MHP Genel Başkanı Bahçeli Mersin'de Açıklaması
"Sandığa gidin yüksek katılım sağlayın. Oyunuza sahip çıkın. Partimizin görevlendirdiği arkadaşlarımız, namus borcu idrakiyle sandığa sahip çıkmalı ve Türkiye'nin geleceğini yeniden belirleyecek bir çıkış yolunu ortaya koymalıdır"
MERSİN - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yarın yapılacak seçimlere ilişkin, "Oyunuza sahip çıkın partimizin görevlendirdiği arkadaşlarımız bunun bir namus borcu idrakiyle sandığa sahip çıkmalı ve Türkiye'nin geleceğini yeniden belirleyecek bir çıkış yolunu ortaya koymalıdır" dedi.
Bahçeli, partisinin il başkanlığı tarafından düzenlenen programa katılmak için geldiği İçel'de otoban gişelerinde partililer tarafından karşılandı.
Burada partililerle tokalaşan Devlet Bahçeli, daha sonra İçel Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti. Bu arada Bahçeli'nin binaya girişi sırasında gazetecilerle, korumalar arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.
Daha sonra Bahçeli, partisince İçel Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen etkinliğe katıldı.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, burada yaptığı konuşmada, 7 Haziran'da 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin gerçekleştirildiğini, bu seçimlere 20'ye yakın siyasi parti, çok sayıda bağımsız adayın katıldığını, ancak çıkan sonuçlara göre tek başına hiçbir siyasi partinin hükümet kuramadığını anımsattı.
31 Ağustos'ta 26. Dönem Milletvekili Genel Seçimi takviminin başladığını ve bugüne kadar geçen zamanda, bütün siyasi partilerin faaliyetlerini sürdürdüğünü anlatan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Geçen süre, bütün siyasi partilerimiz açısından yorgunluk, milletimiz açısından ise bıkkınlık getirmiştir. Çünkü 20 ay içerisinde bir yandan mahalli idareler seçimleri, onun yanında Cumhurbaşkanlığı seçimleri, onun yanında 25. dönem milletvekilliği seçimleri ve son olarak da 1 kasımda 26. dönem milletvekilliği seçimleri üst üste geldiğinden, milletimizin seçimlere olan ilgisini azaldı. Seçim sonuçları sonunda ülkenin yönetimsiz kalması ve mevcut hükümetin önce uzatılması, sonra seçim hükümeti olarak ülkeyi yönetme gibi geçici bir sorumluluğu taşıması, milletimizin seçimlere olan ilgisini en az seviyeye düşürmüştür. Milletimiz 'Şu seçim yapılsa da kurtulsak. İşimize gücümüze baksak' demeye başlamıştır. Özellikle 31 ağustostan itibaren partilerimiz önemli bir hazırlık içinde bulunmamışlardır."
Bahçeli, 20 temmuzdan sonra Güneydoğu Anadolu'dan Türkiye'nin her iline şehit haberlerinin gelmesinin, milleti seçimlere karşı soğuttuğunu öne sürdü.
Milletin istikrar, huzur, sosyal dayanışma, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamak istediğini vurgulayan Bahçeli, bugünkü siyasi iktidarın milletin beklentilerini anlayamadığını, kavrayamadığını ve yorumlayamadığını ileri sürdü.
-"Yoksullukla rüşvetin hesabı mutlaka sorulacak"
Hükümete gelmeleri durumunda terörle mücadele edeceklerini ve müzakereye "Hayır" diyeceklerini aktaran Bahçeli, etnik ve mezhep temelli ayrışmaya son vereceklerini belirtti.
