Baba Oğul, Sanatlarıyla Tarihe Işık Tutuyor
Aksaray'da yılın ahisi seçilen 43 yıllık marangoz ustası Recep Oğuz, oğlu ile geçmiş yüzyıllara ait çok sayıdaki yapının minyatürlerini yaparak, tarihe ışık tutuyor. Eserlerin arasında ahşap oyması, Selçuklu dönemine ait 800 yıllık Nakkaş Köprüsü, Eğri Minare minyatürü ve Bağdat Fatihi Genç Osman'ın heykeli dikkati çekiyor.
Eski Sanayi Sitesinde bulunan marangoz dükkanında, oğluyla ahşap oymacılığı yapan Oğuz, 11 yıl önce Aksaray yöresine ait tarihi yapıların minyatürlerini yapmaya başladı.
Oğuz, tarihi eserlerin ahşap oyma minyatürlerinin yanı sıra saat, gaz lambası ve değirmen gibi objeler yaparak, dükkanında sergiliyor.
-"Ahşaba talep yok"
Marangoz ustası Recep Oğuz (57), AA muhabirine yaptığı açıklamada, emekli olduktan sonra Aksaray'ın kültür ve sanatını yaşatmaya karar verdiğini söyledi.
Ahşap eşyalara talebin giderek azaldığını dile getiren Oğuz, "Ahşaba talep olmadığı için bu eserleri yapmaya karar verdim. Bütün eserleri kendi imkanlarımla yaptım" dedi.
Oğuz, her gün atölyesine gelmeden rahat edemediğini belirterek, "Yaptığım bu eserleri gelip, görmem gerekiyor. İnsan, her zaman genç kalmak istiyorsa sevdiği işi yapmalı. Sevdiğim işi yapıyorum. Bu yüzden de çok mutluyum" diye konuştu.
- "43 yıllık sanatımı, oğlumun bilgisiyle birleştirdim"
Eserleri arasında Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait tarihi yapıların da bulunduğunu anlatan Oğuz, şöyle devam etti:
"Köprüler, Selçuklu zamanından kalma. Osmanlı padişahlarına ait kılıçlar da var. Daha çok geçmişe dönük eserler yapıyorum. Bunları yaparken tarihi kitaplardan yararlanıyorum. Oğlum Ahmet, üniversitenin ahşap oymacılığı bölümünden mezun oldu. 43 yıllık sanatımı, oğlumun bilgisiyle birleştirince bu eserler ortaya çıktı."
Oğuz, Bağdat Fatih'i Genç Osman'ın Aksaraylı olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Bağdat Fatihi Genç Osman, bizim için çok önemli bir isim. Hayatını okuduktan sonra da dedim ki; 'bizim şehrimizin kültürü, neden canlandırmayalım.' Genç Osman'ın ahşap oymasını yaptım. Ayrıca Kastamonulu Şerife bacı var. Ülkemizin en fedakar kadınlarından birisi. Öyle bacılar bir daha gelmez. Arabaya mermileri dolduruyor, bir mermiyi de omzunda götürüyor. Saygımdan dolayı onun da ağaç oymasını yaptım. Ayrıca kara saban, bulgur değirmenim var. Orijinal olsun diye değirmen taşını Nevşehir'den getirdim. Genellikle Aksaray kültürüne ait eserler yapıyorum. Eserlerimin arasında ahşap saat, gaz lambası, kılıçlar ve oklar var. Çok zengin bir kültüre sahibiz. Bu kültürün gençlere anlatılması lazım."
Ahmet Oğuz (24) ise oymacılık mesleğine 8 yaşında başladığını belirterek, "Bu sanat dedemden babama kaldı. Ben de babamdan öğreniyorum. Bu mesleği severek yapıyorum" şeklinde konuştu.
Baba mesleğini devam ettirmenin gururunu yaşadığını vurgulayan Oğuz, "Bu işi babamla beraber yapmak bana gurur veriyor. Hem baba mesleğini hem de sevdiğim bir işi yapmaktan dolayı mutluyum. İlk olarak küçük eşyalar yaptım. Sonra mesleğimi ilerlettim. Çevremdekiler, babamla bu işi yaptığımı görünce takdir ediyor" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Oğuz, tarihi eserlerin ahşap oyma minyatürlerinin yanı sıra saat, gaz lambası ve değirmen gibi objeler yaparak, dükkanında sergiliyor.
-"Ahşaba talep yok"
Marangoz ustası Recep Oğuz (57), AA muhabirine yaptığı açıklamada, emekli olduktan sonra Aksaray'ın kültür ve sanatını yaşatmaya karar verdiğini söyledi.
Ahşap eşyalara talebin giderek azaldığını dile getiren Oğuz, "Ahşaba talep olmadığı için bu eserleri yapmaya karar verdim. Bütün eserleri kendi imkanlarımla yaptım" dedi.
Oğuz, her gün atölyesine gelmeden rahat edemediğini belirterek, "Yaptığım bu eserleri gelip, görmem gerekiyor. İnsan, her zaman genç kalmak istiyorsa sevdiği işi yapmalı. Sevdiğim işi yapıyorum. Bu yüzden de çok mutluyum" diye konuştu.
- "43 yıllık sanatımı, oğlumun bilgisiyle birleştirdim"
Eserleri arasında Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait tarihi yapıların da bulunduğunu anlatan Oğuz, şöyle devam etti:
"Köprüler, Selçuklu zamanından kalma. Osmanlı padişahlarına ait kılıçlar da var. Daha çok geçmişe dönük eserler yapıyorum. Bunları yaparken tarihi kitaplardan yararlanıyorum. Oğlum Ahmet, üniversitenin ahşap oymacılığı bölümünden mezun oldu. 43 yıllık sanatımı, oğlumun bilgisiyle birleştirince bu eserler ortaya çıktı."
Oğuz, Bağdat Fatih'i Genç Osman'ın Aksaraylı olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:
"Bağdat Fatihi Genç Osman, bizim için çok önemli bir isim. Hayatını okuduktan sonra da dedim ki; 'bizim şehrimizin kültürü, neden canlandırmayalım.' Genç Osman'ın ahşap oymasını yaptım. Ayrıca Kastamonulu Şerife bacı var. Ülkemizin en fedakar kadınlarından birisi. Öyle bacılar bir daha gelmez. Arabaya mermileri dolduruyor, bir mermiyi de omzunda götürüyor. Saygımdan dolayı onun da ağaç oymasını yaptım. Ayrıca kara saban, bulgur değirmenim var. Orijinal olsun diye değirmen taşını Nevşehir'den getirdim. Genellikle Aksaray kültürüne ait eserler yapıyorum. Eserlerimin arasında ahşap saat, gaz lambası, kılıçlar ve oklar var. Çok zengin bir kültüre sahibiz. Bu kültürün gençlere anlatılması lazım."
Ahmet Oğuz (24) ise oymacılık mesleğine 8 yaşında başladığını belirterek, "Bu sanat dedemden babama kaldı. Ben de babamdan öğreniyorum. Bu mesleği severek yapıyorum" şeklinde konuştu.
Baba mesleğini devam ettirmenin gururunu yaşadığını vurgulayan Oğuz, "Bu işi babamla beraber yapmak bana gurur veriyor. Hem baba mesleğini hem de sevdiğim bir işi yapmaktan dolayı mutluyum. İlk olarak küçük eşyalar yaptım. Sonra mesleğimi ilerlettim. Çevremdekiler, babamla bu işi yaptığımı görünce takdir ediyor" ifadelerini kullandı.