Memorial Hastanesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Bölümü Yrd. Doç. Dr. Emel Ünsür Açıklaması

Memorial Kayseri Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Emel Ünsür, mevsim geçişlerinde bebek ve çocukların nasıl giydirilmesi konusunda uyarılarda bulundu.

Memorial Hastanesi Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Bölümü Yrd. Doç. Dr. Emel Ünsür Açıklaması
Memorial Kayseri Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Yrd. Doç. Dr. Emel Ünsür, mevsim geçişlerinde bebek ve çocukların giyimi ile ilgili olarak, "Ani ısı değişikliği her bireyi aynı şekilde etkilemez. Bu durum kişinin bağışıklık sistemi ve soğuk hassasiyeti ile ilgilidir. Ancak bağışıklık sistemi çok güçlü olmayan yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalığı olanlar mevsim değişikliklerinden çok daha kolay etkilenir. Havanın soğuduğu dönemlerde metabolizma da yavaşlar. Bu durum vücut direncini düşürür ve sonuçta vücudun mikroplarla savaşma yeteneği azalır. Hava değişimi nedeniyle vücut direncinde azalmaya bağlı olarak çocuklarda grip şeklinde başlayan ve bu nedenle de yeterince önemsenmeyen sağlık sorunları önemli hastalıklara yol açabilir. Üst solunum yolu bakteriyel enfeksiyonları nedeniyle çocuklarda bademcik iltihabı, farenjit, sinüzit, rinit, orta kulak iltihabı, larenjit gibi hastalıklar çok sık gelişir. Bunun yanında basit enfeksiyonlar yeterince önemsenmediği ve gerekli müdahale yapılmadığında ise menenjit gibi çok ciddi enfeksiyonlara zemin hazırlayabilir" ifadelerini kulandı.

Ünsür ayrıca, "Ani ısı değişimlerinin yaşandığı sonbahar aylarında ısı dalgalanmalarından etkilenmemek için doğru kıyafetler seçilmelidir. Sabah saatlerinde ‘hava güneşli’ düşüncesi ile çocuklara ince giysiler giydirmek ailelerin yaptığı önemli bir yanlıştır. Ayrıca aşırı soğuk günlerdeki gibi çocukları kat kat giyindirmek de terlemeye neden olacaktır. Çocuklar üşümeyecek ve terlemeyecek şekilde giydirilmeli, havanın aniden soğumasına karşı tedbirli olunmalıdır. Pamuklu, derinin hava alışverişini engellemeyen, alerjik özellikli boya içermeyen giysiler çocuklar için idealdir. Isı değişimleri göz önünde bulundurularak tek bir kalın giysi yerine bir ya da iki kat ince giysi üst üste giydirilmelidir. Örneğin, ince bir triko üstüne ince bir yağmurluk ya da hırka tercih edilmelidir. Böylelikle giysi katmanları arasındaki hava ısı izolasyonunu sağlanmış, ortam sıcaklığına göre giysi çıkarma ya da giyme mümkün olacaktır. Ayrıca elyaf ve naylon tarzı kumaşlar, cildin nefes alıp vermesini büyük ölçüde bloke ederek cilt sağlığını olumsuz etkileyebilir" şeklinde konuştu.

’Sonbahar aylarında havanın yağışlı geçme olasılığı fazladır’ diyen Ünsür, "Hasta olmamak için ıslanmaktan mümkün olduğunca korunmak gerekir. Bunun için çocukların yanında şemsiye ya da yağmurluk bulundurmak önemlidir. Eğer çocuk ıslanırsa giysilerinin en kısa sürede değiştirilmesi gerekmektedir. Islak giysiler vücut ısısını hızla düşürerek hastalığa zemin hazırlamaktadır. Bebeklerde ise ısı kaybı baş bölümünden olduğu için, baş ve boyun bölümünün kesinlikle bir şapkayla korunması gerekmektedir. Kapalı ortamlarda da bebek ve çocukların, üşüme ve terlemeye neden olmayacak şekilde yetişkinlerden bir kat daha fazla giydirilmesine özen gösterilmelidir" diye konuştu.

Kaynak: İHA