Ankara'da Hayatını Kaybedenler Antalya'da Binlerce Kişiyle Anıldı
Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri, Ankara’da 97 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısında ölenleri anmak ve katliamı protesto etmek için yürüyüş düzenledi.
HDP Antalya İl Başkanlığı, CHP İl Başkanlığı, Eğitim-Sen Antalya Şubesi’nin de aralarında bulunduğu Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri Platformu üyesi binlerce kişi Güllük Anafartalar Caddesi üzerinde bir araya geldi. Platform üyeleri polisin Aydın Kanza Parkı çevresine oluşturduğu demir bariyerli bölüme girmedi. Kadın ve erkeklerin ağırlıklı olarak siyah tişört giyip, siyah kurdele taktıkları görüldü.
‘Acımız da Büyük, Öfkemiz de, Yastayız, İsyandayız’ pankartı açan Emek ve Demokrasi Güçleri’nin taşıdığı pankartın arkasında HDP Antalya Milletvekili Saruhan Oluç da yer aldı. Platform üyeleri, sloganlar eşliğinde Güllük ve Cumhuriyet Caddesi’nden yürüyerek, Cumhuriyet Meydanı’na ulaştı. Polis güvenlik amacıyla meydan çevresini demir bariyerlerle çevirerek, arama noktası oluşturdu. Alana gelen grup, polisler tarafından arandıktan sonra içeri alındı. Polisin yanı sıra gruptan bazı kişilerin de arama yaptığı görüldü.
Atatürk Anıtı önüne, Ankara’daki patlamada hayatını kaybeden Antalyalıların fotoğraflarını koyup, karanfil bırakıldı ve patlamada hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Yürüyüşe, CHP Antalya milletvekilleri Niyazi Nefi Kara,Devrim Kök, Mustafa Akaydın, İl Başkanı Semih Esen, milletvekilleri adayları da katıldı.
Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını Antalya Tabip Odası Başkanı Ertan Yılmaz okudu. Yılmaz, Ankara’daki katliamda hayatını kaybedenlerin saygıyla andıklarını belirterek, hayatını kaybedenleri unutmayacaklarını kaydetti.
‘Emek, barış ve demokrasi için Ankara’da bir araya gelmiştik’ diyen Yılmaz, “Mitingimiz barışçıldı. Orada türkülerimiz, halaylarımız, simidimiz, çayımız, balonlarımız, rengarenk flamalarımız, coşkumuz, çocuklarımız, dedelerimiz vardı. Bir saniye içinde kana buladılar bu tabloyu. Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız ve isyandayız. Hiç kimse bize bu katliamın faili meçhul olduğunu söylemesin. Bombaları tanıyoruz. Mitingi kana bulayanlara sesleniyoruz. Bütün vahşetinize, bütün şiddetinize, bütün katliamlarınıza rağmen eşit, özgür, demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Ölen arkadaşlarımızı anmak için katliamı protesto etmek için 12-13 Ekim günleri tüm Türkiye’de grevdeyiz” dedi.
Konuşmanın ardından kalabalık sessizce dağıldı.
Kaynak: İHA
‘Acımız da Büyük, Öfkemiz de, Yastayız, İsyandayız’ pankartı açan Emek ve Demokrasi Güçleri’nin taşıdığı pankartın arkasında HDP Antalya Milletvekili Saruhan Oluç da yer aldı. Platform üyeleri, sloganlar eşliğinde Güllük ve Cumhuriyet Caddesi’nden yürüyerek, Cumhuriyet Meydanı’na ulaştı. Polis güvenlik amacıyla meydan çevresini demir bariyerlerle çevirerek, arama noktası oluşturdu. Alana gelen grup, polisler tarafından arandıktan sonra içeri alındı. Polisin yanı sıra gruptan bazı kişilerin de arama yaptığı görüldü.
Atatürk Anıtı önüne, Ankara’daki patlamada hayatını kaybeden Antalyalıların fotoğraflarını koyup, karanfil bırakıldı ve patlamada hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Yürüyüşe, CHP Antalya milletvekilleri Niyazi Nefi Kara,Devrim Kök, Mustafa Akaydın, İl Başkanı Semih Esen, milletvekilleri adayları da katıldı.
Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını Antalya Tabip Odası Başkanı Ertan Yılmaz okudu. Yılmaz, Ankara’daki katliamda hayatını kaybedenlerin saygıyla andıklarını belirterek, hayatını kaybedenleri unutmayacaklarını kaydetti.
‘Emek, barış ve demokrasi için Ankara’da bir araya gelmiştik’ diyen Yılmaz, “Mitingimiz barışçıldı. Orada türkülerimiz, halaylarımız, simidimiz, çayımız, balonlarımız, rengarenk flamalarımız, coşkumuz, çocuklarımız, dedelerimiz vardı. Bir saniye içinde kana buladılar bu tabloyu. Üzgünüz, öfkeliyiz, yastayız ve isyandayız. Hiç kimse bize bu katliamın faili meçhul olduğunu söylemesin. Bombaları tanıyoruz. Mitingi kana bulayanlara sesleniyoruz. Bütün vahşetinize, bütün şiddetinize, bütün katliamlarınıza rağmen eşit, özgür, demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Ölen arkadaşlarımızı anmak için katliamı protesto etmek için 12-13 Ekim günleri tüm Türkiye’de grevdeyiz” dedi.
Konuşmanın ardından kalabalık sessizce dağıldı.