Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin:
Engellilerin Toplumsal Entegrasyonunun Geliştirilmesi Projesi Toplantısı’na katılan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, “Her zaman birileri adına birileri karar veriyor.
Engelliler adına engelsizler karar veriyor. Bu böyle devam edemez” dedi.
Ankara Rixos Otel’de düzenlenen Engellilerin Toplumsal Entegrasyonunun Geliştirilmesi konulu toplantıya, Aile ve sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in yanı sıra, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi, Merkezi Finans ve İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Büyükelçi Vekili Bela Szombatı ve çok sayıda davetli katıldı.
Fatma Şahin, toplantıda bir konuşma gerçekleştirdi.
“EĞİTİM VE SAĞLIKTAN İSTİFADE ETTİKLERİ ZAMAN NASIL BÜYÜK PROJELERE İMZA ATTIKLARININ ŞAHİDİYİM”
Konuşmasına Türkiye’nin dünyada en büyük 16. ekonomiye sahip olduğunu hatırlatarak başlayan Şahin, oluşturulan ülke kaynaklarının beşeri sermayeyi güçlendirmede kullanılmadığı sürece ileriye gidebilmenin mümkün olmadığına inandıkları için bugün bazı çalışmaların içerisinde olduklarını ifade etti.
Toplumun, kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle, engellisiyle engelsiziyle bir bütün olarak görülüp, onların potansiyelinin ülkenin kalkınma hamlesinin bir parçası yapılmadığı sürece, bundan sonraki kalkınma yolculuğunda dünyanın 10. büyük ekonomisi olma gibi büyük ideallerin gerçekleştirilmesinin pek mümkün olmadığını söyleyen Şahin, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak biz engelli insan hakkını duygusal bir hak olarak, bir lütuf olarak görmüyoruz. Bilgi ve teknoloji çağının bir ihtiyacı ve bir gereği olarak görüyoruz. Engelli kardeşlerimize azıcık fırsat eşitliği verildiği zaman ne kadar büyük başarı hikayelerine imza attıklarının bire bir şahidiyim. Azıcık eğitim ve sağlıktan istifade ettikleri zaman nasıl büyük projelere imza attıklarının şahidiyim” diye konuştu.
“ERKEKLERİN OLDUĞU MASADAN KADINLARLA İLGİLİ KARAR ÇIKAMAZ”
Bakan Şahin, Sivil Toplum Kuruluşları arasında, engellilerle yaptığı her toplantının kendisi için en öğretici toplantılar olduğunu belirtti.
Her zaman birileri adına birilerinin karar verdiğini söyleyen Şahin, “Engelliler adına engelsizler karar veriyor. Bu böyle devam edemez. Masada engellilerle ilgili bir karar verilecekse engelliler masada olacak. Kadınlarla ilgili bir karar çıkacaksa erkeklerin oturduğu bir masadan karar çıkamaz” ifadesini kullandı.
“BARDAĞIN BOŞ TARAFINA SU DOLUYOR”
Sivil toplumun, demokratikleşmede ve yerelleşmede en temel uzuv olduğunu kaydeden Şahin, sivil toplumun sayısıyla beraber nitelik ve nicelik olarak da güçlenebilmesi için, hem katılımcığı sağlamak, hem de katılımcıları mali olarak güçlendirmek gerektiğini söyledi.
