Çin'in Hong Kong Seçimleriyle İlgili Kararı
Çin resmi basını, Çin Ulusal Kongresi (NPC) Daimi Komitesi'nin, 2017'de yapılacak Hong Kong özel yöneticisi seçiminde adayların geniş temsilli bir komite tarafından seçilmesi kararına demokrasi yanlısı grupların tepki göstermesini, "Hong Kong, Ukrayna değildir" şeklinde değerlendirdi.
Ülkede devletin resmi yayın organlarından Global Times gazetesinin Çince versiyonunda, "Hong Kong'daki demokrasi yanlısı gruplar, kağıttan kaplan" başlığıyla yayımlanan yazıda, Pekin'in konuya ilişkin kararının "değişmez" nitelikte olduğunun altı çizildi. Konu hakkındaki yorumda, "Hong Kong halkı ve merkezi yönetimin iradesi önünde sözde demokrasi yanlısı gruplar ancak kağıttan kaplan olarak kalabilir" ifadesine yer verildi.
- "Gösterileri yapabilirler ama gereksiz"
Bölgede karara tepki gösteren grupların, kanuni ve yasal sınırlar çerçevesinde protesto yürüyüşü yapabileceği ancak bu gösterilerin de "gereksiz" uğraşlardan öteye geçemeyeceği aktarıldı.
Ülke kamuoyu ve yazılı basınında "Hong Kong, Ukrayna değil ve bu gerçeği tüm dünya biliyor" cümlesine yer verilirken, demokrasi yanlısı gruplar her ne kadar bu gerçeği görmezden gelse de gerçeklerin bu kişilere "gereken dersi vereceği" kaydedildi.
"Muhalif gruplar, kendileri adına en ideal olanı elde etmek istese de gösteri sona erdi ve artık sahneyi terk etme zamanları gelmiş durumda" ifadesine yer verilen yorumda "Onlar, yakında görecekler ki, kendileri artık hiçbir şey değil" değerlendirmesi yer aldı.
Hong Kong'u kargaşaya sürüklemek isteyen grupların bölgenin menfaatlerine zarar vermeye çalıştığı savunulan yazıda muhaliflerin, "Hong Kong'da boş hayallere kapılan bir azınlık olarak artık rüyadan uyanma zamanlarının geldiği" vurgusu yapıldı.
- "Reform kararı hayati"
Çin Komünist Partisi'nin yayın organlarından Halkın Günlüğü gazetesi de Çin Ulusal Halk Kongresi'nin Hong Kong'la ilgili seçim reformu kararının, bölgenin siyasi sisteminin gelişimi açısından "hayati" olduğunu yazdı.
Gazete başyazısında, "ÇKP'nin büyük bir yasal karar ve siyasi çözüm yönünde karar aldığı, Hong Kong toplumunun genel eğilimleri ile bölge realitesine yanıt verdiği" değerlendirmesi yapıldı. Bu durumda temel kilit noktasının, "Temel Kanun"a uymak ve Hong Kong'un "ülkeyi ve Hong Kong'u sevenler" tarafından yönetilip yönetilmemesi olduğu vurgulandı.
Bölgedeki bazı grupların Hong Kong'un sosyal düzenini "sabote ettiği", halkın ve ulusun çıkarlarına zarar verdiği ifade edildi. Başyazıda bu grupların "fitne çıkardığı" ve hedeflerinin Hong Kong'u "bağımsız ya da yarı bağımsız bir siyasi varlığa" dönüştürmek olduğu yazıldı.
Çin Ulusal Kongresi (NPC) Daimi Komitesi dün, 2017'de yapılacak Hong Kong özel yöneticisi seçiminde adayların geniş temsilli bir komite tarafından seçilmesine karar vermişti.
Komite, Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi Yöneticisinin seçilmesinde iki ya da üç adayın "geniş temsili" olan bir grup tarafından aday gösterileceğini açıklanmış, ayrıca özel yöneticinin "ülkesini ve Hong Kong'u seven" bir kişi olması gerektiği vurgusu yapılmıştı.
Kararın ardından Hong Kong'da tam demokrasi yanlısı bazı gruplar, halka protesto çağrısı yaparak referandum talep etmişti.
