Okul Hemşirelerine Diyabet Eğitimi Verilecek
KOCAELİ - ŞENGÜL OYMAK - Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı tarafından başlatılan Okulda Diyabet Projesi kapsamında düzenlenecek kursla, 400 okul hemşiresi diyabet konusunda bilgilendirilecek.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Bilim Dalı Başkanı ve Okulda Diyabet Programı Koordinatörü Prof. Dr. Şükrü Hatun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabetin erişkinlerde daha sık görüldüğünü söyledi.
Hatun, 6 aylık bebeklerde de rastlanan hastalığın en sık görüldüğü yaşın 8 ve sonrası olduğunu vurguladı.
Türkiye'de bin 702 çocuğun diyabete yakalandığını dile getiren Hatun, "Erişkinlerde görülen diyabet, şişmanlığa bağlı. Bir süre hapla kan şekerini kontrol etmek mümkün. Çocuklarda görülen ise insülin salgılayan pankreas hücrelerinin harabiyetine bağlı olduğu için en başından itibaren insülün hormonunun gerekli olduğu bir hastalık" şeklinde konuştu.
Hatun, çocuklarda Tip 1 diyabet hastalığının en sık görülen belirtilerinin çok ve sık idrar yapma, su içme ve her zaman görülmese de iştahta artış olduğunu anlattı.
-"Çocuklar 4 kez insülin enjeksiyonu yapıyor"
Diyabetin erişkin hastalığı olarak bilindiği için çocuklarda tanısının gecikebildiğini, son yıllardaki farkındalık programlarıyla bu konuda ilerleme sağlandığına dikkati çeken Hatun, şöyle konuştu:
"Ülkemizde okul çağında 20 bin civarında diyabet çocuk var. Bu çocukların yaşıtlarından farklı sorunları var. Çocuklarda görülen diyabet, yakın takip gerektirmesi nedeniyle haftada 7 gün ve 24 saat bakımı gerektirir. Bu çocuklarda günde 4 kez kan şekerlerine bakılıyor ve buna göre günde 4 kez insülin enjeksiyonu yapılıyor. Gündüz zamanlarının çoğunu okulda geçiren bu çocukların okulda beslenme planlarına uygun yemek bulamamaları, insülin yapmak için uygun ortamların olmaması, kan şekeri düşüklüğü gibi acil durumlarda tedavi yapılamaması ve en önemlisi bazı çocuklara arkadaşlarının ve öğretmenlerin empatiyle yaklaşmaması gibi sorunları vardır."
-"Diyabetli olduklarını gizliyorlar"
Hatun, bazı öğretmenlerin yeterli bilgi sahibi olmadıkları için 'diyabetli çocukların sorumluluğunu almama' gibi bir tutum gösterebildiğini, spor ve gezi gibi okul aktivitelerine bu çocukları dahil etmeyebildiklerini öne sürdü.
Hatun, şöyle devam etti:
"Bu sorunlar nedeniyle özellikle ilkokul çağındaki bazı diyabetli çocukların anneleri bütün günü çocuklarının okulunda ve yakınında geçirmektedir. Bu sorunların azaltılması için diyabetli çocukların okul yetkililerine ve öğretmenlere eğitim verilmesi gerekmektedir. Diyabetli çocuklar ömür boyu sürecek hastalığa sahip olmaktan kaynaklanan ruhsal yükle arkadaşlarıyla ilişki kuruyorlar ve onların kendi durumlarını anlayamadıklarını düşünüyorlar. Bir kısmı ise diyabetli olduklarını gizliyor."
-"Okul hemşirelerine kurs"
Hatun, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığınca 2010 yılında başlatılan Okulda Diyabet Projesi'nin temel amaçlarından birinin okul çağındaki 20 bin çocuğun okulda diyabet bakımlarını güçlendirmek ve yaşadıkları sorunları çözmek olduğunu belirtti.
