Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rusya'nın asıl derdi üs kurmak

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rusya, Suriye'de DAEŞ'i vurmuyor ki! Asıl derdi, Lazkiye'de üs kurmak, Suriye'de askeri varlıklarını güçlendirmek. Orada ciddi bir askeri oluşum içindeler” dedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rusya'nın asıl derdi üs kurmak
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rusya'nın asıl derdi üs kurmak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Brüksel'de yaptığı görüşmelerin çok olumlu geçtiğini söyledi.

Temaslarında açılmayan fasılları tek tek masaya yatırdıklarını belirten Erdoğan, AB yetkililerinin vize muafiyetini 2017'den daha öne çekme gayreti içerisinde olduklarını söyledi. “Bu, AB ile ilişkiler açısından tarihi bir ziyaret olarak nitelenebilir mi?” soruna Erdoğan, “Ne kadar samimi olduklarını bilemeyiz. Bu Türkiye'ye duyulan ihtiyaçtan kaynaklanan bir durum da olabilir” cevabını verdi.

RUSYA'YA KIRGINIZ


Bir soru üzerine Rusya'nın Suriye'deki hava saldırılarına da değinen Erdoğan, “Rusya, Suriye'de DAEŞ'i vurmuyor ki! Asıl derdi, Lazkiye'de üs kurmak, Suriye'de askeri varlıklarını güçlendirmek. Orada ciddi bir askeri oluşum içindeler” diye konuştu. Rusya'nın Türkiye hava sahasını ihlaliyle ilgili de değerlendirmede bulunan Erdoğan, Brüksel'deki NATO Konseyi toplantısından sonra, başta ABD olmak üzere tüm ülkelerin ortaya farklı bir tavır koymaları gerekeceğini belirtti. NATO'nun hava sahası ihlalleriyle ilgili sert bir açıklama yaptığını hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: “Mesaj açık: Türkiye'nin hava sahasını ihlal, NATO hava sahasının ihlalidir. Rusya'nın bu ihlallerle ilgili açıklamalarını ciddiyetle bağdaştıramadığımı belirtmek durumundayım. Hava ihlalleri konusunda Rusya'nın izahatları inandırıcı değil. Putin'le arife günü Moskova'da, hava operasyonlarının hemen ardından ise telefon görüştüğünü belirten Erdoğan, “Görüşmenin ardından hava sahası ihlali oldu. Bu şartlarda benim tekrar aramamın anlamı yok.Yaşananlardan dolayı elbette kırgınlık içindeyiz. Böyle bir şey olmamalıydı” dedi.

PUTİN'İ ARAMAYACAK

“İki ülke arasındaki gerilimin sıcak bir çatışmaya dönüşme ihtimalini bertaraf etmek için Putin'le görüşecek misiniz? Çatışma gibi bir endişe söz konusu mu?” sorusuna Erdoğan, “Rusya'nın böyle bir şey yapacağına ihtimal vermiyorum. NATO Konseyi'nin hemen bir olağanüstü toplantı yapması da işin ciddiyetini gösterdi” yanıtını verdi. Rusya ve Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin tek taraflı bir konu olmadığını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: “Mersin Akkuyu'yu Ruslar yapmaz ise bir başkası gelir yapar. Oraya 3 milyar dolarlık bir yatırım yaptılar. Daha hassas olması gereken Rusya. Rusya'nın bir numaralı doğalgaz tüketicisiyiz. Türkiye'yi kaybetmek, Rusya için ciddi bir kayıp olur. Türkiye, gerektiğinde, doğalgazı çok farklı yerlerden temin yoluna da gidebilir. İcabında farklı alternatiflere yönelinilir. Rusya da iyi düşünmek durumundadır.”

OBAMA İLE GÖRÜŞME

Rusya'nın agresif hareketlerine karşın ABD'den karşı bir karşı hamle gelmediğinin hatırlatılması üzerine Erdoğan, “Suriye konusunda Türkiye-ABD görüşmeleri çok önceden başladı. Muhtemelen önümüzdeki hafta, ben de Obama'yla bir telefon görüşmesi yapabilirim” dedi. Bazıülkelerin Patriotları çekme kararı aldığı hatırlatılarak, bu çerçevede yeni destek talebi olup olmayacağına ilişkin Erdoğan, “Gereken neyse yapılır zaten” ifadesini kullandı. Suriye'de güvenli bölge oluşturması talebiyle ilgili soru üzerine Erdoğan, şunları söyledi: “Bununla, Suriye'nin kuzeyinde Suriyelilere güvenli bir yaşam alanı oluşturması hedefleniyor. Bu, Türkiye'den memleketlerine dönmek isteyen Suriyeli misafirlerimiz için de, Suriye'de yerlerinden yurtlarından olanlar insanlar için de önemli. Bu hayata geçirilirse, eğit-donatdan sonra en önemli adım olacak. Tabi bu, uçuşa yasak bölgeyi de beraberinde getirecektir.”