Diğer yandan haftasonu resmi yayın organları, bölgedeki bazı grupların Hong Kong'un yönetimine müdahale için dış güçlerle iş birliği yaptığını savunmuş ve bunun bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu ifade etmişti.
Resmi basın dün kararın verilmesinin ardından, merkezi hükümetin Hong Kong'un geleceği ile ulusal egemenlik ve güvenliğini ilgilendiren temel meselelerde uzlaşmayacağını vurgulamıştı.
Kaynak: AA
- "Gösterileri yapabilirler ama gereksiz"
Bölgede karara tepki gösteren grupların, kanuni ve yasal sınırlar çerçevesinde protesto yürüyüşü yapabileceği ancak bu gösterilerin de "gereksiz" uğraşlardan öteye geçemeyeceği aktarıldı.
Ülke kamuoyu ve yazılı basınında "Hong Kong, Ukrayna değil ve bu gerçeği tüm dünya biliyor" cümlesine yer verilirken, demokrasi yanlısı gruplar her ne kadar bu gerçeği görmezden gelse de gerçeklerin bu kişilere "gereken dersi vereceği" kaydedildi.
"Muhalif gruplar, kendileri adına en ideal olanı elde etmek istese de gösteri sona erdi ve artık sahneyi terk etme zamanları gelmiş durumda" ifadesine yer verilen yorumda "Onlar, yakında görecekler ki, kendileri artık hiçbir şey değil" değerlendirmesi yer aldı.
Hong Kong'u kargaşaya sürüklemek isteyen grupların bölgenin menfaatlerine zarar vermeye çalıştığı savunulan yazıda muhaliflerin, "Hong Kong'da boş hayallere kapılan bir azınlık olarak artık rüyadan uyanma zamanlarının geldiği" vurgusu yapıldı.
- "Reform kararı hayati"
Çin Komünist Partisi'nin yayın organlarından Halkın Günlüğü gazetesi de Çin Ulusal Halk Kongresi'nin Hong Kong'la ilgili seçim reformu kararının, bölgenin siyasi sisteminin gelişimi açısından "hayati" olduğunu yazdı.
Gazete başyazısında, "ÇKP'nin büyük bir yasal karar ve siyasi çözüm yönünde karar aldığı, Hong Kong toplumunun genel eğilimleri ile bölge realitesine yanıt verdiği" değerlendirmesi yapıldı. Bu durumda temel kilit noktasının, "Temel Kanun"a uymak ve Hong Kong'un "ülkeyi ve Hong Kong'u sevenler" tarafından yönetilip yönetilmemesi olduğu vurgulandı.
Bölgedeki bazı grupların Hong Kong'un sosyal düzenini "sabote ettiği", halkın ve ulusun çıkarlarına zarar verdiği ifade edildi. Başyazıda bu grupların "fitne çıkardığı" ve hedeflerinin Hong Kong'u "bağımsız ya da yarı bağımsız bir siyasi varlığa" dönüştürmek olduğu yazıldı.
Çin Ulusal Kongresi (NPC) Daimi Komitesi dün, 2017'de yapılacak Hong Kong özel yöneticisi seçiminde adayların geniş temsilli bir komite tarafından seçilmesine karar vermişti.
Komite, Hong Kong Özel Yönetim Bölgesi Yöneticisinin seçilmesinde iki ya da üç adayın "geniş temsili" olan bir grup tarafından aday gösterileceğini açıklanmış, ayrıca özel yöneticinin "ülkesini ve Hong Kong'u seven" bir kişi olması gerektiği vurgusu yapılmıştı.
Kararın ardından Hong Kong'da tam demokrasi yanlısı bazı gruplar, halka protesto çağrısı yaparak referandum talep etmişti.
Diğer yandan haftasonu resmi yayın organları, bölgedeki bazı grupların Hong Kong'un yönetimine müdahale için dış güçlerle iş birliği yaptığını savunmuş ve bunun bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu ifade etmişti.
Resmi basın dün kararın verilmesinin ardından, merkezi hükümetin Hong Kong'un geleceği ile ulusal egemenlik ve güvenliğini ilgilendiren temel meselelerde uzlaşmayacağını vurgulamıştı.