"Yoksullukla, rüşvetin hesabı mutlaka sorulacak" diye konuşan Bahçeli, şunları kaydetti:
"17-25 yolsuzlukla mücadele sonuçlandırılacak. Ucu nereye dayanırsa dayansın herkesten yargı önünde hesap sorulacak. Recep Tayyip Erdoğan bizi dinliyorsa mutlaka uykusu kaçacaktır. Başbakan olduktan sonra 'Recep Tayyip neredesin?' diye sorsanız ya havaalanındadır ya havadadır. Yandaş medyasından 7-8 kişiyi almış, ceketi çıkartmış, onlarla sohbet ediyor. Zaten onlar, algı merkezinin emrinde olan gazeteciler. Gazetecilerle diyalog kuruyormuş gibi basına olan saygısı çok yüksekmiş gibi etrafına topluyor. Bazı konuları havada konuşuyor. Havada konuştuğu içinde her konu havada kalıyor. Ama bir algı merkezi oluşturmuşlar. Gazetelere baktığınızda hemen anlıyorsunuz. Seçim için koalisyon çalışmaları sözde yaptırmış oluyorlar. Koalisyon çalışmaları veya bir takım çabalar, seçim yaptırılmaması içindir. Bunun müsebbibi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Vesayet altındaki bu emri yerine getirende serok Ahmettir. Konya'nın çok güzel sevimli bir ilçesinde doğmuş olan serok Ahmet, Türkmenler'in ve Yörükler'in özelliğini taşıyacağı yerde, Diyarbakır'daki PKK'nın, yandaşlarının sözlerine aldırış eder hale gelmiş. Bunların ikisi kafa kafaya vermişler bu seçimleri nasıl yaptıramayız onu konuşmuşlardır. Ama bu millet sabırlıdır, soğuk kanlıdır."
Seçmenleri sandığa davet eden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"7 haziran seçimleri Recep Tayyip Erdoğan'a bir tokat vurmuştur ama yıkılmamış, sendelemiştir. O zannediyorlar ki Amerika, Almanya, Suudi Arabistan, Katar tekrar onu kurtarır. Bu millet seni bir daha kurtarmaz. Önemli bir oy kaybıyla, iktidardan gittikçe uzaklaşıyorsun. AKP'ye oy vermiş, onu gönülden destekleyen bu memleketin aziz evlatları, Recepsiz bir AKP ile yollarına devam etmek istiyorlarsa başımızın üzerinde yerleri var. Ama Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin felaketi olmuştur. Her konuda çılgınlık yapıyor. Geçenlerde bir tane balkona çıkmışlar şu masa kadar yok. Karşısında bir yol var gözünle seçsen yoldan kimin gittiğini, oğlu geçse fark edemez. Çıkmış elini sallıyor. Eğer bu seçimde biraz belini doğrultsa balkondan giden gelenlere el salladığı gibi destek vermeyenlerin hepsine tokat atmaya kalkar, zulüm yapar, işkence yapar. Çünkü güç çılgınlığına düşmüş. Her anı bir delilik. Buna AKP, Recep Tayyip Erdoğan ve milletimiz için bir dur demek lazım. Bunu bir parti mensubu olarak söylemiyorum. Bu ülkenin sevdalısı olarak bu gidişatta bir hayır yok. Bu gidişat Türkiye'yi felakete sürüklüyor."
Siyasetin en önemli ölçütünün sevgi olduğunu anlatan Bahçeli, "Şimdi Recep Tayyip Erdoğan'ı bir avuç havuzcu seviyor milletimizin büyük bir kısmı nefret ediyor. Kimisi sessiz, kimisi yüksek sesle konuşuyor. Bunu anlaması lazım. Birisi ceketinin bir tarafından çekip 'nereye gidiyon emmoğlu' demesi lazım" ifadelerini kullandı.
- " 1 Kasım milletimizin kurtuluşu olacaktır"
Vatandaşlara yarın yapılacak seçimde oy kullanma çağrısında bulunan Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
"Recep Tayyip Erdoğan'ın fiili durumunu, parlamenter rejimi, başkanlık sistemine dönüştürüp Türkiye'ye diktatörlüğü getirmek istemiyorsak 1 kasımda alayımız sandığa gitmeliyiz. Pazar günü çoluk çocuk bir araya gelip hanım efendinin hazırladığı kahvaltının ardından haydi oy vermeye ailecek gidin. Ama hanım efendi 'evi toparlayım' derse 'sen de arkamızdan gel' deyin. Sandığa gidin yüksek katılım sağlayın. Oyunuza sahip çıkın. Partimizin görevlendirdiği arkadaşlarımız, bunun bir namus borcu idrakiyle sandığa sahip çıkmalı ve Türkiye'nin geleceğini yeniden belirleyecek bir çıkış yolunu ortaya koymalıdır. İşte 1 Kasım düne göre çok daha önemlidir. 1 Kasım milletimizin kurtuluşu olacaktır."