YAPILAN YANLIŞTIR


“Aracın arkasında teröristin çekilen cesedinin görüntüleri epey tartışma konusu oldu. Sizin değerlendirmeniz nedir?” soruna Erdoğan, “Olayın ayrıntılarını bilmiyorum. Çeken kim, çekilen kim, tabii ki incelenmeli. Devletin polisi öyle bir şey yapmışsa, elbette ki yapılan yanlıştır. Öyle bir şey olmamalı” cevabını verdi.


ERDOĞAN'A JAPON USULÜ SELAMLAMA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Belçika'daki temaslarının ardından Japonya'ya gitti. Erdoğan'ın içinde bulunduğu araçların geçişi sırasında bazı Japon görevlilerin başlarını eğerek Erdoğan'ı selamlaması dikkati çekti. Japonya'da ilk durağı başkentteki Tokyo Camisi ve Türk Kültür Merkezi'nde akşam namazı kılan Erdoğan, çıkışta cemaatle tokalaşarak bir süre sohbet etti ve hatıra fotoğrafı çektirdi. Erdoğan çocuklarla da yakından ilgilendi.

ÜLKEYİ BUNLARA KAPTIRMAYIZ


Belçika Başbakanı Charles Michel'le Paralel Yapı'yı da konuştuklarını vurgulayan Erdoğan, “Kendisine somut belgeler, bilgiler verdim. Bu konunun takipçisi olacağını belirtti. Biz de takipçisi olacağız” dedi. Paralel Yapı ile mücadele kapsamında, hukuk çerçevesinde ne gerekiyorsa yapıldığını ve yapılacağını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devletin ilgili kurumları bunların takipçisi. ‘İnlerine gireceğiz' dedik, giriyoruz. Kaçışlarının sebebi bu. Bu ülkeyi bunlara kaptırmayız. Seçimden sonra bu aynen devam edecek. Kim bu vatanı seviyorsa, yerliyse milliyse el ele vererek, bu meselenin üzerine gitmek durumunda. Bu örgüt bu paraları nereden buluyor? Manipülasyon amacıyla birden çok gazeteleri, televizyonları var. Pensilvanya'daki kişi mi kazanmış bu paraları? Vatandaşlarımız bu konular üzerinde ciddi biçimde düşünmeli.” “Yargının terör örgütü olarak tanımladığı bu yapıya bağlı yayın organlarının serbestçe yayın yapmaları nasıl mümkün olabiliyor?” sorusuna Erdoğan, “Bu konuda yasal çerçevede gerekli adımlar neyse atılmalı” cevabını verdi.

ÇÖZÜM SÜRECİ BİTMEDİ

Çözüm Süreci'nin geleceğiyle ilgili soru üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:

“Ben çözüm süreci kaldırılmıştır demedim, şu aşamada buzdolabına konulmuştur dedim. İşler yoluna giderse, süreç yeniden gündeme gelir. Valiler ve kaymakamlar, vatandaşlarımızın güvenliği için İç Güvenlik Yasası'nın gerekleri yerine getirilmeli. Vatandaş, devletin kendi yanında olduğunu hissetmeli.”

SANDIK GÜVENLİĞİ

Sandık güvenliğine de değinen Erdoğan, “En ideali taşımalı sistemdi. Bunun için anayasa değişikliği gerekiyordu, olmadı. Sandıkların nereye yerleşeceğini mülki amirler emniyete göre belirler. YSK'nın açıkladığı karar seçim kurullarının eli kolu bağlandı. Temennim seçimlerden sandık güvenliği sıkıntısı yaşamadan çıkılmasıdır” dedi.

BUNLARI CİBİLİYETİ BOZUK

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB medyasının, ifade özgürlüğü konusunda yaptığı bazı haksız eleştirilerin Brüksel'deki görüşmelerde kısmen gündeme geldiğini söyledi. “Türkiye'de Tayyip Erdoğan'a yapılan hakaretlerin hiçbiri, dünyada bir başka ülke medyasında bir başka lider için yoktur” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoğan karşıtı medya gruplarında, hakaretin bin bir türlüsü var. Avrupalı muhataplarıma bütün gazeteleri tv yayınlarını masaya yatırıp inceleyin dedim. Hakaretlere sabırla karşı koyduk. Ailemize saldırıyorlar. Oğlum Bilal Erdoğan hakkında yaptıkları tezvirata bakın. Kendisi doktora için İtalya'da. Yok efendim neymiş, 1 milyar doları İtalya'ya kaçırmış! Ya böyle bir yalan olabilir mi? Sosyal medya üzerinden de iftira ve tezvirat peşindeler. Bunlar cibilliyeti bozuk insanlar. Bu tür alçaklıklar dünyanın hiçbir yerinde hoş görülmez. Ama bizde bazı medya organları bu tür şeylere tevessül ettiği gibi, muhalefet partileri de iftiraları kullanarak siyaset yapabiliyor. Bu iftiralara ve tezviratlara karşı, avukatlarımız tabii ki gerekli davaları açıyor. “