7. Uluslararası Posta Sempozyumu Fethiye’de Yapılıyor
7. Uluslar arası Posta Sempozyumu, Fethiye'de başladı.
50 ülkeden genel müdür düzeyinde 150 kişilik katılımın olduğu sempozyumda Türkiye’yi PTT Genel Müdürü Osman Tural ve diğer yetkililer temsil ediyor
7. Uluslar arası Posta Sempozyumu, Ölüdeniz Liberty Hotel’de yapılıyor. 3 gün sürecek sempozyumda "e- Ticaret ve Posta Sektörü Karşılıklı beklentiler" konusu ele alınıyor. 50 ülkeden genel müdür düzeyinde 150’nin üzerinde yetkilinin katıldığı sempozyumda haberleşme ve teknoloji alanında meydana gelen hızlı büyüme sonucunda değişen müşteri ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla artan yeni ürün ve hizmet arayışı e- ticaret ve posta sektörü: karşılıklı beklentiler tartışılıp görüşülüyor. Sempozyumda posta sektöründeki işletmcilerin ve diğer paydaşların perspektifinden e- ticaret, farklı bölgelerin perspektifinden e-ticaret konuları tartışılıyor. Sempozyumda dünya posta birliği genel müdürü Bishar Abdurrahman Hüseyin ile PTT Aş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Osman Tural birer açılış konuşması yaparak sempozyumun içeriği hakkında bilgiler aktardı.
HER AY 26 MİLYON KİŞİ PTT'DEN HİZMET ALIYOR
PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Osman Tural 7. Uluslararası Posta sempozyumunda bir basın toplantısı düzenledi.
PTT Genel Müdürü Osman Tural sempozyuma 50 ülkeden genel müdür düzeyinde katılımın olduğunu ayrıca e ticaret ile ilgili 60’a yakın değişik kurumun da yer aldığını yaklaşık 150 kişinin sempozyuma katıldığını söyledi.
Osman Tural yaptığı açıklamada “Klasik ve geleneksel posta anlaşıyımızda dünyadaki gelişmelere paralel olarak bir değişikliğe gitme zorunluluğu var. Geleneksel ve klasik mektuplarda bir kayıp söz konusu. Bu kayıbında ancak e-tacaret ile kapatılabileceği değerlendirmesi var. Bu posta açısından bir bakış açısı. E-tacaret yapan şirketler arasında da yapılmış olan ticareti satıcıdan alıcıya ulaştırmak için bir networke ihtiyaç var. Bu netwörke zaten klasik posta hizmetleri sunan posta idarelerinin netwörkü. Dünyanın neresinde olursa olsun her hangi bir malı internet üzerinden satın alma işlemin gerçekleşmesini sağlıyor. Satın alma müşterinin eline ulaştığında gerçekleşiyor. Bunları ulaştıracak bir mekanizmaya ihtiyaç var” dedi
Tural “Burada zincirin bir halkası daha var o da işin ödeme sistemi dediğimiz bölümü. Posta idareleri olarak sunduğumuz avantaj bu zaten. Bizde postanın içinde ödeme sitemleri bir şekilde var. Dolayısıyla ikisini birleştirdiğinizde hem lojistik network ve ödeme sistemini birleştirdiğimizde aslında satışı gerçekleştirecek olan E-ticaret firmaları için posta ile anlaşmak bir kolaylık sağlıyor. Burada önemli olan posta idarelerinin reaktif ve proaktif bir anlayış sergilemeleri. Reaktften kastım iş ortaya çıktıktan sonra biz bunu nasıl yapabiliriz var işin içerisinde. Bir de proaktifte gelişen e-ticaret ile ilgili neler yapabilirizi anlatan bir yapı
Biz Türk Posta İdaresi olarak e-PT AVM'yi zaten kurduk. Biz işin içine çok önceden girmiş olduk. İşin taşıma kısmını şirketlerle gerçekleştiriyoruz ama PTT avm ile satıcılara e-PT AVM sistemine üye olmak suretiyle mallarını satabilme imkanıda sunmuş olduk
Sempozyuma 50 ülkeden yarısı genel müdür düzeyinde 3-4 tanede uluslararası organizasyonun katılımı var. Türkiye'deki e-ticaret ile ilgili önemli işler yapan şirketlerinde katılımı söz konusu. kişi sayısı da 150'nin üzerinde”diyerek Sempozyumu posta idareleri açısından, satıcılar açısından ve bölgesel anlamda neler yapılabilir anlamında ele alacağız. Ülkeler açısında önemli olan kendi mallarını pazarlayabilme olanakları. Türkiye olarak bizim üzerinde durmamız gereken en önemli konulardan birisi bu. Başka ülkelerden mal alıp Türkiye'de nasıl kullanılıyorsa, Türkiye'de üretmiş olduğumuz malları da başka ülkelere e-ticaret yoluyla ihraç edilmesi konusunda katkı sağlayacak mekanizmalar üretmemiz lazım. Son dönemde ürettiğimiz güzel mallar var. Bunları nasıl başka ülkelere ihraç edebilirizi değerlendirmemiz lazım. Bu konular sempozyumda konuşulacak” dedi.
