Polis Babanın Dedektif Kızı Hırsızı Böyle Yakalattı
İş yerinde çantasından belirli aralıklarla parasının çalındığını fark eden emekli polis kızı Behiye Özaksoy, dedektif gibi hırsızın izini sürerek iş yerini kamerayla izlemeye aldı. Özaksoy, parayı çantasından alanın arkadaşı olduğunu görünce şaşkına döndü. Hırsızlık anı ise güvenlik kamerasına yansıdı.
İstanbul Şişli’de pilates ve dans hocalığı yapan Behiye Özaksoy, iş yerinde çantasında taşıdığı cüzdanından parasının eksildiğini fark edince dedektif gibi hırsızın izini sürdü. Emekli bir polis kızı olan dans eğitmeni Özaksoy, dedektif gibi takip ettiği zanlının en yakın arkadaşı A.E. olduğunu tespit edince şaşkına döndü.
Çantasının bıraktığı askılığın yanına kamera kuran Behiye Özaksoy, suçüstü yaptığı arkadaşını, kaydettiği görüntüleri savcılığa sunarak şikayetçi oldu. 7 bin lira aldığı iddia edilen A.E. hakkında hırsızlık suçlaması ile dava açıldı. Cep telefonuna an ve an yansıyan olayda zanlı A.E.’nin müşteki Behiye Özaksoy’ın çantasını kurcalaması, çantadan cüzdanını alması ve daha sonra cüzdanı yerine bırakması görülüyor. Yine zanlı A.E.’nin kilitli bulunan çekmeceyi anahtarla açması ve kurcalaması cep telefonu kamerasına yansıyor.
Konu ile ilgili bilgi veren müşteki Behiye Özaksoy, “Stüdyo henüz hizmete açılmadığı için güvenlik kameralarını yerleştirmemiştim. Bu olaydan şüphelendiğimiz zaman ise cep telefonumu hoparlörün arkasına gizledim. Çantamı ise tam onun görebileceği açıya koydum. Birkaç defa kayıt yaptım ve test ettim. Sonrasında ise her zamanki gibi onda şüphe uyandırmayacak şekilde davrandım. Sonra onun geleceğini bildiğim için elektrik süpürgesini aldım ve diğer odada oyalandım. Onun ise sürekli yanıma gelerek bana ne yiyeceksin diyerek beni kontrol ettiğini gördüm. İlk başta şarj aletini aldı buraya geldi. Çantamı karıştırmış. Sonrasın da tekrar geldi, bana baktı. İkinci kez geldiğinde çekmeceleri ve etrafı karıştırmış. Çalışan arkadaşların söylediğine göre ben burada yokken de geliyordu ve sanırım dolapları ve etrafı karıştırıyordu. İkinci kayıtta zaten çekmeceyi karıştırdığını görüyoruz. Sonrasında benim ayak seslerimi ve süpürgenin kapandığını duyunca hemen telefonunu eline alıyor ve şarja takıyor. Ne yapıyor diye onu aradığımda masanın altındaydı ve yüzü görünmüyordu. Yaklaştım seslendim ilk başta cevap vermedi. Altta resmen gizlenmiş gibiydi. Bana müdürüyle mesajlaştığını söyledi.
Ancak kamera kaydında görünüyor ki şarjını hemen yeni takmıştı hemen yeni açmıştı mesajları. Yalan söylüyordu” dedi.
Kendisine hayatının şokunu yaşatan arkadaşıyla yaşadıklarını anlatan Özaksoy, “Yıllar öncesinden tanışıyordum. İstanbul’a taşındığımda beni sık sık ziyarete gelmeye başladı derken talihsiz olay gelişmeye başladı.
