'Gazetelerin Yerini Uzun Vadede Yeni Medya Alacak'

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, "Belki bir müddet daha o klasik nostalji kağıt kokusu, 5-10 sene daha eski medya düzeni ve gazeteler devam edecek ama uzun vadede çok da büyük bir gelecekleri gözükmüyor. Belki yeni bir yüz değiştirerek devam edeceklerdir ama artık yeni mecra, yeni medya" dedi.

Karakaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "sosyal medya" ve "yeni medya" diye bilinen olgunun, eko sistemin bir alt parçası olduğunu söyledi.

Türkiye'nin yeni medya ile chat programlarıyla tanıştığını belirten Karakaya, bunun ardından Facebook, Twitter gibi sosyal mecraların hızla yayıldığını anlattı.
Nüfus başına düşen sosyal paylaşım hesabı bakımından Türkiye'nin, önde gelen ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Karakaya, şöyle devam etti:
"Ülkemizdeki internet kullanıcı sayısı 32 milyon gözüküyor ancak Facebook hesap sayısı 34 milyon. Yeni medyaya girişimiz, sosyal medya üzerinden oldu. Bunun gerek bireyler gerek medya gerekse kişi özgürlükleri bakımından sorunlu bir alan olduğu söyleyebiliriz. Bu konunun tartışılması, konuşulması gerekiyor. Bununla ilgili de neler yapılabileceği üzerinde durulması gerekiyor. Daha önceki teknolojileri, altyapıları ve devrimleri biraz daha geriden yakaladık. Tabii bunun da bir nevi gerisindeyiz ama böyle olmaması gerekiyor. Bu teknolojiyi yakalamamız, bu işin öncülerinden olmamız, bunlara ilişkin içerik ve teknoloji üretmemiz gerekiyor. Tabii bunlar için de hazırlıklarımızı sağlam yapmamız, bireyler, üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşları ile sosyal medya ve yeni medyanın bir parçası olmamız gerekiyor."
- Sosyal medyayla gelen olumsuzluklar
Karakaya, sosyal medyanın yaygınlaşmasının, büyük sıkıntılar getirdiğini bildirdi.
Türkiye'de diğer işler nasıl sağlıklı yürüyorsa ciddi ve sorunlu bir mecra niteliğindeki sosyal medyanın da böyle olduğunu belirterek, "Geçen yıl 'Çocuk ve Medya Kongresi'ni gerçekleştirmiştik. Burada yapılan araştırmalarda ortaya çıktı ki bildiğimizin ötesinde ilk sırayı cep telefonları almış, ikinci sırada masaüstü bilgisayarlar, üçüncü sırada ise televizyon var" ifadesini kullandı.
Sosyal medyanın, hayatın ayrılmaz bir parçası olduğuna değinen Karakaya, bu olgunun okullara, sınıflara girerek derslerin alternatifi görünümünü aldığını aktardı.
Murat Karakaya, sosyal medyaya kayıtsız kalınamayacağına dikkati çekerek, "Evlerde hanımlar, ellerinde cep telefonlarıyla sosyal medyanın bir parçası. Çocuklar, okullarda kitaplarla haşir neşir olduklarından daha fazla iPad ve tablet bilgisayarlarla akıllı telefonlarla sosyal medyanın içinde. Yani sosyal medya çok hızlı bir biçimde hayatımıza girdi" değerlendirmesinde bulundu.
- Yeni medya karşısında geleneksel medyanın durumu
Klasik ve geleneksel medyanın, sosyal medyanın çok gerisine düştüğünü anlatan Karakaya, artık haber portalları, mobil uygulamalar, 100 bin, 200 bin tirajlı gazetelerin milyonlarca tık alan web sayfalarının revaçta olduğunu belirtti.

Gazetelerin, yeni medya karşısında yenik düşmek üzere olduğunu bildiren Karakaya, şunları kaydetti:
"Belki bir müddet daha o klasik nostalji kağıt kokusu, 5-10 sene daha eski medya düzeni ve gazeteler devam edecek ama uzun vadede çok da büyük bir gelecekleri gözükmüyor. Belki yeni bir yüz değiştirerek devam edeceklerdir ama artık yeni mecra, yeni medya. Belki artık sektörler arasındaki ayrımlar da kalkacak. Eskiden yazılı medya vardı, görsel medya vardı. Şimdi sınırlar da kalkıyor. Artık cep telefonumuzdan gazeteleri de okuyabiliyoruz, televizyonları da izleyebiliyoruz. Yani haberi sunan ile haberi alan arasındaki ayrımlar karıştı. Herkes katılımcı oldu. Bu, medyadaki tekelleşmenin ortadan kalkması anlamında çok güzel aslında ama bunun sınırlarının nasıl çizileceği, telif hakları, reklam rejimleri, bireysel hakların korunması gibi birçok sorunlu alan da var. Bunlara ilişkin neler yapılacağı hala dünyanın çözebildiği sorunlar değil. Türkiye, bu anlamda gerçekten kafa yoruyor, mücadele ediyor. Ümit ediyorum ki bu mücadelemiz devam eder ve hayırlı sonuçlar alırız."
- "Artık herkes gazeteci"
Karakaya, yeni medyanın yaygınlaşmasıyla kitlesel iletişimin yönünün de değişmeye başladığını dile getirdi.
"Artık herkes gazeteci" diyen Karakaya, eskiden büyük büyük kameralar, uydu bağlantılarıyla haber toplanıp sunulması için zahmetler çekildiğini hatırlattı.
Şimdi de gazetecilerin mikrofon ve kamera taşıdığını söyleyen Karakaya, "Olayın yakınındaki bir vatandaşımız, cep telefonuyla videosunu çekiyor ve anında gönderiyor. Onun yaptığı da habercilik. Özellikle son dönemde uluslararası konjonktürde 'vatandaş gazeteciliği' dediğimiz şey gerçekleşti. Zemine yayıldı, tabana yayıldı. Artık bizim gibi kurumların da Anadolu Ajansının (AA) da TRT'nin de bu yeni döneme ayak uydurması, gerekli tedbirleri alması lazım" diye konuştu.

AA'nın 100'üncü yıl vizyonunun, 2020 senesinde dünyanın en büyük ilk 5 haber ajansı arasına girmek olduğunu anımsatan Karakaya, kurumun bu yolda emin adımlarla ilerlediğini belirtti.

Bu hedefe sadece habercilikle ulaşılamayacağını vurgulayan Karakaya, "Habercilik kalitesini yükseltmemiz lazım, dünyaya erişimimizi artırmamız lazım. İşte bunun için de en önemli mecralardan biri; sosyal medya. Son dönemde Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğümüz olsun AA olsun, sosyal medyayı biraz daha iyi kullanmaya başladı ama hala alacağımız mesafeler var" görüşlerini iletti.
Kaynak: AA