Paratiroid Bezi Hastalıklarının Tek Tedavisi Ameliyat
İçel Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Dağ, son yıllarda artık paratiroid bezi hastalıklarıyla daha sık karşılaştıklarını ifade ederek, "Bu bezler hastalandığı zaman bütün sistemleri bozuyor.
Bu bezin hastalığının ilaç tedavisi yoktur. Tek tedavi yöntemi ameliyattır" dedi.
Paratiroid bezi hastalıklarıyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Ahmet Dağ, paratiroid bezlerinin toplumda çok bilinmeyen bezler grubunda olduğunu söyledi.
Paratiroid bezinin tiroid bezinin arkasında 4 adet şeklinde bulunduğunu kaydeden Dağ, "Bu bezler ne zaman ki hastalandı o zaman neler yapabildiğini görebiliyor hastalar. O zaman farkına varılıyor. Eskiden toplumda bize çok kolay kolay hasta gelmiyordu ama şimdi özellikle dahiliye servislerinde kalsiyum bütün olarak bakıldığı için bu hastalarla karşılanma oranı arttı. İkincisi diyalize giren özellikle dahiliye hasta oranları arttığı için bunlarda paratiroid hastalığı çok olduğu için oranımız arttı. Görülme sıklığında erkek ve kadın arasında fark yok. Bize gelişlerde ana semptomlar özellikle kemik hastalığı. Kemikten parat hormonu dediğimiz hormon paratiroit bezinden salgılanır. 4 tane paratiroit bezi olur vücutta ama bazen bu bez 5 olabilir bazen de 3 olabilir" şeklinde konuştu.
"BU BEZLER FAZLA ÇALIŞTIĞINDA KEMİKTEN KALSİYUMU ÇEKİYOR"
Vücutta bulunan paratiroid bezlerinin fazla çalıştığı zamanlarda kemikten kalsiyumu çektiğini belirten Dağ, "Böyle bir kalsiyum çekme, kalsiyumun aşırı yükselmesine neden oluyor. Bu da kemikte kırılmalar, ağrılar, böbrekte taş, safra kesesi taşları olabiliyor. Yine kalsiyum yüksekliği ve parat hormon yüksekliği ile beraber kalp hastalıkları, hiper tansiyon gelişebiliyor. Kabızlık, bağırsakta şişkinlikler olabiliyor. Yine kalsiyum yüksekliği, santral sinir sisteminde depresyona, uyku bozukluklarına yol açabiliyor. Bu semptomlarla başvurduğunda hasta eğer kalsiyum ölçülürse, kalsiyum yüksekliği ile saptanıyor. Kalsiyum yüksekliği de beraber parat hormonu yükseldiyse paratiroid bezlerinde bir rahatsızlık var demektir. Eğer parat hormonu çok yüksekse normalin 3 katı 4 katı bir yüksekliğe sahipse o zaman sintigrafi dediğimiz bir yöntemle tiroid bezinin arkasında bulunan o 4 bezden hangisi hastalıklı ortaya konulabiliyor. Eğer bir bez hastalıklıysa ona aterom yada hiperplazi diyoruz ama çok düşük oranda kanserleşme ihtimali de olabiliyor. Ama kanser gelişmeden zaten bütün sistemleri bozduğu için genelde tanı konulabiliyor" diye konuştu.
"TEK TEDAVİSİ AMELİYAT"
Bu bezlerin hastalıklarının ilaç tedavisinin bulunmadığını vurgulayan Dağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tabi ki kalsiyumu ilaçla düşürebilirsiniz ama paratiroid bezi eğer hastalandıysa bunun tek tedavisi ameliyattır. Bu hastalıklı bez veya bezler ameliyatla çıkartılmalıdır. Ameliyatı boyundan yapıyoruz. Burada sıkıntı hastalıklı bezi bulmakta. Biz burada teknolojiyi kullanıyoruz. Ameliyattan önce hastaya özel bir madde veriyoruz. Ameliyatta da özel bir aletle o bezi bulup çıkartıp hasta uyurken patolojiye yolluyoruz. Eğer çıkardığımız hastalıklı bezse zaten ameliyat yerini kapatıyoruz. Burada özellikle böbrek yetmezliği olan hastalarda genelde tek bez hastalığı olmuyor. Onlarda rutin olarak 4 bezin de değerlendirilmesi lazım. Genelde 3 veya 4 bezi çıkartmak gerekiyor. Ameliyattan sonra tabii kalsiyum, parat hormonu takibi yapılıyor. Burada yine tiroid ameliyatlarında olduğu gibi hastalar ses kısıklığından korkuyorlar ama biz yine guatr ameliyatında olduğu gibi ses monitörü kullanarak ses kısıklığını önlemeye çalışıyoruz."
