Bir Zamanlar İmalatını Yaptığı Mutfak Eşyalarını Şimdi Tamir Ediyor
Bursa'da 1962 yılında çırak olarak o dönem bakırdan yapılan tencere, tava, çaydanlık ve semaver gibi mutfak eşyalarının imalat işine başlayan Hüseyin Güney, şimdi çelikten üretilen bu malzemelerin tamiratıyla uğraşıyor.
Bursa merkez Osmangazi ilçesi Tahtakale semtindeki bir işhanında kiraladığı küçük bir dükkanda tencere, tava, demlik, çaydanlık gibi ürünlerin tamirat ve parlatma işini yapan Hüseyin Güney (68) AA muhabirine, bu ürünlerle 52 yıldır uğraştığını söyledi.
Bu işe 1962 yılında çıkarak olarak başladığını, ardından kalfalığa yükseldiğini dile getiren Güney, o dönem çaydanlık, demlik, tencere, tava ve semaverlerin bakırdan yapıldığını, daha sonra alüminyuma dönüş olduğunu belirtti.
Güney, işi iyi öğrendikten sonra alüminyum demlik, tava, tencere, çaydanlık ve semaver üretimiyle ilgili işyeri açtığını ve yaklaşık 15 sene faaliyet gösterdiğini, daha sonra işyerini kapatarak emekliye ayrıldığını belirtti.
Emeklilik sonrası evde oturamadığını ve tamirat işine girdiğini anlatan Güney, "Sonraki dönemde çelik tencere, tava, çaydanlık ve demlikler çıktı. Tabii doğal olarak alüminyum ürünler popülaritesini kaybetti. Bu kez çelik çaydanlık, tencere ve tavaların tamiratına başladım. Şimdi emekliyim. Hem vakit geçiriyorum hem de halkın ihtiyacını karşılıyorum" dedi.
Güney, sapı kopmuş, emziği kırılmış ürünlerin tamiratını yaptığını, ayrıca tencere, dava ve çaydanlıkları parlattığını anlatarak, "Kırılan yerleri kaynatıyorum, saplarını takıyorum. Elimden geldiği kadar müşteriye getirdiği ürünü temiz olarak veriyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Tamirat işine ilginin iyi olduğunu vurgulayan Güney, ancak tamirat işlerinin çok belli olduğunu, bazı günler 5, bazı günler 10 lira kazandığını, bir anlamda harçlığını çıkardığını kaydetti.
Güney, işinin sanıldığı kadar kolay olmadığını dile getirerek, "Temizliği motora bağlı fırçayla yapıyorum. Makinenin karşısında çok dikkatli olmak gerekiyor" derken, yaptığı işe çırak anlamında ilgi olmadığını, gençlerin kirli tozlu işlerle uğraşmak istemediğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Bu işe 1962 yılında çıkarak olarak başladığını, ardından kalfalığa yükseldiğini dile getiren Güney, o dönem çaydanlık, demlik, tencere, tava ve semaverlerin bakırdan yapıldığını, daha sonra alüminyuma dönüş olduğunu belirtti.
Güney, işi iyi öğrendikten sonra alüminyum demlik, tava, tencere, çaydanlık ve semaver üretimiyle ilgili işyeri açtığını ve yaklaşık 15 sene faaliyet gösterdiğini, daha sonra işyerini kapatarak emekliye ayrıldığını belirtti.
Emeklilik sonrası evde oturamadığını ve tamirat işine girdiğini anlatan Güney, "Sonraki dönemde çelik tencere, tava, çaydanlık ve demlikler çıktı. Tabii doğal olarak alüminyum ürünler popülaritesini kaybetti. Bu kez çelik çaydanlık, tencere ve tavaların tamiratına başladım. Şimdi emekliyim. Hem vakit geçiriyorum hem de halkın ihtiyacını karşılıyorum" dedi.
Güney, sapı kopmuş, emziği kırılmış ürünlerin tamiratını yaptığını, ayrıca tencere, dava ve çaydanlıkları parlattığını anlatarak, "Kırılan yerleri kaynatıyorum, saplarını takıyorum. Elimden geldiği kadar müşteriye getirdiği ürünü temiz olarak veriyorum" değerlendirmesinde bulundu.
Tamirat işine ilginin iyi olduğunu vurgulayan Güney, ancak tamirat işlerinin çok belli olduğunu, bazı günler 5, bazı günler 10 lira kazandığını, bir anlamda harçlığını çıkardığını kaydetti.
Güney, işinin sanıldığı kadar kolay olmadığını dile getirerek, "Temizliği motora bağlı fırçayla yapıyorum. Makinenin karşısında çok dikkatli olmak gerekiyor" derken, yaptığı işe çırak anlamında ilgi olmadığını, gençlerin kirli tozlu işlerle uğraşmak istemediğini sözlerine ekledi.