17 Aralık'ın her yanı hukuksuzluk
AK Parti Bartın Milletvekili ve Soruşturma Komisyonu Başkanvekili Yılmaz Tunç 17 Aralık komisyonuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Meclis Soruşturma Komisyon raporu gündemdeki yerini koruyor. AK Parti Bartın Milletvekili ve Soruşturma Komisyonu Başkanvekili Yılmaz Tunç Ülke Tv'de Elif Çakır'ın sunduğu “Söz Bitmeden” de hazırladıkları raporun tüm detaylarını paylaştı. Tunç, “17 Aralık'ın ihbar mektubunu yazanların 12 ayrı dava içinde ihbar mektubu yazıldığını tespit ettik. Bunlar gayet profesyonel, sıradan insanlar değiller” ifadelerini kullandı. CHP'li komisyon üyesi Ercan Cengiz'in neden istifa ettiğini açıkladı.
İşte Yılmaz Tunç'un o açıklamaları:
ÇUVALLA GÖNDERİLEN BELGELERİN NE OLDUĞU BELLİ DEĞİLDİ
17 Aralık soruşturmasının hemen ardından İstanbul'dan gönderilen çuvallar içindeki belgeleri de değerlendiren Yılmaz Tunç, belgelerin ne olduğu belli değildi ifadelerini kullandı. Tunç şunları kaydetti: “İstanbul'da devam eden soruşturmanın belgelerini biz ihbar kabul ettik. Aslında bu bir fezleke değildi. İstanbul'da bakanların oğullarıyla ilgili belgeler Meclis'e gönderildi. Bu belgeler çuvallar içinde gönderildi. Ama içinde hangi belgeler olduğu belli değildi. Dizi pusulası yapılması gerekiyordu. Ne yazık ki, çuvalların içinde ne olduğu belli değildi.”
‘TAKİPSİZLİK KARARININ HARİCİNDE ÇOK FAZLA HUKUKSUZLUK TESPİT ETTİK'
Soruşturmayla ilgili verilen takipsizlik yorumlayan Yılmaz Tunç, takipsizlik kararının dışında daha farklı hukuksuzlukları da tespit ettiklerini söyledi. Milletvekili Tunç; “İstanbul'da Sayın Ekrem Aydıner'in takipsizlik kararı verdiği dosya komisyonda incelendi. Ama biz o dosyaya bağlı değiliz. Önümüzde 4 eski bakanla ilgili iddialar vardı. Biz İstanbul'dan bakanları ilgilendiren kısımları istedik ve geldi. Sayın Aydıner'in tespit ettiklerinin dışında dosyada çok önemli hukuksuzluk tespit ettik.” ifade etti.
'17 ARALIK'IN İHBAR MEKTUBUNU YAZANLAR 12 AYRI DAVA İÇİNDE YAZMIŞ'
17 Aralık sözde soruşturmanın nasıl başladığını da anlatan Yılmaz Tunç şöyle konuştu: “Soruşturma 2008 ve 2012 tarihli MASAK raporuna dayandırılıyor. Her iki raporda da iddia edilen kara para aklama da suç tespit edilememiştir. Buna rağmen İstanbul Cumhuriyet savcılığı soruşturmayı ihbar mektuplarına da dayandırarak başlatıyor. İhbarların yapıldığı IP adreslerinden başka ayrı 12 ayrı davaya da ihbar mektubu gönderdiklerini gördük. Demek ki, ihbarı yapanlar gayet profesyoneldi. Öyle sıradan isimler değillerdi. Başka bir araştırma yapmadan ihbardan 2 ay sonra direk telefon dinlemesiyle soruşturma başlatılıyor. Aslında araştırma yapmadan telefon dinlemesi yapamazsınız. Daha sonraki dinleme kararı da bu dinlemeye dayandırılarak aldırılıyor.”
