Bakan Çavuşoğlu, Kırım Meselesini Değerlendirdi

AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, Kırım meselesine ilişkin, “Keşke Rusya ile diplomatik girişimler, Ukrayna’ya olan yaklaşım daha önce bu çatışma aşamasına gelmeden önce yapılsaydı da Ukrayna iki taraftan bir tanesini seçmek durumunda bırakılmasıydı.

Tüm meselelerin özünde bu yatıyor” dedi.

AB Bakanı ve Başmüzakereci Çavuşoğlu, AB Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi M. Haluk Ilıcak’ın veda resepsiyonuna katıldı.

Resepsiyona yaptığı konuşmanın ardından Bakan Çavuşoğlu, gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, Kırım meselesiyle ilgili AB Bakanı olarak olayları değerlendirmesini istemesi üzerine Çavuşoğlu, “Tansiyon giderek yükseliyor. Sanırım bugüne kadar ki telefon diplomasisi pek işe yaramadı. Olay bu noktaya geldikten sonra telefon diplomasisinin pek işe yarayacağını sanmıyoruz. Keşke bu noktaya gelmeseydi. Bütün açıklamalarımda sürekli bunu vurguladım ama keşke Rusya ile diplomatik girişimler, Ukrayna’ya olan yaklaşım daha önce bu çatışma aşamasına gelmeden önce yapılsaydı da Ukrayna iki taraftan bir tanesini seçmek durumunda bırakılmasıydı. Tüm meselelerin özünde bu yatıyor. Maalesef Avrupa Kıtası için çok olumsuz bir gelişme hatta bir dönüm noktası diyebiliriz. İnşallah tekrar iki kutuplu bir Avrupa’ya ve dünyaya gitmeyiz. Yine duvarların örülmesini arzu etmeyiz. Yine ideolojik kampların oluşmasını arzu etmeyiz” diye konuştu.

“ŞUANDAKİ MESELE BİZİM İÇİN SADECE KIRIM TATARLARININ MESELESİ DEĞİLDİR”
Şuanda ciddi bir tırmanışın olduğunu bildiren Çavuşoğlu, “Bunun için gerek Birleşmiş Milletler gerek Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi, niye Avrupa konseyi diyorum? Çünkü Rusya Avrupa Konseyi’nin de üyesi. Ciddi bir yapıcı bir diplomatik atağa geçmesi gerekiyor. Şuandaki mesele bizim için sadece Kırım Tatarlarının meselesi değildir. Biz hiçbir zaman Kırım Tatarlarını yalnız bırakmadık. Mesele Avrupa’nın ortasında yeniden bir savaş potansiyelinin olması, çatışma potansiyelinin olması ve daha da kötüsü Ukrayna’nın bölünme tehlikesiyle karşı karşıya olması. Buda bizi gerçekten hem üzüyor hem de bölgemiz için Avrupa için endişelendiriyor. Umarım sağduyu kazanır, umarım diplomasi kazanır” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin herhangi bir desteğinin olup olmayacağının sorusu üzerine ise Bakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Türkiye her zaman savaşlar olmasın. Çatışmalar olmasın ve de dondurulmuş ihtilaflar çözülsün diye diplomatik çaba sarf eder bu süreçte de aynı gayreti zaten gösteriyor. Sayın Davutoğlu’nun da Ukrayna’ya gitmesinin sebebi budur. Türkiye üzerine düşeni yapacaktır. Bu iş sadece Türkiye’nin diplomatik girişimleriyle çözülebilecek bir sorun halinden çıkmıştır. Daha ötesine geçmiştir ama biz yine de üzerimize düşeni yapacağız.”

“ONU DIŞİŞLERİ BAKANIMIZA SORMAK GEREKİYOR”
Karadeniz’e doğru ilerleyen ABD gemileriyle ilgili haberlerin ve Hükümete yönelik gemilerin geçirilmesiyle ilgili talebin olup olmadığının sorulması üzerine Çavuşoğlu, “Gazetelerden okudum. Benim elimde henüz teyit edilmiş bilgi yok. Diğer taraftan Rus gemilerinin de Çanakkale’yi geçip Marmaray’ı geçtiği yönünde bazı haberler okudum. Onu Dışişleri Bakanımıza sormak gerekiyor. Bana ulaşan bir bilgi yok. Böyle bir talebin olup olmadığını da bilmiyorum” dedi.

“RUSYA’NIN DA BU HATADAN BİRAN ÖNCE BU HATADAN DÖNMESİ LAZIM”
Rusya’nın Ukrayna’ya olan ültimatomu ve Türkiye’nin tavrının bu noktada ne olacağının sorulması üzerine Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
“Bugüne kadar gelinen noktada hep Batıyı eleştirdik. İki tarafın Ukrayna üzerindeki baskısı ve Ukrayna’nın içinde bulunduğu zor durumu vurgulamıştık. Rusya’nın da herkesin bağımsızlığını tanıdığı bir ülke içine girip de ve burada o ülkenin askerlerine ültimatom vermesi kabul edilecek bir şey değildir. Bu uluslar arası anlaşmalara terstir. Biliyorsunuz Ukrayna’nın bağımsızlığını ve sınır bütünlüğünün garantörlerinden birisi de Rusya’dır. O yüzden Rusya’da sağduyulu davranmalıdır. Barış için herkesten daha fazla çaba sarf etmelidir. Elbette bir ülke içindeki etnik grupların daha doğrusu Rus kökenli insanların güvenliği Rusya’yı da ilgilendirir. Kırım Tatarlarının güvenliği bizi de ilgilendirir Türkiye’yi de ilgilendirir ama meselelere yaklaşırken olayları tırmandırıcı değil, sakinleştirici, çatışmaya yönelik değil, barışı ve istikrarı sağlamaya yönelik adımlar atmamız lazım. Rusya’nın da bu hatadan biran önce bu hatadan dönmesi lazım.”
Kaynak: İHA