Dedaş’tan Kaçak Elektrik Açıklaması
Dicle Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi (DEDAŞ) Sözcüsü M.
Gökay Üstün, kaçak elektrik kullanımı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Basın mensuplarına yönelik verilen iftar yemeğinde konuşan Üstün, kaçak elektrik kullanımını çözme konusunda şu ana kadar geri adım atma gibi bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.
Kaçak elektrik kullanımına yönelik çalışmaların devam edeceğini bildiren Üstün, “Kayıp kaçağı düşürme ile ilgili olarak şöyle bir şey düşünün. Bizden başka birisi gelmiş olsaydı, bundan daha farklı ne yapabilirdi ki zaten. Biz zaten herkesin yapması gerekeni bu şirketi devralan kurumu alan şirketin üzerine düşen görevi yerine getirmeye çalışıyoruz. Sonuçta mücadele devam edecektir. Kayıp kaçağı düşürmemiz gerekiyor” dedi.
Kayıp kaçak kullanımını iki şeyden dolayı çözmek istediklerini ifade eden Üstün, “Birincisi sonuçta biz ticari bir şirketiz. Satın aldığımız elektriği bölgeye veriyoruz. Karşılığında da bunun bedelini faturayla toplamaya çalışıyoruz. Bu bizim gelirimiz, bu gelirle yeni elektrik alabiliyoruz ve bölgeye yatırım yapabiliyoruz. Özellikle bizi eleştirdikleri, neden bu elektrikler kesiliyor dedikleri altyapıyla ilgili yatırımları da böyle yapacağız. Çalışanlarımıza maaş veriyoruz böyle vereceğiz. Ve bunu vermek için kayıp kaçak oranını düşürüp gelirlerimizi artırmamız lazım. İkinci kısım kayıp kaçakta eğer ki bir abonenin elektriği ücretsiz olarak kullanıyorsa bu elektrik bedelini devlet ödemiyor. Hala böyle bir zihniyet var, hala böyle bir anlayış var. Elektriği devlet getirdi, devlet ulaştırdı. Bunu devlet bize bedava getirdi. Böyle bir durum söz konusu değil. Sizler bunu çok biliyorsunuz ama bunu bir şekilde tekrar etmek gerekiyor. Elektriğin bedelini şuan ki sistemle, devletin kurmuş olduğu Türkiye’nin dört bir yanındaki tüm faturasını ödeyen aboneler ödüyor. Diyarbakır’da faturasını ödeyen abone de Diyarbakır’da kaçırılan elektriğin faturasını bir şekilde sırtlıyor” diye konuştu
“KAÇAK ELEKTRİK KULLANANLARIN 70 MİLYONLA HELALLEŞMESİ GEREKİYOR”
Ramazan ayında olunduğunu hatırlatan Üstün, “Belirli hassasiyetlerin yükseldiği, daha derinden hissedildiği bir dönemdeyiz. Ve bunlarda bir tanesi de kul hakkı. Bunu bir şekilde hatırlamamız gerekiyor. Özellikle elektrikle ilgili olarak kaçırdığınız her elektriğin komşunuz tarafından ödendiğini ya da hiç tanımadığınız bir Türkiye vatandaşı tarafından ödendiğini bilmeniz gerekiyor. Ve bunu düşündüğünüz zaman bir Müslüman kardeşinizin bunu ödediğini düşündüğünüz zamanda birisinin kul hakkına girdiğini unutmamanız gerektiğini bilmeniz lazım. Valla ben buna cesaret edemiyorum. Çünkü 70 milyonla helalleşmem gerekiyor. Eğer ki elektriği bir şekilde kaçak kullanıyorsanız Türkiye’de parasını ödeyen her abone, sizin faturanıza bir kuruş yarım kuruş para atıyor. Ve bunu da sizin helalleşerek onlardan almanız gerekiyor. Bunu yapamayacağınıza göre özellikle Ramazan olduğu için söylüyorum. Bir kez daha düşünerek elektriği kullanırken dikkat edin diyorum. Cezalandırma diyorsunuz periyodik kesim böyle bir şey söz konusu değil. Şuan da yaşanan elektrik kesintilerinin basit bir formülü de var. Onu da size söyleyeyim. Haziranın başında biz bölgede tüm 6 ilde 37 bin 500 megawatt saat enerji harcıyorduk bir günde. 30 Haziran’da biz 69 bini geçtik. Kaba bir hesapla düşünürseniz. 37 binin iki katı 75 bin. İki katına yakın bir enerjiyle Haziran ayını bitirdik. Şuan bu rakam 2014’ün rekoru galiba. Ve o gün Silopi’deki olaylar oldu. Biz Haziranın başındakinden 2 katı fazla enerjiyi bölgeye verdik. Ama bazıları geldi dedi ki kesiyorsunuz elektriğimizi. Ve bize taşla, sopayla, ateşle karşılık verdiler. İçinde bir tezat var. Hem elektriği en fazla verdiğiniz, hem de en fazla tepkiyi aldığınız gün. Burada birazcık insaf terazisini çalıştırmak gerekiyor” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Basın mensuplarına yönelik verilen iftar yemeğinde konuşan Üstün, kaçak elektrik kullanımını çözme konusunda şu ana kadar geri adım atma gibi bir durumun söz konusu olmadığını söyledi.