‘UÇAKTAN BAVULLA İNECEKLER İHBARI ASILSIZ ÇIKTI'
Dosyadaki hukuksuzlukları programda anlatan Yılmaz Tunç, Reza Zarrab'ın uçaktan inip, para dolu bavulla çıkış yapacağına ilişkin ihbarın asılsız çıktığını söyledi. Tunç; “Asılsız çıkan bir ihbarlar var. Ama mahkeme soruşturmayı 4 ay daha uzatıyor.'Şahıs uçaktan inecek ve elinde para dolusu bavulla şu adrese gidecek' diye ihbar veriliyor. Bu ihbar asılsız çıkmıştır. İstanbul 26. Sulh Ceza Mahkemesi'nin vermiş olduğu 10 Mayıs 2013 tarihli dinleme kararı, 10 Haziran da bitmesi lazım iken 14 Haziran'a kadar devam etmiş. İstanbul 38. Sulh Ceza Mahkemesi'nin e-posta şifrelerine girerek takip kararı almış. Kişinin bütün e-postalarına ulaşabiliyor. Kişinin özel hayatı böylelikle polislerin ellerine geçiyor. Anayasa'daki özel hayatın gizliliği ihlal edilmiş oluyor. 32 kişi hakkında dinleme kararı alınırken, 100 den fazla kişi dinleniyor. Bir Bakan'ın oğlu ile yaptığı görüşmede dinlemeye devam edemezsiniz. Bakanın oğlu ile yaptığı görüşmeyi dosyada biriktirip soruşturma yapamazsınız. O zaman Meclis neden var? Kimse'Bunları biriktirip, depo edip günü geldiğinde kullanayım' diyemez. 2013 Nisan ayı itibariyle tüm şüpheliler tespit ediliyor. Aradan 8 ay geçtikten sonra Cumhuriyet savcısı diğer dosyalar ile birleştirilerek bir ceza soruşturması yapıyormuş gibi hava oluşturuyor. Madem şüphelileri tespit ettiniz o halde neden 8 ay bekliyorsunuz. Siyasi bir girişim olduğu çok açık.
CHP'Lİ ÜYE CENGİZ, PARTİSİNİN TAVRINDAN DOLAYI KOMİSYONDAN ÇEKİLDİ
CHP'li komisyon üyesi Ercan Cengiz'in neden komisyondan çekildiğini de anlatan Yılmaz Tunç, CHP'li üyelerin yaptığı usulsüzlükleri görmesine bağladı. Tunç; “CHP'den 4 üyeden 3'ü değişti. Özellikle CHP'li milletvekili Ercan Cengiz bu hukuksuzlukları görerek komisyondan çekildi. Her toplantıda arkadaşlarının peşin hükümlerinden rahatsız oldu. CHP'nin içinden de baskı kuruldu anlaşılan. Ben olaya yargısal bakıyorum dedi ve çekildi. Ercan Cengiz olaya tamamen hukuk normları içinde bakıyordu. CHP'li diğer üyelerden rahatsız oldu.” dedi.
İşte Yılmaz Tunç'un o açıklamaları:
ÇUVALLA GÖNDERİLEN BELGELERİN NE OLDUĞU BELLİ DEĞİLDİ
17 Aralık soruşturmasının hemen ardından İstanbul'dan gönderilen çuvallar içindeki belgeleri de değerlendiren Yılmaz Tunç, belgelerin ne olduğu belli değildi ifadelerini kullandı. Tunç şunları kaydetti: “İstanbul'da devam eden soruşturmanın belgelerini biz ihbar kabul ettik. Aslında bu bir fezleke değildi. İstanbul'da bakanların oğullarıyla ilgili belgeler Meclis'e gönderildi. Bu belgeler çuvallar içinde gönderildi. Ama içinde hangi belgeler olduğu belli değildi. Dizi pusulası yapılması gerekiyordu. Ne yazık ki, çuvalların içinde ne olduğu belli değildi.”
‘TAKİPSİZLİK KARARININ HARİCİNDE ÇOK FAZLA HUKUKSUZLUK TESPİT ETTİK'
Soruşturmayla ilgili verilen takipsizlik yorumlayan Yılmaz Tunç, takipsizlik kararının dışında daha farklı hukuksuzlukları da tespit ettiklerini söyledi. Milletvekili Tunç; “İstanbul'da Sayın Ekrem Aydıner'in takipsizlik kararı verdiği dosya komisyonda incelendi. Ama biz o dosyaya bağlı değiliz. Önümüzde 4 eski bakanla ilgili iddialar vardı. Biz İstanbul'dan bakanları ilgilendiren kısımları istedik ve geldi. Sayın Aydıner'in tespit ettiklerinin dışında dosyada çok önemli hukuksuzluk tespit ettik.” ifade etti.