Okulda Diyabet Programı'nın sürekli bir program haline getirilmesi gerektiğini, bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığının bütün okullara "Çocuklarda Diyabet ve Okulda Diyabet Bakımı" genelgesi gönderdiğini vurgulayan Hatun, "Önümüzdeki aylarda Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derneği olarak Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı ile yeni bir işbirliği protokolü yapacağız. Bu kapsamda öğretmen ve öğrencilere yönelik pekiştirme eğitimleri, okul hemşireleri için kurs ve diyabet dostu okul programı gibi yeni çalışmalar başlatacağız" ifadesini kullandı.
-"Ülkemizde yaklaşık 350-400 okul hemşiresi var"
Türkiye'de okul hemşire sisteminin henüz gelişmediğini dile getiren Hatun, şunları söyledi:
"Ülkemizde yaklaşık 350-400 okul hemşiresi var. Türkiye'deki okul hemşirilerinin sayısı çok az. Kasım ve aralık aylarında okul hemşirelerine yönelik diyabetle ilgili eğitim programı yapacağız. Okul hemşirelik sistemi hem diyabet hem de diğer hastalıklar için çok önemli çünkü çocukların geçirdiği birçok kronik hastalık var. Bunlar için okul sağlığı programına ihtiyaç var. Okul hemşiresi de programın anahtar kişisi olacak. O yüzden biz aslında diyabet programında okul hemşireliğinin ihtiyaç olduğunu yetkililere bir kez daha anlatmayı amaçlıyoruz."
-"Okul hemşireliği sisteminin geliştirilmesi lazım"
Amerika'da sistemin 750 öğrenciye 1 hemşire şeklinde düzenlendiğini, kuzey ülkelerinde de çok önemli bir sistem olarak görüldüğünü aktaran Hatun, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Hemşire aynı zamanda sağlıkla ilgili bir eğitim görevlisi olacağı için öğretmenlerin rolünü de hafiletecek. Türkiye'de hemşirelerin hepsi hastanelerde istihdam edildiği için okul hemşireliği sistemi gelişemedi. Bu konuda da girişimlerde bunuluyorum. TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Fikri Işık'a da bu konuda başvuruda bulundum. Türkiye'de hızlı bir şekilde okul sağlığı çalışmalarının ve okul hemşireliği sisteminin geliştirilmesi lazım. Önemli bir ihyaç. Sadece diyabetle ilgili değil, okul çağındaki hastalıklarla ilgili olarak okul sağlığını geliştirmesi lazım."
Kaynak: AA
Hatun, 6 aylık bebeklerde de rastlanan hastalığın en sık görüldüğü yaşın 8 ve sonrası olduğunu vurguladı.
Türkiye'de bin 702 çocuğun diyabete yakalandığını dile getiren Hatun, "Erişkinlerde görülen diyabet, şişmanlığa bağlı. Bir süre hapla kan şekerini kontrol etmek mümkün. Çocuklarda görülen ise insülin salgılayan pankreas hücrelerinin harabiyetine bağlı olduğu için en başından itibaren insülün hormonunun gerekli olduğu bir hastalık" şeklinde konuştu.
Hatun, çocuklarda Tip 1 diyabet hastalığının en sık görülen belirtilerinin çok ve sık idrar yapma, su içme ve her zaman görülmese de iştahta artış olduğunu anlattı.
-"Çocuklar 4 kez insülin enjeksiyonu yapıyor"
Diyabetin erişkin hastalığı olarak bilindiği için çocuklarda tanısının gecikebildiğini, son yıllardaki farkındalık programlarıyla bu konuda ilerleme sağlandığına dikkati çeken Hatun, şöyle konuştu:
"Ülkemizde okul çağında 20 bin civarında diyabet çocuk var. Bu çocukların yaşıtlarından farklı sorunları var. Çocuklarda görülen diyabet, yakın takip gerektirmesi nedeniyle haftada 7 gün ve 24 saat bakımı gerektirir. Bu çocuklarda günde 4 kez kan şekerlerine bakılıyor ve buna göre günde 4 kez insülin enjeksiyonu yapılıyor. Gündüz zamanlarının çoğunu okulda geçiren bu çocukların okulda beslenme planlarına uygun yemek bulamamaları, insülin yapmak için uygun ortamların olmaması, kan şekeri düşüklüğü gibi acil durumlarda tedavi yapılamaması ve en önemlisi bazı çocuklara arkadaşlarının ve öğretmenlerin empatiyle yaklaşmaması gibi sorunları vardır."
