Tereyağın Kalorisini Yüzde 50 Oranında İndirdi

Doç. Dr. Mahmut Doğan, yaptıkları çalışma için TUBİTAK’tan destek aldıklarını belirterek, “Projemizin adı kalorisi azalmış probiyotik modifiye tereyağı üretimi ve krema üretimiydi. Yaklaşık 100 bin liralık bir bütçeyle 18 ay süreç içerisinde tamamlandı. Ürünün ARGE çalışmasında kontrol grubu olarak tereyağını seçtik ve bu tereyağına karşılık bizim geliştirilmiş yeni kalorisi azaltılmış, modifiye tereyağı için öngördüğümüz doğal kaynaklardan elde edilen lifi kullanarak yağ yıkama maddesi olarak kullanıldı. Belli oranlarda tereyağına ikame edildi. Daha sonra ürünün reçetelendirilmesi, optimize edildikten sonra fiziksel, kimyasal özelliklerine bakıldı. Sonuçta günlük tükettiğimiz tereyağındaki damak tadı farksız, beğeni ile tüketilebilecek ancak farklı yönüyle kalorisi yaklaşık yüzde 50 oranında düşürülmüş oldu. Bununla beraber sadece kalori düşüşü sağlamadık aynı zamanda kolesterol miktarını da düşürmüş olduk. Diğer vitamin içeriği ve yağ asitleri yönüyle de analizler yapıldı. Sonuçta tereyağının kalorisini yüzde 50 azaltmış olduk. Bununla birlikte tüketici beğenisini de gözlemledik. Ürünün 6 aylık depolanma stabilitesini de test ettik. Gayet olumlu sonuçlar elde edildi” diye konuştu.

Yaptıkları tereyağını obezite ve kalp, damar hastalığı olan insanların tüketebileceğini belirten Doğan, “Bu proje obezite problemine karşı veya kalp, damar hastalığı yönüyle tereyağı tüketemeyen bireyler için alternatif yeni bir ürün oldu. Bu ilk defa yapılan bir çalışma. Patent başvurusunu yaptık. Bunu yaparken de özellikle şunu planladık; günümüzde özellikle obezite problemi oldukça yaygınlaşıyor. Yine kalp, damar hastalığı yönüyle tüketicilerimizin muzdarip olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla biz alternatif olsun diye bu fikri öne sürdük ve çalışmayı projelendirdik. Belli değerlendirmeler sonrasında proje TUBİTAK tarafından kabul edildi. Yapılan Ar-Ge çalışması sonucunda da ürünü tamamlamış olduk” şeklinde konuştu.

"Biz bölümümüzle ilgili farklı çalışmaları sürdürüyoruz" diye Doğan, “Yaptığımız çalışmalarında mümkün mertebe TUBİTAK’tan ve diğer kurumlardan destek almasını sağlıyoruz. Liflerle ilgili çalışırken bu aklımıza geldi. Daha sonra bunu olgunlaştırdım ve belli bir takımla bunu 18 ay süre içerişinde tamamladık. Şu anda ürünün Ar-Ge’si tamamen bitmiş durumda. Aslında bunu oransal olarak kalorisini biraz daha düşürebiliriz ama yine bunun çalışmasının yapılması gerekiyor. Şunda yaklaşık yüzde 50 oranında kalorisi düşmüş bir ürün hazır. İsteyen herhangi bir üreticiye üretimini sağlayabiliriz” dedi.