Prof.dr.ersanlı Açıklaması

Hoşgörü ve Sevgi Ocağı Derneği Genel Başkanı Prof.Dr. Kurtman Ersanlı, “Bugün dünyanın en büyük sorunu küresel ısınma değil küresel hoşgörüsüzlüktür” dedi.

Prof.dr.ersanlı Açıklaması

Samsun’da Hoşgörü ve Sevgi Ocağı Derneği Genel Başkanı Prof.Dr. Kurtman Ersanlı, Samsun Büyük Otel'de basın mensuplarıyla bir araya geldi. Dünyanın en büyük sorunu haline gelen hoşgörü ve sevgi konusunda önemli açıklamalar yapan Prof.Dr. Ersanlı, Türkiye’de insan ilişkilerinin giderek bozulması, sevginin yerini nefret ve kinin, saygının yerini ise düşmanlığın almaya başladığını hatırlattı.

Olaylara ideolojik açıdan bakmanın saplantı ve tutuculuk olduğunu dile getiren Prof.Dr. Kurtman Ersanlı, şöyle konuştu: “Maalesef sorunlara sürekli ideolojik açıdan bakmanın yanlış olduğu bir süreç yamaktayız. Olaylara ideolojik açıdan bakmak bir saplantıdır, tutuculuktur, hem sosyal hem de bireysel anlamda bir hastalıktır. Burada bir şeyin altını çizmek istiyorum saplantı olan ideoloji değil, her olaya ideolojik olarak yaklaşmaktır." Hoşgörünün, ülkemiz koşullarında bir mecburiyet olduğunu anlatan Ersanlı, şunları söyledi: "Bizim küs yaşamaya lüksümüz yoktur, olmamalıdır. Kimsenin kimseyi dışlamaya hakkı ve haddi yoktur. Hoşgörü karşıtların birbirlerine tahammülünü gerektirir. Sevgisizlik ve hoşgörüsüzlük bizleri bugünlere getirdi. İçinde sevgi olan hiç kimse, kimseye kötülük yapmaz. Toplum hayatımızda en çok kaybettiğimiz değerlerden biri hoşgörü kültürüdür. Asırlarca insan ilişkilerini ‘iman etmedikçe cennete giremeyiz, birbirimizi sevmedikçe de iman etmiş sayılmayız’ diyen, ‘ yaratılmışı yaratandan ötürü seven’ ve bunun için insanlık tarihinde seçkin bir yer edinen bu toplum, Hz Peygamber’in, Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Hacı Bektaş-ı Veli’nin yolundan yürümüşken şimdi ne hallere düştük.”
Dünyanın en büyük sorununun küresel hoşgörüsüzlük olduğunu söyleyen Ersanlı, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün dünyanın en büyük sorunu küresel ısınma değil, küresel hoşgörüsüzlüktür. Hoşgörüsüzlük ailemize, kültürümüze, geleneklerimize ve bütün insani ilişkilerimize zarar verip yok edebilecek bir sorun olmuştur. Umarım küresel ısınmadan önce küresel hoşgörüsüzlüğe bir çare bulunur. Hoşgörü ve saygının olması gereken önemli alanların başında siyasal alan gelmektedir. Millete hizmet etmenin yegane yolu, birbirlerinin fikir ve duygularına saygı duyarak, birbirlerini önemseyerek, tabiri caizse delikanlıca yapılan siyasettir."
Siyaset alanını siyasetçilerin çirkinleştirdiğini anlatan Ersanlı, sözlerini şöyle tamamladı: "Siyasetçiler toplumu karıştırıyor. Hekimlikte bir ilke vardır. ‘Önce zarar verme’. Bu ilkeden hareketle tüm siyasilere diyoruz ki, zarar veriyorsunuz hiçbir şey yapmıyorsanız, bari zarar vermeyiniz. Şunu unutmayalım ki, icraatı olanların yanlışlıkları olur. Bunları ortaya koymak muhalefetin görevidir. Ama bununda bir yolu ve yordamı olması gerekmez mi? ‘Dost doğru ayna tutandır’ İster meclis içinde, isterse olsun, hemen hemen her alandaki iktidar ve muhalefet birbirlerinin düşmanı değil, birbirlerinin varlık sebebidir. Öyle de olmalıdır. Yapılanlar iyi niyet ve samimiyetle yapılmalı ve yapılan eleştiriler de o niyetle anlaşılmalıdır.”
Kaynak: İHA