Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin Açıklaması
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, bazı milletvekillerinin emniyette "paralel yapı" operasyonu kapsamında gözaltına alınan polislerle fotoğraf çektirmesine ilişkin, "Onların bu emniyet mensuplarını ziyaret etmesi 'demek ki böyle bir yapı var' tezini güçlendirdi ve bu milletvekilleri, bu polis memuru arkadaşlarımıza en büyük kötülüğü yapmışlardır. Cumhuriyet savcısının elindeki en büyük delillerden birisi bu ziyarettir" dedi.
Şahin, partisinin Karabük İl Başkanlığı bayramlaşmasında yaptığı konuşmada, bayramda sadece sevinç ve mutluluk yaşamayı arzu ettiklerini ancak acıları, üzüntüleri, vahşetleri ve katliamları yalamak zorunda kaldıklarını söyledi.
Gazze'de Filistinli Müslümanların üzerine bombalar yağarken bunlardan İsrail'in sorumlu olduğunu belirten Şahin, "İslam aleminin de aynaya bakması gerekir. Kardeş olduklarını, aynı dine inandıklarını söyleyenler, birbirlerinin boğazlarına sarılıyorsa başkalarına suçlamadan önce Müslümanlar kendilerine dönmeli ve aynaya bakmalı. Dileğimiz ve duamız bu yaşananlar, Müslümanların şuurlanmasına, kendine gelmesine, bir ümmet olduklarının şuuruna varmalarına vesile olur" diye konuştu.
Konuşmasının ardından gazetecilerinin sorularını yanıtlayan Şahin, bazı milletvekillerinin emniyetteki "paralel yapı" iddialarına ilişkin soruşturmada gözaltına alınan polisleri adliyede ziyaret etmesine ilişkin soruya, bu milletvekillerini kamuoyunun yakından tanıdığını anlattı.
Şahin, bu milletvekillerinin AK Parti'den ayrıldığını dile getirerek, "AK Parti'den niçin ayrıldığı da bilinmektedir. Hangi gerekçeyle ayrıldıklarını bu arkadaşlarımız açıklamışlardır. Bu arkadaşlarımızın emniyet mensuplarını adliyede ziyaret etmeleri bu iddianın güçlendirilmesi anlamına gelir" şeklinde konuştu.
İddianın, bu emniyet mensuplarının "bir paralel yapı adına devletin hiyerarşik işleyişi dışında başka yerden talimat alarak hükümete dönük bir darbe girişiminde bulundukları" olduğuna dikkati çeken Şahin, şöyle devam etti:
"İddia bu. İşte falan gruba, cemaate ait emniyet mensupları iddia ediliyor. O milletvekilleri de o cemaate mensup olduklarını söyleyerek partimizden ayrılmışlardır. Onların bu emniyet mensuplarını ziyaret etmesi 'demek ki böyle bir yapı var' tezini güçlendirdi ve bu milletvekilleri, bu polis memuru arkadaşlarımıza en büyük kötülüğü yapmışlardır. Cumhuriyet savcısının elindeki en büyük delillerden birisi bu ziyarettir. Bunlar kaş yapayım derken göz çıkartmışlardır. Sadece kafa golleri ile meşgul olan Hakan Şükür'ün böylesine bir kafasızlık yapmasını da doğrusu yadırgadım."
- "Başka delil aramaya bile gerek yok"
Bunların birlikte bu şekilde hareket etmelerinin polis memurlarına yönelik iddiaları güçlendirdiğini ifade eden Şahin, "Demek ki devlet içinde bir yapı var. Bu yapının parlamentoda, emniyette, yargıda ayakları var. Demek ki bunlar adliyede bir araya geldiler. Başka delil aramaya bile gerek yok. Böylesine bir yanlış yapmışlardır. Biz hiç kimsenin şu mübarek bayramda cezaevine, gözaltında olmasını, onların çoluk çocuğunun üzülmesini asla arzu etmeyiz" diye konuştu.
