği için kendisine bunu sormadığını belirterek, "Mecnun, Leyla'yı ararken, Leyla'yı gören köpeğin gözlerini öpmüş. Mecnun, köpeğin gözlerini öpeceğine git Leyla'yı arasana. Ben, Mecnun'u beğenmezdim. Ben daha büyük bir aşıktım" diye konuştu.

- Külünk: "Gönül ister ki bu bölge bir kültür havzasına dönüşsün"

Etkinliğe katılan İstanbul Milletvekili Metin Külünk, mecliste şiir okuma günleri olması gerektiğine dikkat çekerek, "Bir şehrin imar planlarına verdiğimiz önemi insana da vermeliyiz" dedi.

Külünk, büyük tahribattan büyük inşaya geçmenin kolay olmadığını belirterek, "Aslında bu durak, bizim hayat durağımızdı. Cağaloğlu yokuşu bizim nefes aldığımız bir yerdi. Gönül ister ki bu bölge bir kültür havzasına dönüşsün. Bu noktada Türkiye Yazarlar Birliği bu güzel emaneti sırtlanırsa, elimizden geleni yapacağımıza şüphesi olmasın" ifadelerini kullandı.

Bugün sona erecek etkinliğin 3. oturumunda Turan Koç ve Bekir Oğuzbaşaran, konuşmacı olarak yer alacak.

Etkinliğin sonunda ise Fethi Gemuhluoğlu'na ithaf edilmiş şiirlerden örnekler okunacak.

İstanbul'da 1922'de doğan Fethi Gemuhluoğlu'nun kendi yazdıklarıyla, vefatının ardından hakkında yazılanların büyük bir kısmı, 1978'de "Dostluk Üzerine" adlı kitapta toplandı.

Gemuhluoğlu'nun şiirleriyle 72 şairin kaleme aldığı şiir ve yazılardan oluşan "Gerçek Olan Aşktır" kitabı ise 2000 yılında yayınlandı.

Kaynak: AA