Kaçak elektrik kullanımına yönelik çalışmaların devam edeceğini bildiren Üstün, “Kayıp kaçağı düşürme ile ilgili olarak şöyle bir şey düşünün. Bizden başka birisi gelmiş olsaydı, bundan daha farklı ne yapabilirdi ki zaten. Biz zaten herkesin yapması gerekeni bu şirketi devralan kurumu alan şirketin üzerine düşen görevi yerine getirmeye çalışıyoruz. Sonuçta mücadele devam edecektir. Kayıp kaçağı düşürmemiz gerekiyor” dedi.
Kayıp kaçak kullanımını iki şeyden dolayı çözmek istediklerini ifade eden Üstün, “Birincisi sonuçta biz ticari bir şirketiz. Satın aldığımız elektriği bölgeye veriyoruz. Karşılığında da bunun bedelini faturayla toplamaya çalışıyoruz. Bu bizim gelirimiz, bu gelirle yeni elektrik alabiliyoruz ve bölgeye yatırım yapabiliyoruz. Özellikle bizi eleştirdikleri, neden bu elektrikler kesiliyor dedikleri altyapıyla ilgili yatırımları da böyle yapacağız. Çalışanlarımıza maaş veriyoruz böyle vereceğiz. Ve bunu vermek için kayıp kaçak oranını düşürüp gelirlerimizi artırmamız lazım. İkinci kısım kayıp kaçakta eğer ki bir abonenin elektriği ücretsiz olarak kullanıyorsa bu elektrik bedelini devlet ödemiyor. Hala böyle bir zihniyet var, hala böyle bir anlayış var. Elektriği devlet getirdi, devlet ulaştırdı. Bunu devlet bize bedava getirdi. Böyle bir durum söz konusu değil. Sizler bunu çok biliyorsunuz ama bunu bir şekilde tekrar etmek gerekiyor. Elektriğin bedelini şuan ki sistemle, devletin kurmuş olduğu Türkiye’nin dört bir yanındaki tüm faturasını ödeyen aboneler ödüyor. Diyarbakır’da faturasını ödeyen abone de Diyarbakır’da kaçırılan elektriğin faturasını bir şekilde sırtlıyor” diye konuştu
“KAÇAK ELEKTRİK KULLANANLARIN 70 MİLYONLA HELALLEŞMESİ GEREKİYOR”
Ramazan ayında olunduğunu hatırlatan Üstün, “Belirli hassasiyetlerin yükseldiği, daha derinden hissedildiği bir dönemdeyiz. Ve bunlarda bir tanesi de kul hakkı. Bunu bir şekilde hatırlamamız gerekiyor. Özellikle elektrikle ilgili olarak kaçırdığınız her elektriğin komşunuz tarafından ödendiğini ya da hiç tanımadığınız bir Türkiye vatandaşı tarafından ödendiğini bilmeniz gerekiyor. Ve bunu düşündüğünüz zaman bir Müslüman kardeşinizin bunu ödediğini düşündüğünüz zamanda birisinin kul hakkına girdiğini unutmamanız gerektiğini bilmeniz lazım. Valla ben buna cesaret edemiyorum. Çünkü 70 milyonla helalleşmem gerekiyor. Eğer ki elektriği bir şekilde kaçak kullanıyorsanız Türkiye’de parasını ödeyen her abone, sizin faturanıza bir kuruş yarım kuruş para atıyor. Ve bunu da sizin helalleşerek onlardan almanız gerekiyor. Bunu yapamayacağınıza göre özellikle Ramazan olduğu için söylüyorum. Bir kez daha düşünerek elektriği kullanırken dikkat edin diyorum. Cezalandırma diyorsunuz periyodik kesim böyle bir şey söz konusu değil. Şuan da yaşanan elektrik kesintilerinin basit bir formülü de var. Onu da size söyleyeyim. Haziranın başında biz bölgede tüm 6 ilde 37 bin 500 megawatt saat enerji harcıyorduk bir günde. 30 Haziran’da biz 69 bini geçtik. Kaba bir hesapla düşünürseniz. 37 binin iki katı 75 bin. İki katına yakın bir enerjiyle Haziran ayını bitirdik. Şuan bu rakam 2014’ün rekoru galiba. Ve o gün Silopi’deki olaylar oldu. Biz Haziranın başındakinden 2 katı fazla enerjiyi bölgeye verdik. Ama bazıları geldi dedi ki kesiyorsunuz elektriğimizi. Ve bize taşla, sopayla, ateşle karşılık verdiler. İçinde bir tezat var. Hem elektriği en fazla verdiğiniz, hem de en fazla tepkiyi aldığınız gün. Burada birazcık insaf terazisini çalıştırmak gerekiyor” şeklinde konuştu.