Senetlerimi ödeyemedim. Paramın sürekli eksildiğini fark ettim. İlk önce kendimden şüphelendim. Ancak bir kere iki kere düşürebilirim, kaybederim diye düşündüm. Sonra her seferinde bu kadar olmayacağını düşündüm. Sonrasında üç kişiden şüphelendim. İki çalışanım ve o arkadaşım buraya sık sık geliyordu. En sonunda kimsenin günahını almamak için kamera yerleştirmeyi uygun buldum. 7 bin lira civarında param gitti. Açıkçası şu kadar veya bu kadar defada alındı diyemem. İki duruşma yapıldı. Sanırım üçüncü duruşmaya sonuçlanacak” açıklamasında bulundu.
Kaynak: İHA
Çantasının bıraktığı askılığın yanına kamera kuran Behiye Özaksoy, suçüstü yaptığı arkadaşını, kaydettiği görüntüleri savcılığa sunarak şikayetçi oldu. 7 bin lira aldığı iddia edilen A.E. hakkında hırsızlık suçlaması ile dava açıldı. Cep telefonuna an ve an yansıyan olayda zanlı A.E.’nin müşteki Behiye Özaksoy’ın çantasını kurcalaması, çantadan cüzdanını alması ve daha sonra cüzdanı yerine bırakması görülüyor. Yine zanlı A.E.’nin kilitli bulunan çekmeceyi anahtarla açması ve kurcalaması cep telefonu kamerasına yansıyor.
Konu ile ilgili bilgi veren müşteki Behiye Özaksoy, “Stüdyo henüz hizmete açılmadığı için güvenlik kameralarını yerleştirmemiştim. Bu olaydan şüphelendiğimiz zaman ise cep telefonumu hoparlörün arkasına gizledim. Çantamı ise tam onun görebileceği açıya koydum. Birkaç defa kayıt yaptım ve test ettim. Sonrasında ise her zamanki gibi onda şüphe uyandırmayacak şekilde davrandım. Sonra onun geleceğini bildiğim için elektrik süpürgesini aldım ve diğer odada oyalandım. Onun ise sürekli yanıma gelerek bana ne yiyeceksin diyerek beni kontrol ettiğini gördüm. İlk başta şarj aletini aldı buraya geldi. Çantamı karıştırmış. Sonrasın da tekrar geldi, bana baktı. İkinci kez geldiğinde çekmeceleri ve etrafı karıştırmış. Çalışan arkadaşların söylediğine göre ben burada yokken de geliyordu ve sanırım dolapları ve etrafı karıştırıyordu. İkinci kayıtta zaten çekmeceyi karıştırdığını görüyoruz. Sonrasında benim ayak seslerimi ve süpürgenin kapandığını duyunca hemen telefonunu eline alıyor ve şarja takıyor. Ne yapıyor diye onu aradığımda masanın altındaydı ve yüzü görünmüyordu. Yaklaştım seslendim ilk başta cevap vermedi. Altta resmen gizlenmiş gibiydi. Bana müdürüyle mesajlaştığını söyledi.
Ancak kamera kaydında görünüyor ki şarjını hemen yeni takmıştı hemen yeni açmıştı mesajları. Yalan söylüyordu” dedi.
Kendisine hayatının şokunu yaşatan arkadaşıyla yaşadıklarını anlatan Özaksoy, “Yıllar öncesinden tanışıyordum. İstanbul’a taşındığımda beni sık sık ziyarete gelmeye başladı derken talihsiz olay gelişmeye başladı.
Senetlerimi ödeyemedim. Paramın sürekli eksildiğini fark ettim. İlk önce kendimden şüphelendim. Ancak bir kere iki kere düşürebilirim, kaybederim diye düşündüm. Sonra her seferinde bu kadar olmayacağını düşündüm. Sonrasında üç kişiden şüphelendim. İki çalışanım ve o arkadaşım buraya sık sık geliyordu. En sonunda kimsenin günahını almamak için kamera yerleştirmeyi uygun buldum. 7 bin lira civarında param gitti. Açıkçası şu kadar veya bu kadar defada alındı diyemem. İki duruşma yapıldı. Sanırım üçüncü duruşmaya sonuçlanacak” açıklamasında bulundu.