Suriyeli Sığınmacılar BM Gündeminde

NEW YORK - Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, Birleşmiş Milletler'de (BM) yaptığı konuşmada, uluslararası toplumu Suriye'deki iç savaş ve sığınmacı krizi konularında sorumluluklarını üstlenmeye çağırdı.

Suriyeli Sığınmacılar BM Gündeminde
Koru, BM Genel Kurulu'nda Türkiye'nin talebiyle gündeme alınan "Akdeniz havzasındaki düzensiz göçmenlerin ve özellikle Suriyeli sığınmacıların trajedilerine ilişkin küresel farkındalık" konulu toplantıda konuştu.

Suriye'deki iç savaşın dünyanın en büyük insani trajedisine neden olduğunu anlatan Koru, ülke nüfusunun yaklaşık yarısına denk gelen 12 milyon kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığını ve 4 milyondan fazla Suriyelinin komşu ülkelere sığındığını kaydetti.

Türkiye'nin bu trajediden yoğun bir şekilde etkilendiğini vurgulayan Koru, tüm zorluklara rağmen Türkiye'nin Suriyelilere karşı yürüttüğü "açık kapı" politikasının devam ettiğini belirtti.

BM Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin rakamlarına göre, Türkiye'nin dünyanın en fazla sığınmacı barındıran ülkesi durumuna geldiğini anımsatan Koru, "Ülkemiz, 2 buçuk milyon Suriyeli ve Iraklı'ya ev sahipliği yapıyor. Bu sayıya ek olarak, her gün koruma merkezlerimizde ortalama 110 bebek dünyaya geliyor. Hedefimiz kurtarabildiğimiz kadar hayatı kurtarmak ve ülkemize gelenlerin yaşam şartlarını iyileştirmek" diye konuştu.

Soruna çözüm arayışları sürerken Akdeniz üzerinden zor şartlarda Avrupa'ya ulaşmaya çalışanların sayısının artmaya devam ettiğini ifade eden Koru, Sahil Güvenlik Komutanlığının operasyonları sayesinde 2015 yılında denizde kurtarılanların sayısının bir önceki yıla göre 5 kat arttığını kaydetti.

Türkiye'nin zor durumdaki göçmen ve sığınmacılara koruma ve yardım sağlamaya devam edeceğini vurgulayan Koru, her gün binlerce göçmen ve sığınmacıyla karşılaşan Türkiye gibi ülkelerin bu krizin tek başına üstesinden gelemeyeceğini belirtti.

- "Bu sorumlulukla yüzleşmeli ve bu yükü paylaşmalıyız"

Koru, "Gerçek şu ki, uluslararası toplumda dayanışma yok. Bu durum Suriye krizini daha da kötü hale getiriyor. Dünya, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük insani trajedi ile karşı karşıya. Bu sorumlulukla yüzleşmeli ve bu yükü paylaşmalıyız" dedi.

Göçmen ve mülteci meselelerine kalıcı çözümün, insani kriz içindeki ülkelerde yaşanan savaşlar, çatışmalar ve ekonomik problemler gibi ana nedenlere çözüm bulunmasıyla sağlanabileceğini dile getiren Koru, BM'nin ortaya koyduğu "Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi"nde yer alan hedeflere ulaşmak için kararlı bir şekilde çalışılması gerektiğini vurguladı.

Koru, sözlerine sözlerine şöyle devam etti:

"Küresel bir krizle karşı karşıya olduğumuzu kabul etmeliyiz. Akdeniz havzasındaki siyasi krizler birçok insanı zorla evlerinden etmeye devam ediyor. Ama göçmen ve mülteci akını bununla sınırlı değil. Küresel anlamda bu yalnızca buz dağının görünen ucu. Afrika Boynuzu, Bengal Körfezi, Aden Körfezi ve Doğu Avrupa'daki dramatik olaylar karşımızda uzun vadeli sistematik bir sorunun olduğunu gösteriyor. Göçmen krizinin karmaşık ve sınırları aşan yapısı düşünüldüğünde, sorunlara siyasi çözüm bulmada uluslararası işbirliği ve dayanışma vazgeçilmezdir."

Uluslararası toplumun insani yardım konularına mevcut bakışının sorunlara uzun vadeli çözüm sağlayamayacağını kaydeden Koru, "Uluslararası yardım konusu, ortak güvenlik, barış ve refahımıza yönelik uzun vadeli yatırım olarak görülmelidir. Toplumlarımız birbirine git gide daha fazla bağlı hale geliyor. İster bağışçı, ister bağış alan ülkeler olalım, nerede olursa olsun zor durumdaki insanlara karşı bir sorumluluğu paylaşıyoruz" dedi.

Mültecilere kalkınma yardımının azaltılmasının küresel sistem için tehlikeli sonuçlar yaratabileceğini belirten Koru, gelecek yıl İstanbul'da düzenlenecek ilk Dünya İnsani Zirvesi'nin söz konusu meseleler konusunda yeni yöntem ve bakış açıları geliştirilmesi yönünde yapabileceği katkıya değindi.

- BM Genel Sekreteri'nden sorumluluk paylaşımı çağrısı

Toplantıda konuşma yapan BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun da Türkiye, Ürdün ve Lübnan gibi ülkelerin bugüne kadar milyonlarca sığınmacıyı cömert bir şekilde desteklediğini belirterek, "Onları alkışlıyorum fakat bu küresel sorumluluğu bu kadar az sayıda ülkenin taşıması kalıcı bir çözüm değil" dedi.

Soruna yönelik eşitlikçi bir sorumluluk paylaşımının gerektiğini vurgulayan Ban, uluslararası topluma sorunu ele alırken temel sorunlara eğilme, insan haklarını gözetme, maddi yardımı artırma ve küresel bir yaklaşım geliştirme çağrısı yaptı.

Ban, Paris terör saldırılarının ardından Müslüman sığınmacı ve göçmenlerin karşı karşıya kalabileceği ayrımcılık nedeniyle derin kaygı duyduğunu ifade etti.

Kaynak: AA