Osman Tural bir soru üzerine “Tüm Dünya’da olduğu gibi posta telekomdan ayrıldıktan sonra. Telekom tabiki yükselen bir değer paranın bol olduğu değer. Posta ise klasik posta anlamında kalan kısmıyla ilgilendiğiniz zaman telekom ayrıldıktan sonra postayı ölüme terk edilmiş bir yapı olarak değerlendirmek lazım ama Türkiye'deki beklentilerin aksine PTT telekomla ayrıldıktan sonra üzerine daha fazla şeyler kattı”diyerek “Özellikle 2002'den sonra ki dönemde PTT iyi bir yapıya kavuştu. Şuanda ülkemizdeki 26 milyon kişi her ay PTT’den hizmet alıyor. Postanelerden hizmet alıyor. Her halde başka bir kurumda ve kuruluşta bu kadar insana hizmet eden yoktur. Sokaktaki mektup dağıttığımız insanları saymıyorum. Artık PTT her türlü işin yapılabildiği bir mekanızma haline geldi. Bu anlamda bir çok kuruma da örnek olduk” dedi.
“MALLAR VE YAZILAR IŞINLANMADIĞI MÜDDET POSTAYA İHTİYAÇ VAR”
PTT Genel Müdürü Osman Tural, sözlerini şöyle tamamladı: “Kişisel mektuplaşma yok denecek kadar az. Onun yerine insanlar e-mail kullanıyor diye kayıtlı elektronik postayı uygulamaya koyduk. Özellikle elektronik maillere resmiyet kazandıracak bir mekanizma ürettik ve elektrik posta hizmetini sunduk. Klasik postayla ilgili şuan Türkiye'de ne yazık ki posta dediğimiz olay çok sınırlı kalmış. Fransa bizimle neredeyse eşit yapıya sahip Oradaki gönderi sayısı 27 milyar Türkiye’deki gönderi sayısı ise yıllık bir milyar. Fransa'daki insanlar bizden 27 kat daha fazla posta gönderiyorlar. Bizde klasik posta gönderilerin bir çoğu tanıtıma yönelik katolog, broşür gibi materyaller. Türkiye o çağı yaşamadan elektronik mail dönemine girdi. Yani o çağ yaşanmadan e-mail çıkınca maile girdi. Dünya var olduğu müddetçe insanlar, mallar ve yazılar bir şekilde ışınlanamadığı müddetçe postaya ihtiyaç var. Kimseden mektup yazmasını beklemek mümkün değil. Ama bir şekilde kanunen gönderilmesi gereken teblikat, fatura, hesap ekstreleri gönderilmesi gerekiyor. İnsanların cep telefonlarına gelen mesajı ve maillerine gelen bilgilere açıp okuduğunu sanmıyorum. Ama postadan gelen şeyi alıp bakıyorusunuz. Elektronik ortamdan bir çok mail geliyor hangisine bakacağınızı bilemiyorsunuz. Yapılan bilimsel araştırmalar e-mail yada cep telefonuyla gelen reklama yönelik gönderilerde yüzde 60 seviyesinde posta lehine bir farkındalık var. Türkiye postayı reklam amacı olarak kullanmaya başlamadan elektronik çağa girdiği için doğrudan diğer tarafa geçti. Telgraf klasik olarak devam eden hizmetlerimizden birisi. Biz onuda elektronik boyuta getirdik. İnternet üzerinden telgraf yazabiliyorsunuz”
Kaynak: İHA
7. Uluslar arası Posta Sempozyumu, Ölüdeniz Liberty Hotel’de yapılıyor. 3 gün sürecek sempozyumda "e- Ticaret ve Posta Sektörü Karşılıklı beklentiler" konusu ele alınıyor. 50 ülkeden genel müdür düzeyinde 150’nin üzerinde yetkilinin katıldığı sempozyumda haberleşme ve teknoloji alanında meydana gelen hızlı büyüme sonucunda değişen müşteri ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla artan yeni ürün ve hizmet arayışı e- ticaret ve posta sektörü: karşılıklı beklentiler tartışılıp görüşülüyor. Sempozyumda posta sektöründeki işletmcilerin ve diğer paydaşların perspektifinden e- ticaret, farklı bölgelerin perspektifinden e-ticaret konuları tartışılıyor. Sempozyumda dünya posta birliği genel müdürü Bishar Abdurrahman Hüseyin ile PTT Aş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Osman Tural birer açılış konuşması yaparak sempozyumun içeriği hakkında bilgiler aktardı.