Engelli çocukların eskiden yeterince eğitimden istifade edemediğini, özellikle üniversiteye gitme oranlarının çok düşük olduğunu ifade eden Şahin, “Bunun için biz Aile ve Sosyal politikalar Bakanlığı olarak sosyal yardımlar fonunu ve sosyal politikaları bu alana çevirmeye, bu alandaki kaynağı güçlendirmeye çalıştık. Biz şuan sadece bakanlık bünyesinde 46 bin çocuğumuza ücretsiz taşımalı eğitim imkanı sağlıyoruz. Daha yolun çok başındayız. Bugün 400 bin kişiye evde bakım olanağı verip, engellilerimizin önündeki engeli kaldırmaya çalışıyoruz. Son 10 yılda bütçemizi 16 kat arttırdık. Yani 1 milyar 200 milyon TL’den, 20 milyar TL’ye ulaştırdık. Ama bu 20 milyar bütçenin yüzde 80’ini engelli kardeşlerimizin eğitim, sağlık, istihdam alanlarına ayırıyoruz. Böyle olması gerektiğine inanıyoruz. Tabi hiç bir şey tamamlanmış değil, hiçbir şey dört dörtlük değil. Ama şöyle bir gerçek var ki bardağın boş tarafına su doluyor. Bu umut, gelecek, heyecan, inanmak, güven demektir” şeklinde konuştu.
“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZLE İLGİLİ PLAN BÜTÇEDE BEKLEYEN ÇOK ÖNEMLİ BİR PAKETİMİZ VAR”
Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin empatiyi, hoşgörüyü, sevgiyi, muhabbeti çoğaltamamak olduğunu kaydeden Şahin, konuşmasına şu ifadelerle devam etti:
“İnsanlara gönül diliyle bakabilsek, insanların cismine bedenine şekline göre değil, insanların aklına, vicdanına, gönlüne ve yüreğine göre bakabilsek bugün birçok sorunu kendi içinde çözebilme gücüne kavuşmuş olacağız.
Önümüzde plan bütçede bekleyen çok önemli bir paketimiz var engel kardeşlerimizle ilgili. Erişilebilirliği, ulaşabilirliği hep birlikte başarmamız gerekiyor. Dün Keçiören’deki Engelsiz Park açılışında tekerlekli sandalyede bir kız kardeşimiz geldi, ‘bakanım tek başıma geldim evden’ dedi.
Büyük bir heyecanla, büyük bir onurla, ‘kimseye ihtiyacım olmadan tek başıma geldim’ dedi.
İşte onların o duygusunu köreltmeye hiç kimsenin hakkı yok. Bu konuda herkes kendisine düşen görevi yapmak zorunda.”
Kaynak: İHA
Ankara Rixos Otel’de düzenlenen Engellilerin Toplumsal Entegrasyonunun Geliştirilmesi konulu toplantıya, Aile ve sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in yanı sıra, Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Aylin Çiftçi, Merkezi Finans ve İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Büyükelçi Vekili Bela Szombatı ve çok sayıda davetli katıldı.
Fatma Şahin, toplantıda bir konuşma gerçekleştirdi.
“EĞİTİM VE SAĞLIKTAN İSTİFADE ETTİKLERİ ZAMAN NASIL BÜYÜK PROJELERE İMZA ATTIKLARININ ŞAHİDİYİM”
Konuşmasına Türkiye’nin dünyada en büyük 16. ekonomiye sahip olduğunu hatırlatarak başlayan Şahin, oluşturulan ülke kaynaklarının beşeri sermayeyi güçlendirmede kullanılmadığı sürece ileriye gidebilmenin mümkün olmadığına inandıkları için bugün bazı çalışmaların içerisinde olduklarını ifade etti.
Toplumun, kadınıyla erkeğiyle, yaşlısıyla genciyle, engellisiyle engelsiziyle bir bütün olarak görülüp, onların potansiyelinin ülkenin kalkınma hamlesinin bir parçası yapılmadığı sürece, bundan sonraki kalkınma yolculuğunda dünyanın 10. büyük ekonomisi olma gibi büyük ideallerin gerçekleştirilmesinin pek mümkün olmadığını söyleyen Şahin, “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak biz engelli insan hakkını duygusal bir hak olarak, bir lütuf olarak görmüyoruz. Bilgi ve teknoloji çağının bir ihtiyacı ve bir gereği olarak görüyoruz. Engelli kardeşlerimize azıcık fırsat eşitliği verildiği zaman ne kadar büyük başarı hikayelerine imza attıklarının bire bir şahidiyim. Azıcık eğitim ve sağlıktan istifade ettikleri zaman nasıl büyük projelere imza attıklarının şahidiyim” diye konuştu.
