Arap Ülkelerindeki 'İşid Sorunu'
Eski Suriye Ulusal Konseyi (SUK) Başkanı Burhan Galyun, IŞİD'in bölgedeki mevcut boşluktan yararlanarak bazı isyancı hareketlerle de bir araya gelince "hafife alınmayacak bir güce dönüştüğünü" söyledi.
Galyun, Ürdün'ün Ölü Deniz bölgesinde katıldığı, "mezhepçilik ve azınlıklar" konulu konferansta AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Terör örgütü IŞİD'in etkinlik alanını genişletmesinin, bölgesel sistemin tümüyle yıkıldığının delili olduğunu belirten Galyun, "İran'ın genişleme politikası, Arap ülkelerinin sivil devlete ulaşma yolundaki başarısızlığıyla birleşince IŞİD'in etkinlik alanı arttı" dedi.
"IŞİD, bölgedeki mevcut boşluktan yararlandı bazı isyancı hareketlerle de bir araya gelince hafife alınmayacak bir güce dönüştü" ifadesini kullanan Galyun, "IŞİD'in başta ABD olmak üzere Batı'dan intikam alma noktasında net bir siyaseti yok. O yalnızca hiçbir din, mezhep ve insan ruhuyla bağdaşmayan öğretilere dayanan bir örgüt" değerlendirmesinde bulundu.
Galyun, "IŞİD'in, İran'ın politikasıyla bağlantılı mezhepsel çatışmanın bir parçası olmadığını" da dile getirerek, söz konusu çatışmalarda, "bazı grupların özellikle Körfez ve Batı ülkelerine, İran'a yönelik ambargoyu kaldırmak için baskı unsuru olarak kullanıldığını" ifade etti.
Kaynak: AA
Terör örgütü IŞİD'in etkinlik alanını genişletmesinin, bölgesel sistemin tümüyle yıkıldığının delili olduğunu belirten Galyun, "İran'ın genişleme politikası, Arap ülkelerinin sivil devlete ulaşma yolundaki başarısızlığıyla birleşince IŞİD'in etkinlik alanı arttı" dedi.
"IŞİD, bölgedeki mevcut boşluktan yararlandı bazı isyancı hareketlerle de bir araya gelince hafife alınmayacak bir güce dönüştü" ifadesini kullanan Galyun, "IŞİD'in başta ABD olmak üzere Batı'dan intikam alma noktasında net bir siyaseti yok. O yalnızca hiçbir din, mezhep ve insan ruhuyla bağdaşmayan öğretilere dayanan bir örgüt" değerlendirmesinde bulundu.
Galyun, "IŞİD'in, İran'ın politikasıyla bağlantılı mezhepsel çatışmanın bir parçası olmadığını" da dile getirerek, söz konusu çatışmalarda, "bazı grupların özellikle Körfez ve Batı ülkelerine, İran'a yönelik ambargoyu kaldırmak için baskı unsuru olarak kullanıldığını" ifade etti.