-"Diyabetli olduklarını gizliyorlar"
Hatun, bazı öğretmenlerin yeterli bilgi sahibi olmadıkları için 'diyabetli çocukların sorumluluğunu almama' gibi bir tutum gösterebildiğini, spor ve gezi gibi okul aktivitelerine bu çocukları dahil etmeyebildiklerini öne sürdü.
Hatun, şöyle devam etti:
"Bu sorunlar nedeniyle özellikle ilkokul çağındaki bazı diyabetli çocukların anneleri bütün günü çocuklarının okulunda ve yakınında geçirmektedir. Bu sorunların azaltılması için diyabetli çocukların okul yetkililerine ve öğretmenlere eğitim verilmesi gerekmektedir. Diyabetli çocuklar ömür boyu sürecek hastalığa sahip olmaktan kaynaklanan ruhsal yükle arkadaşlarıyla ilişki kuruyorlar ve onların kendi durumlarını anlayamadıklarını düşünüyorlar. Bir kısmı ise diyabetli olduklarını gizliyor."
-"Okul hemşirelerine kurs"
Hatun, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığınca 2010 yılında başlatılan Okulda Diyabet Projesi'nin temel amaçlarından birinin okul çağındaki 20 bin çocuğun okulda diyabet bakımlarını güçlendirmek ve yaşadıkları sorunları çözmek olduğunu belirtti.
Okulda Diyabet Programı'nın sürekli bir program haline getirilmesi gerektiğini, bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığının bütün okullara "Çocuklarda Diyabet ve Okulda Diyabet Bakımı" genelgesi gönderdiğini vurgulayan Hatun, "Önümüzdeki aylarda Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derneği olarak Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı ile yeni bir işbirliği protokolü yapacağız. Bu kapsamda öğretmen ve öğrencilere yönelik pekiştirme eğitimleri, okul hemşireleri için kurs ve diyabet dostu okul programı gibi yeni çalışmalar başlatacağız" ifadesini kullandı.
-"Ülkemizde yaklaşık 350-400 okul hemşiresi var"
Türkiye'de okul hemşire sisteminin henüz gelişmediğini dile getiren Hatun, şunları söyledi:
"Ülkemizde yaklaşık 350-400 okul hemşiresi var. Türkiye'deki okul hemşirilerinin sayısı çok az. Kasım ve aralık aylarında okul hemşirelerine yönelik diyabetle ilgili eğitim programı yapacağız. Okul hemşirelik sistemi hem diyabet hem de diğer hastalıklar için çok önemli çünkü çocukların geçirdiği birçok kronik hastalık var. Bunlar için okul sağlığı programına ihtiyaç var. Okul hemşiresi de programın anahtar kişisi olacak. O yüzden biz aslında diyabet programında okul hemşireliğinin ihtiyaç olduğunu yetkililere bir kez daha anlatmayı amaçlıyoruz."
-"Okul hemşireliği sisteminin geliştirilmesi lazım"
Amerika'da sistemin 750 öğrenciye 1 hemşire şeklinde düzenlendiğini, kuzey ülkelerinde de çok önemli bir sistem olarak görüldüğünü aktaran Hatun, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Hemşire aynı zamanda sağlıkla ilgili bir eğitim görevlisi olacağı için öğretmenlerin rolünü de hafiletecek. Türkiye'de hemşirelerin hepsi hastanelerde istihdam edildiği için okul hemşireliği sistemi gelişemedi. Bu konuda da girişimlerde bunuluyorum. TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Fikri Işık'a da bu konuda başvuruda bulundum. Türkiye'de hızlı bir şekilde okul sağlığı çalışmalarının ve okul hemşireliği sisteminin geliştirilmesi lazım. Önemli bir ihyaç. Sadece diyabetle ilgili değil, okul çağındaki hastalıklarla ilgili olarak okul sağlığını geliştirmesi lazım."