Kaynak: İHA
Paratiroid bezi hastalıklarıyla ilgili İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Ahmet Dağ, paratiroid bezlerinin toplumda çok bilinmeyen bezler grubunda olduğunu söyledi.
Paratiroid bezinin tiroid bezinin arkasında 4 adet şeklinde bulunduğunu kaydeden Dağ, "Bu bezler ne zaman ki hastalandı o zaman neler yapabildiğini görebiliyor hastalar. O zaman farkına varılıyor. Eskiden toplumda bize çok kolay kolay hasta gelmiyordu ama şimdi özellikle dahiliye servislerinde kalsiyum bütün olarak bakıldığı için bu hastalarla karşılanma oranı arttı. İkincisi diyalize giren özellikle dahiliye hasta oranları arttığı için bunlarda paratiroid hastalığı çok olduğu için oranımız arttı. Görülme sıklığında erkek ve kadın arasında fark yok. Bize gelişlerde ana semptomlar özellikle kemik hastalığı. Kemikten parat hormonu dediğimiz hormon paratiroit bezinden salgılanır. 4 tane paratiroit bezi olur vücutta ama bazen bu bez 5 olabilir bazen de 3 olabilir" şeklinde konuştu.
"BU BEZLER FAZLA ÇALIŞTIĞINDA KEMİKTEN KALSİYUMU ÇEKİYOR"
Vücutta bulunan paratiroid bezlerinin fazla çalıştığı zamanlarda kemikten kalsiyumu çektiğini belirten Dağ, "Böyle bir kalsiyum çekme, kalsiyumun aşırı yükselmesine neden oluyor. Bu da kemikte kırılmalar, ağrılar, böbrekte taş, safra kesesi taşları olabiliyor. Yine kalsiyum yüksekliği ve parat hormon yüksekliği ile beraber kalp hastalıkları, hiper tansiyon gelişebiliyor. Kabızlık, bağırsakta şişkinlikler olabiliyor. Yine kalsiyum yüksekliği, santral sinir sisteminde depresyona, uyku bozukluklarına yol açabiliyor. Bu semptomlarla başvurduğunda hasta eğer kalsiyum ölçülürse, kalsiyum yüksekliği ile saptanıyor. Kalsiyum yüksekliği de beraber parat hormonu yükseldiyse paratiroid bezlerinde bir rahatsızlık var demektir. Eğer parat hormonu çok yüksekse normalin 3 katı 4 katı bir yüksekliğe sahipse o zaman sintigrafi dediğimiz bir yöntemle tiroid bezinin arkasında bulunan o 4 bezden hangisi hastalıklı ortaya konulabiliyor. Eğer bir bez hastalıklıysa ona aterom yada hiperplazi diyoruz ama çok düşük oranda kanserleşme ihtimali de olabiliyor. Ama kanser gelişmeden zaten bütün sistemleri bozduğu için genelde tanı konulabiliyor" diye konuştu.
"TEK TEDAVİSİ AMELİYAT"
Bu bezlerin hastalıklarının ilaç tedavisinin bulunmadığını vurgulayan Dağ, sözlerini şöyle sürdürdü: "Tabi ki kalsiyumu ilaçla düşürebilirsiniz ama paratiroid bezi eğer hastalandıysa bunun tek tedavisi ameliyattır. Bu hastalıklı bez veya bezler ameliyatla çıkartılmalıdır. Ameliyatı boyundan yapıyoruz. Burada sıkıntı hastalıklı bezi bulmakta. Biz burada teknolojiyi kullanıyoruz. Ameliyattan önce hastaya özel bir madde veriyoruz. Ameliyatta da özel bir aletle o bezi bulup çıkartıp hasta uyurken patolojiye yolluyoruz. Eğer çıkardığımız hastalıklı bezse zaten ameliyat yerini kapatıyoruz. Burada özellikle böbrek yetmezliği olan hastalarda genelde tek bez hastalığı olmuyor. Onlarda rutin olarak 4 bezin de değerlendirilmesi lazım. Genelde 3 veya 4 bezi çıkartmak gerekiyor. Ameliyattan sonra tabii kalsiyum, parat hormonu takibi yapılıyor. Burada yine tiroid ameliyatlarında olduğu gibi hastalar ses kısıklığından korkuyorlar ama biz yine guatr ameliyatında olduğu gibi ses monitörü kullanarak ses kısıklığını önlemeye çalışıyoruz."