HER AY 26 MİLYON KİŞİ PTT'DEN HİZMET ALIYOR
PTT A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Osman Tural 7. Uluslararası Posta sempozyumunda bir basın toplantısı düzenledi.
PTT Genel Müdürü Osman Tural sempozyuma 50 ülkeden genel müdür düzeyinde katılımın olduğunu ayrıca e ticaret ile ilgili 60’a yakın değişik kurumun da yer aldığını yaklaşık 150 kişinin sempozyuma katıldığını söyledi.
Osman Tural yaptığı açıklamada “Klasik ve geleneksel posta anlaşıyımızda dünyadaki gelişmelere paralel olarak bir değişikliğe gitme zorunluluğu var. Geleneksel ve klasik mektuplarda bir kayıp söz konusu. Bu kayıbında ancak e-tacaret ile kapatılabileceği değerlendirmesi var. Bu posta açısından bir bakış açısı. E-tacaret yapan şirketler arasında da yapılmış olan ticareti satıcıdan alıcıya ulaştırmak için bir networke ihtiyaç var. Bu netwörke zaten klasik posta hizmetleri sunan posta idarelerinin netwörkü. Dünyanın neresinde olursa olsun her hangi bir malı internet üzerinden satın alma işlemin gerçekleşmesini sağlıyor. Satın alma müşterinin eline ulaştığında gerçekleşiyor. Bunları ulaştıracak bir mekanizmaya ihtiyaç var” dedi
Tural “Burada zincirin bir halkası daha var o da işin ödeme sistemi dediğimiz bölümü. Posta idareleri olarak sunduğumuz avantaj bu zaten. Bizde postanın içinde ödeme sitemleri bir şekilde var. Dolayısıyla ikisini birleştirdiğinizde hem lojistik network ve ödeme sistemini birleştirdiğimizde aslında satışı gerçekleştirecek olan E-ticaret firmaları için posta ile anlaşmak bir kolaylık sağlıyor. Burada önemli olan posta idarelerinin reaktif ve proaktif bir anlayış sergilemeleri. Reaktften kastım iş ortaya çıktıktan sonra biz bunu nasıl yapabiliriz var işin içerisinde. Bir de proaktifte gelişen e-ticaret ile ilgili neler yapabilirizi anlatan bir yapı
Biz Türk Posta İdaresi olarak e-PT AVM'yi zaten kurduk. Biz işin içine çok önceden girmiş olduk. İşin taşıma kısmını şirketlerle gerçekleştiriyoruz ama PTT avm ile satıcılara e-PT AVM sistemine üye olmak suretiyle mallarını satabilme imkanıda sunmuş olduk
Sempozyuma 50 ülkeden yarısı genel müdür düzeyinde 3-4 tanede uluslararası organizasyonun katılımı var. Türkiye'deki e-ticaret ile ilgili önemli işler yapan şirketlerinde katılımı söz konusu. kişi sayısı da 150'nin üzerinde”diyerek Sempozyumu posta idareleri açısından, satıcılar açısından ve bölgesel anlamda neler yapılabilir anlamında ele alacağız. Ülkeler açısında önemli olan kendi mallarını pazarlayabilme olanakları. Türkiye olarak bizim üzerinde durmamız gereken en önemli konulardan birisi bu. Başka ülkelerden mal alıp Türkiye'de nasıl kullanılıyorsa, Türkiye'de üretmiş olduğumuz malları da başka ülkelere e-ticaret yoluyla ihraç edilmesi konusunda katkı sağlayacak mekanizmalar üretmemiz lazım. Son dönemde ürettiğimiz güzel mallar var. Bunları nasıl başka ülkelere ihraç edebilirizi değerlendirmemiz lazım. Bu konular sempozyumda konuşulacak” dedi.
