Hıncal Uluç'tan Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'ye sert sözler
Gazeteci yazar Hıncal Uluç, CHP lideri Kılıçdaroğlu ile MHP lideri Bahçeli'yi sert sözlerle eleştirdi.
Sabah Gazetesi yazarı Hıncal Uluç, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ve Devlet Bahçeli'nin koltuk ısrarını eleştirerek şu açıklamalara yer verdi:
"Diktatör" diyen, "Demokrat" olsa..
Yani tüm bir seçim kampanyası boyunca, Başbakan ve AKP Liderine "Diktatör" diye saldıranların hallerine bir bakar mısınız?.
Yani, Erdoğan "Dinime küfreden Müslüman olsa.." demiyorsa, nezaketindendir..
Yahu biriniz arka arkaya beş, ötekiniz 10 seçim kaybetmişsiniz muhalefet liderleri olarak, hala yerinize zamkla yapışmış gibi oturuyorsunuz.. Tek başına iktidar olabilecek kadar hızlı bir gelişme içindeki MHP'yi tamamen yanlış kararları yüzünden barajın da altına düşüren Bahçeli'nin hala, inatla ve ısrarla o partinin başında kalmaya devam etmesinin, demokratik teamüllerle uzaktan yakından ilgisi var mı?.
Onun kadar yanlış hesaplar yaparak gemisini batıran bir kaptan daha var mı acaba, dünya siyasal tarihinde?. Ama hala tam pişkinlik içinde orda..
Kaybettiği on seçime rağmen orda..
Onu bir kenara koyup, Ana Muhalefete geliyorum şimdi..
Gene koltuğuna zamkla yapışmış, kendi istemedikçe değişmesine imkan olmayan Deniz Hocamı bir kaset bir anda silince, gökten zembille CHP'nin başına inen Kemal Kılıçdaroğlu, Ana Muhalefet Lideri olarak, Recep Tayyip Erdoğan'a karşı beş defa yarıştı. Beşinde de hezimete uğradı..
Rakibini ikide birde "Diktatör" olmakla suçlayan bir demokrat lider "Ben artık bu partinin başında kalmayı hak etmiyorum" der ve daha ilk yenilgisinde ayrılır giderdi..
Dünyada böyle oluyor çünkü..
Bizimki oturdu.. Çünkü açık söyleyeyim, seçim kazanmak, iktidar olmak gibi bir hesabı ve beklentisi yoktu.
Ana muhalefet liderliği, onun hayat boyu rüyasını bile görmediği bir makamdı zaten..
"Diktatör" diyen, "Demokrat" olsa..
Yani tüm bir seçim kampanyası boyunca, Başbakan ve AKP Liderine "Diktatör" diye saldıranların hallerine bir bakar mısınız?.
Yani, Erdoğan "Dinime küfreden Müslüman olsa.." demiyorsa, nezaketindendir..
Yahu biriniz arka arkaya beş, ötekiniz 10 seçim kaybetmişsiniz muhalefet liderleri olarak, hala yerinize zamkla yapışmış gibi oturuyorsunuz.. Tek başına iktidar olabilecek kadar hızlı bir gelişme içindeki MHP'yi tamamen yanlış kararları yüzünden barajın da altına düşüren Bahçeli'nin hala, inatla ve ısrarla o partinin başında kalmaya devam etmesinin, demokratik teamüllerle uzaktan yakından ilgisi var mı?.
Onun kadar yanlış hesaplar yaparak gemisini batıran bir kaptan daha var mı acaba, dünya siyasal tarihinde?. Ama hala tam pişkinlik içinde orda..
Kaybettiği on seçime rağmen orda..
Onu bir kenara koyup, Ana Muhalefete geliyorum şimdi..
Gene koltuğuna zamkla yapışmış, kendi istemedikçe değişmesine imkan olmayan Deniz Hocamı bir kaset bir anda silince, gökten zembille CHP'nin başına inen Kemal Kılıçdaroğlu, Ana Muhalefet Lideri olarak, Recep Tayyip Erdoğan'a karşı beş defa yarıştı. Beşinde de hezimete uğradı..
Rakibini ikide birde "Diktatör" olmakla suçlayan bir demokrat lider "Ben artık bu partinin başında kalmayı hak etmiyorum" der ve daha ilk yenilgisinde ayrılır giderdi..
Dünyada böyle oluyor çünkü..
Bizimki oturdu.. Çünkü açık söyleyeyim, seçim kazanmak, iktidar olmak gibi bir hesabı ve beklentisi yoktu.
Ana muhalefet liderliği, onun hayat boyu rüyasını bile görmediği bir makamdı zaten..