Çaycuma’daki Köprü Faciasının 2. Yıl Dönümü
Zonguldak'ın Çaycuma İlçesi'nde, 6 Nisan 2012'de meydana gelen köprü nün göçmesiyle, Filyos Çayı'na düşerek kaybolan 11 kişi bulunmuş bulunamayan 4 kişiden ise halen haber alınamıyor.
Facianın ikinci yılı ise buruk geçiyor.
6 Nisan 2012 yılında Çaycuma ilçe girişinde bulunan 252 metre uzunluğundaki köprünün 48 metrelik bölümünün çökmesiyle köprüde yürüyen 4 kişi ve içinde 11 kişinin bulunduğu minibüs, köprünün altından geçen Filyos Çayı'na düşmüştü. Aralarında dönemin Çaycuma Belediye Başkanı Mithat Gülşen'in babası 79 yaşındaki Kemal Gülşen'in de bulunduğu 11 kişinin cesedi bulundu. Facianın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen Mithat Gülşen'in yeğeni üniversite öğrencisi 21 yaşındaki Sezgin Gülşen, ev hanımı 49 yaşındaki Kadın Saraç, 66 yaşındaki Tahir Özkara ve 59 yaşındaki Necati Azaklıoğlu'na ise halen yapılan aramalara rağmen ulaşılamadı. Arama çalışmalarının sona erdiği faciada Filyos Çayı’na düşen ve kaybolan 4 kişi ise sırra kadem bastı. Çöken köprü ise yüklenici firma ise 6 ay gibi kısa sürede yeniden köprüyü inşa ederek Belediye tarafından ulaşıma açıldı. Köprü faciasında minibüs içinde olan ve cesedine yaklaşık 14 ay sonra kepçenin kovasına takılması ile ulaşılan ve Aziz Gülşen’e ait olduğu belirtilen ceset morga kaldırıldı. Ardından adli tıpa gönderilen cesedin Aziz Gülşen’e ait olduğu tespit edildi. Yakınları aradan geçen 2 yılı üzgün geçirdiklerini belirtti.
Hayatını kaybeden Aziz Gülşen’in eşi Resmiye Gülşen, kızı Saniye Gülşen gelinleri ve torunları ile birlikte mezara giderek dua ettiler. Aziz Gülşen’in eşi Resmiye Gülşen, kendilerine telefon geldiklerini ve köprünün göçtüğü bilgisi üzerine olay yerine gitmek için araç bulmada zorlandıklarını ifade etti.
Eşi Gülşen, “Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Köprüde göçtüler, gittiler, sulara karıştılar ne yapalım. Aradan geçen uzun zaman sonra bulundular, defin ettik. Her duyguyu hissetik. Üzgünüz. Bulunmayacak, kalan kaldı dediler. Öyle içimize his düştü. Allah tarafından bulundu. Telefon ettiler. Köprü göçtü dediler. Evde eksik olduğunu halen hissediyoruz. Çaycuma’ya her hafta giderdi. Alışveriş olsun. Pazar olsun giderdi. Bindiği arabayla tekrar evine gelirdi. Canımız gitti. O gün çok koşuşturduk. Devamlı arıyoruz, ulaşamıyoruz. O gün köyde araba bulamadık. Herkes oraya gitmiş” dedi.
Aziz Gülşen’in kızı Saniye Gülşen de şöyle konuştu: “Bulunmadan önce çok bekledik. Bulunduktan sonra umudumuz hep gitti. Cuma günleri mezarına geliyoruz. İnanamadık, bize köprü göçtü dediler. Arabanın içindekilerinden olacağına inanamadık. Telefonunu aradık, ulaşamadık. Bize hiç kimse düşmedi diye söylendi. Her gün acısını hissediyoruz. Senesi geldi, aile arasında kuran okutturuyoruz.”
Kaynak: İHA
6 Nisan 2012 yılında Çaycuma ilçe girişinde bulunan 252 metre uzunluğundaki köprünün 48 metrelik bölümünün çökmesiyle köprüde yürüyen 4 kişi ve içinde 11 kişinin bulunduğu minibüs, köprünün altından geçen Filyos Çayı'na düşmüştü. Aralarında dönemin Çaycuma Belediye Başkanı Mithat Gülşen'in babası 79 yaşındaki Kemal Gülşen'in de bulunduğu 11 kişinin cesedi bulundu. Facianın üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen Mithat Gülşen'in yeğeni üniversite öğrencisi 21 yaşındaki Sezgin Gülşen, ev hanımı 49 yaşındaki Kadın Saraç, 66 yaşındaki Tahir Özkara ve 59 yaşındaki Necati Azaklıoğlu'na ise halen yapılan aramalara rağmen ulaşılamadı. Arama çalışmalarının sona erdiği faciada Filyos Çayı’na düşen ve kaybolan 4 kişi ise sırra kadem bastı. Çöken köprü ise yüklenici firma ise 6 ay gibi kısa sürede yeniden köprüyü inşa ederek Belediye tarafından ulaşıma açıldı. Köprü faciasında minibüs içinde olan ve cesedine yaklaşık 14 ay sonra kepçenin kovasına takılması ile ulaşılan ve Aziz Gülşen’e ait olduğu belirtilen ceset morga kaldırıldı. Ardından adli tıpa gönderilen cesedin Aziz Gülşen’e ait olduğu tespit edildi. Yakınları aradan geçen 2 yılı üzgün geçirdiklerini belirtti.
Hayatını kaybeden Aziz Gülşen’in eşi Resmiye Gülşen, kızı Saniye Gülşen gelinleri ve torunları ile birlikte mezara giderek dua ettiler. Aziz Gülşen’in eşi Resmiye Gülşen, kendilerine telefon geldiklerini ve köprünün göçtüğü bilgisi üzerine olay yerine gitmek için araç bulmada zorlandıklarını ifade etti.
Eşi Gülşen, “Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun. Köprüde göçtüler, gittiler, sulara karıştılar ne yapalım. Aradan geçen uzun zaman sonra bulundular, defin ettik. Her duyguyu hissetik. Üzgünüz. Bulunmayacak, kalan kaldı dediler. Öyle içimize his düştü. Allah tarafından bulundu. Telefon ettiler. Köprü göçtü dediler. Evde eksik olduğunu halen hissediyoruz. Çaycuma’ya her hafta giderdi. Alışveriş olsun. Pazar olsun giderdi. Bindiği arabayla tekrar evine gelirdi. Canımız gitti. O gün çok koşuşturduk. Devamlı arıyoruz, ulaşamıyoruz. O gün köyde araba bulamadık. Herkes oraya gitmiş” dedi.
Aziz Gülşen’in kızı Saniye Gülşen de şöyle konuştu: “Bulunmadan önce çok bekledik. Bulunduktan sonra umudumuz hep gitti. Cuma günleri mezarına geliyoruz. İnanamadık, bize köprü göçtü dediler. Arabanın içindekilerinden olacağına inanamadık. Telefonunu aradık, ulaşamadık. Bize hiç kimse düşmedi diye söylendi. Her gün acısını hissediyoruz. Senesi geldi, aile arasında kuran okutturuyoruz.”