Osman Tural bir soru üzerine “Tüm Dünya’da olduğu gibi posta telekomdan ayrıldıktan sonra. Telekom tabiki yükselen bir değer paranın bol olduğu değer. Posta ise klasik posta anlamında kalan kısmıyla ilgilendiğiniz zaman telekom ayrıldıktan sonra postayı ölüme terk edilmiş bir yapı olarak değerlendirmek lazım ama Türkiye'deki beklentilerin aksine PTT telekomla ayrıldıktan sonra üzerine daha fazla şeyler kattı”diyerek “Özellikle 2002'den sonra ki dönemde PTT iyi bir yapıya kavuştu. Şuanda ülkemizdeki 26 milyon kişi her ay PTT’den hizmet alıyor. Postanelerden hizmet alıyor. Her halde başka bir kurumda ve kuruluşta bu kadar insana hizmet eden yoktur. Sokaktaki mektup dağıttığımız insanları saymıyorum. Artık PTT her türlü işin yapılabildiği bir mekanızma haline geldi. Bu anlamda bir çok kuruma da örnek olduk” dedi.
“MALLAR VE YAZILAR IŞINLANMADIĞI MÜDDET POSTAYA İHTİYAÇ VAR”
PTT Genel Müdürü Osman Tural, sözlerini şöyle tamamladı: “Kişisel mektuplaşma yok denecek kadar az. Onun yerine insanlar e-mail kullanıyor diye kayıtlı elektronik postayı uygulamaya koyduk. Özellikle elektronik maillere resmiyet kazandıracak bir mekanizma ürettik ve elektrik posta hizmetini sunduk. Klasik postayla ilgili şuan Türkiye'de ne yazık ki posta dediğimiz olay çok sınırlı kalmış. Fransa bizimle neredeyse eşit yapıya sahip Oradaki gönderi sayısı 27 milyar Türkiye’deki gönderi sayısı ise yıllık bir milyar. Fransa'daki insanlar bizden 27 kat daha fazla posta gönderiyorlar. Bizde klasik posta gönderilerin bir çoğu tanıtıma yönelik katolog, broşür gibi materyaller. Türkiye o çağı yaşamadan elektronik mail dönemine girdi. Yani o çağ yaşanmadan e-mail çıkınca maile girdi. Dünya var olduğu müddetçe insanlar, mallar ve yazılar bir şekilde ışınlanamadığı müddetçe postaya ihtiyaç var. Kimseden mektup yazmasını beklemek mümkün değil. Ama bir şekilde kanunen gönderilmesi gereken teblikat, fatura, hesap ekstreleri gönderilmesi gerekiyor. İnsanların cep telefonlarına gelen mesajı ve maillerine gelen bilgilere açıp okuduğunu sanmıyorum. Ama postadan gelen şeyi alıp bakıyorusunuz. Elektronik ortamdan bir çok mail geliyor hangisine bakacağınızı bilemiyorsunuz. Yapılan bilimsel araştırmalar e-mail yada cep telefonuyla gelen reklama yönelik gönderilerde yüzde 60 seviyesinde posta lehine bir farkındalık var. Türkiye postayı reklam amacı olarak kullanmaya başlamadan elektronik çağa girdiği için doğrudan diğer tarafa geçti. Telgraf klasik olarak devam eden hizmetlerimizden birisi. Biz onuda elektronik boyuta getirdik. İnternet üzerinden telgraf yazabiliyorsunuz”