Şahin, bir gazetecinin şehit haberlerinin geldiğini söylemesi üzerine, "Şehitten kastınız Suriye tarafından açılan ateş sonucu şehit verdiğimiz askerler olduğunu anladım. Bu konuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığımızın yaptığı açıklamanın dışında söyleyeceğim bir şey yok. Bu konu tamamen milli güvenliğimiz açısından değerlendirilmesi gereken bir konudur. Bu konuda yapılması gereken ne varsa, Genelkurmay Başkanlığımız, güvenlik güçlerimiz ve devletimiz mutlaka yapacaktır" ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Gazze'de Filistinli Müslümanların üzerine bombalar yağarken bunlardan İsrail'in sorumlu olduğunu belirten Şahin, "İslam aleminin de aynaya bakması gerekir. Kardeş olduklarını, aynı dine inandıklarını söyleyenler, birbirlerinin boğazlarına sarılıyorsa başkalarına suçlamadan önce Müslümanlar kendilerine dönmeli ve aynaya bakmalı. Dileğimiz ve duamız bu yaşananlar, Müslümanların şuurlanmasına, kendine gelmesine, bir ümmet olduklarının şuuruna varmalarına vesile olur" diye konuştu.
Konuşmasının ardından gazetecilerinin sorularını yanıtlayan Şahin, bazı milletvekillerinin emniyetteki "paralel yapı" iddialarına ilişkin soruşturmada gözaltına alınan polisleri adliyede ziyaret etmesine ilişkin soruya, bu milletvekillerini kamuoyunun yakından tanıdığını anlattı.
Şahin, bu milletvekillerinin AK Parti'den ayrıldığını dile getirerek, "AK Parti'den niçin ayrıldığı da bilinmektedir. Hangi gerekçeyle ayrıldıklarını bu arkadaşlarımız açıklamışlardır. Bu arkadaşlarımızın emniyet mensuplarını adliyede ziyaret etmeleri bu iddianın güçlendirilmesi anlamına gelir" şeklinde konuştu.
İddianın, bu emniyet mensuplarının "bir paralel yapı adına devletin hiyerarşik işleyişi dışında başka yerden talimat alarak hükümete dönük bir darbe girişiminde bulundukları" olduğuna dikkati çeken Şahin, şöyle devam etti:
"İddia bu. İşte falan gruba, cemaate ait emniyet mensupları iddia ediliyor. O milletvekilleri de o cemaate mensup olduklarını söyleyerek partimizden ayrılmışlardır. Onların bu emniyet mensuplarını ziyaret etmesi 'demek ki böyle bir yapı var' tezini güçlendirdi ve bu milletvekilleri, bu polis memuru arkadaşlarımıza en büyük kötülüğü yapmışlardır. Cumhuriyet savcısının elindeki en büyük delillerden birisi bu ziyarettir. Bunlar kaş yapayım derken göz çıkartmışlardır. Sadece kafa golleri ile meşgul olan Hakan Şükür'ün böylesine bir kafasızlık yapmasını da doğrusu yadırgadım."
- "Başka delil aramaya bile gerek yok"
Bunların birlikte bu şekilde hareket etmelerinin polis memurlarına yönelik iddiaları güçlendirdiğini ifade eden Şahin, "Demek ki devlet içinde bir yapı var. Bu yapının parlamentoda, emniyette, yargıda ayakları var. Demek ki bunlar adliyede bir araya geldiler. Başka delil aramaya bile gerek yok. Böylesine bir yanlış yapmışlardır. Biz hiç kimsenin şu mübarek bayramda cezaevine, gözaltında olmasını, onların çoluk çocuğunun üzülmesini asla arzu etmeyiz" diye konuştu.
Şahin, bir gazetecinin şehit haberlerinin geldiğini söylemesi üzerine, "Şehitten kastınız Suriye tarafından açılan ateş sonucu şehit verdiğimiz askerler olduğunu anladım. Bu konuyla ilgili Genelkurmay Başkanlığımızın yaptığı açıklamanın dışında söyleyeceğim bir şey yok. Bu konu tamamen milli güvenliğimiz açısından değerlendirilmesi gereken bir konudur. Bu konuda yapılması gereken ne varsa, Genelkurmay Başkanlığımız, güvenlik güçlerimiz ve devletimiz mutlaka yapacaktır" ifadesini kullandı.