“ERKEKLERİN OLDUĞU MASADAN KADINLARLA İLGİLİ KARAR ÇIKAMAZ”
Bakan Şahin, Sivil Toplum Kuruluşları arasında, engellilerle yaptığı her toplantının kendisi için en öğretici toplantılar olduğunu belirtti.
Her zaman birileri adına birilerinin karar verdiğini söyleyen Şahin, “Engelliler adına engelsizler karar veriyor. Bu böyle devam edemez. Masada engellilerle ilgili bir karar verilecekse engelliler masada olacak. Kadınlarla ilgili bir karar çıkacaksa erkeklerin oturduğu bir masadan karar çıkamaz” ifadesini kullandı.
“BARDAĞIN BOŞ TARAFINA SU DOLUYOR”
Sivil toplumun, demokratikleşmede ve yerelleşmede en temel uzuv olduğunu kaydeden Şahin, sivil toplumun sayısıyla beraber nitelik ve nicelik olarak da güçlenebilmesi için, hem katılımcığı sağlamak, hem de katılımcıları mali olarak güçlendirmek gerektiğini söyledi.
Engelli çocukların eskiden yeterince eğitimden istifade edemediğini, özellikle üniversiteye gitme oranlarının çok düşük olduğunu ifade eden Şahin, “Bunun için biz Aile ve Sosyal politikalar Bakanlığı olarak sosyal yardımlar fonunu ve sosyal politikaları bu alana çevirmeye, bu alandaki kaynağı güçlendirmeye çalıştık. Biz şuan sadece bakanlık bünyesinde 46 bin çocuğumuza ücretsiz taşımalı eğitim imkanı sağlıyoruz. Daha yolun çok başındayız. Bugün 400 bin kişiye evde bakım olanağı verip, engellilerimizin önündeki engeli kaldırmaya çalışıyoruz. Son 10 yılda bütçemizi 16 kat arttırdık. Yani 1 milyar 200 milyon TL’den, 20 milyar TL’ye ulaştırdık. Ama bu 20 milyar bütçenin yüzde 80’ini engelli kardeşlerimizin eğitim, sağlık, istihdam alanlarına ayırıyoruz. Böyle olması gerektiğine inanıyoruz. Tabi hiç bir şey tamamlanmış değil, hiçbir şey dört dörtlük değil. Ama şöyle bir gerçek var ki bardağın boş tarafına su doluyor. Bu umut, gelecek, heyecan, inanmak, güven demektir” şeklinde konuştu.
“ENGELLİ KARDEŞLERİMİZLE İLGİLİ PLAN BÜTÇEDE BEKLEYEN ÇOK ÖNEMLİ BİR PAKETİMİZ VAR”
Türkiye’nin en büyük sorunlarından birinin empatiyi, hoşgörüyü, sevgiyi, muhabbeti çoğaltamamak olduğunu kaydeden Şahin, konuşmasına şu ifadelerle devam etti:
“İnsanlara gönül diliyle bakabilsek, insanların cismine bedenine şekline göre değil, insanların aklına, vicdanına, gönlüne ve yüreğine göre bakabilsek bugün birçok sorunu kendi içinde çözebilme gücüne kavuşmuş olacağız.
Önümüzde plan bütçede bekleyen çok önemli bir paketimiz var engel kardeşlerimizle ilgili. Erişilebilirliği, ulaşabilirliği hep birlikte başarmamız gerekiyor. Dün Keçiören’deki Engelsiz Park açılışında tekerlekli sandalyede bir kız kardeşimiz geldi, ‘bakanım tek başıma geldim evden’ dedi.
Büyük bir heyecanla, büyük bir onurla, ‘kimseye ihtiyacım olmadan tek başıma geldim’ dedi.
İşte onların o duygusunu köreltmeye hiç kimsenin hakkı yok. Bu konuda herkes kendisine düşen görevi yapmak zorunda.”