'17 ARALIK'IN İHBAR MEKTUBUNU YAZANLAR 12 AYRI DAVA İÇİNDE YAZMIŞ'
17 Aralık sözde soruşturmanın nasıl başladığını da anlatan Yılmaz Tunç şöyle konuştu: “Soruşturma 2008 ve 2012 tarihli MASAK raporuna dayandırılıyor. Her iki raporda da iddia edilen kara para aklama da suç tespit edilememiştir. Buna rağmen İstanbul Cumhuriyet savcılığı soruşturmayı ihbar mektuplarına da dayandırarak başlatıyor. İhbarların yapıldığı IP adreslerinden başka ayrı 12 ayrı davaya da ihbar mektubu gönderdiklerini gördük. Demek ki, ihbarı yapanlar gayet profesyoneldi. Öyle sıradan isimler değillerdi. Başka bir araştırma yapmadan ihbardan 2 ay sonra direk telefon dinlemesiyle soruşturma başlatılıyor. Aslında araştırma yapmadan telefon dinlemesi yapamazsınız. Daha sonraki dinleme kararı da bu dinlemeye dayandırılarak aldırılıyor.”
‘UÇAKTAN BAVULLA İNECEKLER İHBARI ASILSIZ ÇIKTI'
Dosyadaki hukuksuzlukları programda anlatan Yılmaz Tunç, Reza Zarrab'ın uçaktan inip, para dolu bavulla çıkış yapacağına ilişkin ihbarın asılsız çıktığını söyledi. Tunç; “Asılsız çıkan bir ihbarlar var. Ama mahkeme soruşturmayı 4 ay daha uzatıyor.'Şahıs uçaktan inecek ve elinde para dolusu bavulla şu adrese gidecek' diye ihbar veriliyor. Bu ihbar asılsız çıkmıştır. İstanbul 26. Sulh Ceza Mahkemesi'nin vermiş olduğu 10 Mayıs 2013 tarihli dinleme kararı, 10 Haziran da bitmesi lazım iken 14 Haziran'a kadar devam etmiş. İstanbul 38. Sulh Ceza Mahkemesi'nin e-posta şifrelerine girerek takip kararı almış. Kişinin bütün e-postalarına ulaşabiliyor. Kişinin özel hayatı böylelikle polislerin ellerine geçiyor. Anayasa'daki özel hayatın gizliliği ihlal edilmiş oluyor. 32 kişi hakkında dinleme kararı alınırken, 100 den fazla kişi dinleniyor. Bir Bakan'ın oğlu ile yaptığı görüşmede dinlemeye devam edemezsiniz. Bakanın oğlu ile yaptığı görüşmeyi dosyada biriktirip soruşturma yapamazsınız. O zaman Meclis neden var? Kimse'Bunları biriktirip, depo edip günü geldiğinde kullanayım' diyemez. 2013 Nisan ayı itibariyle tüm şüpheliler tespit ediliyor. Aradan 8 ay geçtikten sonra Cumhuriyet savcısı diğer dosyalar ile birleştirilerek bir ceza soruşturması yapıyormuş gibi hava oluşturuyor. Madem şüphelileri tespit ettiniz o halde neden 8 ay bekliyorsunuz. Siyasi bir girişim olduğu çok açık.
CHP'Lİ ÜYE CENGİZ, PARTİSİNİN TAVRINDAN DOLAYI KOMİSYONDAN ÇEKİLDİ
CHP'li komisyon üyesi Ercan Cengiz'in neden komisyondan çekildiğini de anlatan Yılmaz Tunç, CHP'li üyelerin yaptığı usulsüzlükleri görmesine bağladı. Tunç; “CHP'den 4 üyeden 3'ü değişti. Özellikle CHP'li milletvekili Ercan Cengiz bu hukuksuzlukları görerek komisyondan çekildi. Her toplantıda arkadaşlarının peşin hükümlerinden rahatsız oldu. CHP'nin içinden de baskı kuruldu anlaşılan. Ben olaya yargısal bakıyorum dedi ve çekildi. Ercan Cengiz olaya tamamen hukuk normları içinde bakıyordu. CHP'li diğer üyelerden rahatsız oldu.” dedi.