Eski Payitahtta Sade Bir Selatin Cami Açıklaması
Sultan 2. Murat'ın, Mevlana'nın rüyasına girip istemesi üzerine yaptırdığı söylenen Muradiye Camisi, dışarıdan çok sade, içerisindeki işlemeleriyle ise ihtişamlı bir görünüme sahip.
Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Muradiye Camisi'nin sadeliğinin yapıya ayrı bir zarafet kattığını söyledi.
Caminin yapılışıyla ilgili çeşitli söylenceler olduğunu belirten Hacıoğlu, şunları anlattı:
"Edirne'nin banisi Koca Murat olarak da bilinen Fatih Sultan Mehmet'in babası 2. Murat, 1426'da Edirne Sarayı'ndaki ikametinde bir sabah uyandığında, Mevlana'nın rüyasına girdiği ve bir mevlevihane istediğini belirterek, yapılması için yer bakılması emrini verir. Edirne Sarayı'na ve kente hakim bir tepede mevlevihane yapılır. Mevlevihanede görev yapmaları amacıyla Mevlana'nın akrabalarından Celalettin ve Cemallettin çelebiler de Edirne'ye getirtilerek dergaha yerleştirilir. Bir süre sonra mevleviler arasında çıkan anlaşmazlıklara kızan sultan, mevlevi tekkesinin kapatılarak çevrilmesi emrini verir."
-"Dışta sadelik içeride ihtişam"
Hacıoğlu, caminin dış görünümünün sadece olduğunu, içeride ise çini süslemelerinin ihtişamı yansıttığını söyledi.
Kesme taşlardan yapılan caminin ibadet mekanının kubbeli sofaya açılan iki misafir odası, avlusunda şadırvanı bulunan caminin 4 kubbeyle örtülü olduğunu belirten Hacıoğlu, şöyle devam etti:
"Mihrap ve duvarları kaplayan çiniler, Türk çini sanatının en güzel örneklerini sunmaktadır. Çini dışında orta kubbeleri birbirine bağlayan kemerde ve duvarlarda zengin kalem işleri yer alır. Mavi sırlı cami ilk kez burada kullanılmıştır. Bu muhteşem çinileri görmek için yurt içi ve dünyanın her yanından misafir ağırlıyoruz. Müdürlüğümüzün son dönemde tanıtıma verdiği katkı da bu açıdan önemli."
Hacıoğlu, çini sanatının caminin her alanında uygulandığını, minarenin de yeşil çinilerle süslü olduğunu ancak 18. yüzyılda yaşanan büyük depremde zarar gördüğünü ve yerine bugünkü tek şerefeli minarenin yapıldığını ifade etti.
- Neşati'nin mezar taşı
Hacıoğlu, depremde zarara gören, mevlevi tekkesi, semahane ve imaretin günümüze ulaşamadığını belirtti.
Caminin haziresinin çok önemli olduğunu ifade eden Hacıoğlu, "Mevlevi şeyhi Neşati'nin mezar taşını yeni bulduk ve yerine imitasyonunu koyarak orijinalini müzemize teslim ettik. Muradiye hem içi hem dışıyla Selimiye gölgesinde nefes alınan bir yer diyebiliriz" diye konuştu.
Kaynak: AA
Caminin yapılışıyla ilgili çeşitli söylenceler olduğunu belirten Hacıoğlu, şunları anlattı:
"Edirne'nin banisi Koca Murat olarak da bilinen Fatih Sultan Mehmet'in babası 2. Murat, 1426'da Edirne Sarayı'ndaki ikametinde bir sabah uyandığında, Mevlana'nın rüyasına girdiği ve bir mevlevihane istediğini belirterek, yapılması için yer bakılması emrini verir. Edirne Sarayı'na ve kente hakim bir tepede mevlevihane yapılır. Mevlevihanede görev yapmaları amacıyla Mevlana'nın akrabalarından Celalettin ve Cemallettin çelebiler de Edirne'ye getirtilerek dergaha yerleştirilir. Bir süre sonra mevleviler arasında çıkan anlaşmazlıklara kızan sultan, mevlevi tekkesinin kapatılarak çevrilmesi emrini verir."
-"Dışta sadelik içeride ihtişam"
Hacıoğlu, caminin dış görünümünün sadece olduğunu, içeride ise çini süslemelerinin ihtişamı yansıttığını söyledi.
Kesme taşlardan yapılan caminin ibadet mekanının kubbeli sofaya açılan iki misafir odası, avlusunda şadırvanı bulunan caminin 4 kubbeyle örtülü olduğunu belirten Hacıoğlu, şöyle devam etti:
"Mihrap ve duvarları kaplayan çiniler, Türk çini sanatının en güzel örneklerini sunmaktadır. Çini dışında orta kubbeleri birbirine bağlayan kemerde ve duvarlarda zengin kalem işleri yer alır. Mavi sırlı cami ilk kez burada kullanılmıştır. Bu muhteşem çinileri görmek için yurt içi ve dünyanın her yanından misafir ağırlıyoruz. Müdürlüğümüzün son dönemde tanıtıma verdiği katkı da bu açıdan önemli."
Hacıoğlu, çini sanatının caminin her alanında uygulandığını, minarenin de yeşil çinilerle süslü olduğunu ancak 18. yüzyılda yaşanan büyük depremde zarar gördüğünü ve yerine bugünkü tek şerefeli minarenin yapıldığını ifade etti.
- Neşati'nin mezar taşı
Hacıoğlu, depremde zarara gören, mevlevi tekkesi, semahane ve imaretin günümüze ulaşamadığını belirtti.
Caminin haziresinin çok önemli olduğunu ifade eden Hacıoğlu, "Mevlevi şeyhi Neşati'nin mezar taşını yeni bulduk ve yerine imitasyonunu koyarak orijinalini müzemize teslim ettik. Muradiye hem içi hem dışıyla Selimiye gölgesinde nefes alınan bir yer diyebiliriz" diye konuştu.