İçel'deki programını tamamlayan Bahçeli, karayoluyla Ankara'ya hareket etti.
Kaynak: AA
Bahçeli, partisinin il başkanlığı tarafından düzenlenen programa katılmak için geldiği İçel'de otoban gişelerinde partililer tarafından karşılandı.
Burada partililerle tokalaşan Devlet Bahçeli, daha sonra İçel Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti. Bu arada Bahçeli'nin binaya girişi sırasında gazetecilerle, korumalar arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.
Daha sonra Bahçeli, partisince İçel Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen etkinliğe katıldı.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, burada yaptığı konuşmada, 7 Haziran'da 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin gerçekleştirildiğini, bu seçimlere 20'ye yakın siyasi parti, çok sayıda bağımsız adayın katıldığını, ancak çıkan sonuçlara göre tek başına hiçbir siyasi partinin hükümet kuramadığını anımsattı.
31 Ağustos'ta 26. Dönem Milletvekili Genel Seçimi takviminin başladığını ve bugüne kadar geçen zamanda, bütün siyasi partilerin faaliyetlerini sürdürdüğünü anlatan Bahçeli, şöyle devam etti:
"Geçen süre, bütün siyasi partilerimiz açısından yorgunluk, milletimiz açısından ise bıkkınlık getirmiştir. Çünkü 20 ay içerisinde bir yandan mahalli idareler seçimleri, onun yanında Cumhurbaşkanlığı seçimleri, onun yanında 25. dönem milletvekilliği seçimleri ve son olarak da 1 kasımda 26. dönem milletvekilliği seçimleri üst üste geldiğinden, milletimizin seçimlere olan ilgisini azaldı. Seçim sonuçları sonunda ülkenin yönetimsiz kalması ve mevcut hükümetin önce uzatılması, sonra seçim hükümeti olarak ülkeyi yönetme gibi geçici bir sorumluluğu taşıması, milletimizin seçimlere olan ilgisini en az seviyeye düşürmüştür. Milletimiz 'Şu seçim yapılsa da kurtulsak. İşimize gücümüze baksak' demeye başlamıştır. Özellikle 31 ağustostan itibaren partilerimiz önemli bir hazırlık içinde bulunmamışlardır."
Bahçeli, 20 temmuzdan sonra Güneydoğu Anadolu'dan Türkiye'nin her iline şehit haberlerinin gelmesinin, milleti seçimlere karşı soğuttuğunu öne sürdü.
Milletin istikrar, huzur, sosyal dayanışma, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamak istediğini vurgulayan Bahçeli, bugünkü siyasi iktidarın milletin beklentilerini anlayamadığını, kavrayamadığını ve yorumlayamadığını ileri sürdü.
-"Yoksullukla rüşvetin hesabı mutlaka sorulacak"
Hükümete gelmeleri durumunda terörle mücadele edeceklerini ve müzakereye "Hayır" diyeceklerini aktaran Bahçeli, etnik ve mezhep temelli ayrışmaya son vereceklerini belirtti.
"Yoksullukla, rüşvetin hesabı mutlaka sorulacak" diye konuşan Bahçeli, şunları kaydetti:
"17-25 yolsuzlukla mücadele sonuçlandırılacak. Ucu nereye dayanırsa dayansın herkesten yargı önünde hesap sorulacak. Recep Tayyip Erdoğan bizi dinliyorsa mutlaka uykusu kaçacaktır. Başbakan olduktan sonra 'Recep Tayyip neredesin?' diye sorsanız ya havaalanındadır ya havadadır. Yandaş medyasından 7-8 kişiyi almış, ceketi çıkartmış, onlarla sohbet ediyor. Zaten onlar, algı merkezinin emrinde olan gazeteciler. Gazetecilerle diyalog kuruyormuş gibi basına olan saygısı çok yüksekmiş gibi etrafına topluyor. Bazı konuları havada konuşuyor. Havada konuştuğu içinde her konu havada kalıyor. Ama bir algı merkezi oluşturmuşlar. Gazetelere baktığınızda hemen anlıyorsunuz. Seçim için koalisyon çalışmaları sözde yaptırmış oluyorlar. Koalisyon çalışmaları veya bir takım çabalar, seçim yaptırılmaması içindir. Bunun müsebbibi Recep Tayyip Erdoğan'dır. Vesayet altındaki bu emri yerine getirende serok Ahmettir. Konya'nın çok güzel sevimli bir ilçesinde doğmuş olan serok Ahmet, Türkmenler'in ve Yörükler'in özelliğini taşıyacağı yerde, Diyarbakır'daki PKK'nın, yandaşlarının sözlerine aldırış eder hale gelmiş. Bunların ikisi kafa kafaya vermişler bu seçimleri nasıl yaptıramayız onu konuşmuşlardır. Ama bu millet sabırlıdır, soğuk kanlıdır."
Seçmenleri sandığa davet eden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"7 haziran seçimleri Recep Tayyip Erdoğan'a bir tokat vurmuştur ama yıkılmamış, sendelemiştir. O zannediyorlar ki Amerika, Almanya, Suudi Arabistan, Katar tekrar onu kurtarır. Bu millet seni bir daha kurtarmaz. Önemli bir oy kaybıyla, iktidardan gittikçe uzaklaşıyorsun. AKP'ye oy vermiş, onu gönülden destekleyen bu memleketin aziz evlatları, Recepsiz bir AKP ile yollarına devam etmek istiyorlarsa başımızın üzerinde yerleri var. Ama Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin felaketi olmuştur. Her konuda çılgınlık yapıyor. Geçenlerde bir tane balkona çıkmışlar şu masa kadar yok. Karşısında bir yol var gözünle seçsen yoldan kimin gittiğini, oğlu geçse fark edemez. Çıkmış elini sallıyor. Eğer bu seçimde biraz belini doğrultsa balkondan giden gelenlere el salladığı gibi destek vermeyenlerin hepsine tokat atmaya kalkar, zulüm yapar, işkence yapar. Çünkü güç çılgınlığına düşmüş. Her anı bir delilik. Buna AKP, Recep Tayyip Erdoğan ve milletimiz için bir dur demek lazım. Bunu bir parti mensubu olarak söylemiyorum. Bu ülkenin sevdalısı olarak bu gidişatta bir hayır yok. Bu gidişat Türkiye'yi felakete sürüklüyor."
Siyasetin en önemli ölçütünün sevgi olduğunu anlatan Bahçeli, "Şimdi Recep Tayyip Erdoğan'ı bir avuç havuzcu seviyor milletimizin büyük bir kısmı nefret ediyor. Kimisi sessiz, kimisi yüksek sesle konuşuyor. Bunu anlaması lazım. Birisi ceketinin bir tarafından çekip 'nereye gidiyon emmoğlu' demesi lazım" ifadelerini kullandı.
- " 1 Kasım milletimizin kurtuluşu olacaktır"
Vatandaşlara yarın yapılacak seçimde oy kullanma çağrısında bulunan Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
"Recep Tayyip Erdoğan'ın fiili durumunu, parlamenter rejimi, başkanlık sistemine dönüştürüp Türkiye'ye diktatörlüğü getirmek istemiyorsak 1 kasımda alayımız sandığa gitmeliyiz. Pazar günü çoluk çocuk bir araya gelip hanım efendinin hazırladığı kahvaltının ardından haydi oy vermeye ailecek gidin. Ama hanım efendi 'evi toparlayım' derse 'sen de arkamızdan gel' deyin. Sandığa gidin yüksek katılım sağlayın. Oyunuza sahip çıkın. Partimizin görevlendirdiği arkadaşlarımız, bunun bir namus borcu idrakiyle sandığa sahip çıkmalı ve Türkiye'nin geleceğini yeniden belirleyecek bir çıkış yolunu ortaya koymalıdır. İşte 1 Kasım düne göre çok daha önemlidir. 1 Kasım milletimizin kurtuluşu olacaktır."
İçel'deki programını tamamlayan Bahçeli, karayoluyla Ankara'ya hareket etti.