Ticari Yerlerde Gösterilen Filmler İçin Telif Hakkı Ödendi
ANKARA - TUĞBA ÖZGÜR DURMAZ - Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, Ankara'daki bir otelin, oda ve ortak kullanım alanlarında gösterilen filmler için 5 bin lira para cezası ödenmesine karar verdi.
Film Yapımcıları Meslek Birliği tarafından 2010 yılında açılan dava sonucunda para cezası verilen otel, KDV hariç aylık bin lira ödeyerek, FİYAB üyesi yapımcıların filmlerinin odalarda ve ortak alanlarda gösterim hakkı için de bir yıllık sözleşme imzaladı.
FİYAB Başkanı Galip Gültekin, kararın sinema için büyük önem taşıdığını belirterek, "Bu alanda yıllardır hiçbir meslek kuruluşu bir lira bile toplayamadı. Bu, sinema meslek birlikleri, yapımcılar ve eser sahipleri açısından bir başlangıçtır, bize göre bu bir milattır" dedi.
Birliğin kuruluş amacının telif haklarının toplanması ve korsanla mücadele olduğunu belirten Gültekin, filmlerin gösterim, iletim alanlarıyla ilgili üyelerinin kendilerine yetki vermesi için 5 yıldır yoğun çaba sarf ettiklerini bildirdi.
Gültekin, bugüne kadar telif haklarıyla ilgili 5 dava açtıklarını, lehlerine sonuçlanan iki davanın temyize götürüldüğünü, birinde uzlaşmayla sonuca varıldığını, diğer ikisinde ise mahkemenin devam ettiğini anlattı.
Yaklaşık 3 yıldır süren bir davada, bekledikleri sonuca ulaştıklarını ve ilk kez ticari yerlerde gösterilen filmler için telif hakkı ödeme kararı çıktığını kaydeden Gültekin, "Bu sinema meslek birlikleri, yapımcılar ve eser sahipleri açısından bir başlangıçtır, bize göre bu bir milattır. Bundan sonraki süreçte, kazanılan iki davanın temyizden dönmesi ve emsal olarak kabul edilmesinden sonra daha hızlı bir şekilde telif tahsil edeceğiz. Yapılan eserlerin hiçbir para dönüşü olmadan kullanılmasından telif toplama noktasına geldik. Dolayısıyla oyuncusundan senaristine, yönetmeninden yapımcılara herkes hakkını elde edecek" dedi.
Televizyonun ticari amaçla kulanıldığı her alanda telif alınabileceğini savunan Gültekin, "Otel odasına televizyon konulduğunda, oda fiyatı içine onun bedeli de ekleniyor dolayısıyla televizyonda bir film izleniyorsa telif gerektirir, aynı şekilde lobide de kıraathanede de berberde de... Çünkü berbere gidince de televizyon açılıyor ve müşteri ona bakarken tıraş ediliyor, saç kesiliyor. Bu da ticari amaçlı, müşteriye ekran hizmeti veriyor" diye konuştu.
-Dünyada sinema telifleri nasıl işliyor
Türkiye'nin sinema teliflerinin toplanması ve dağıtılması konusunda dünyanın çok gerisinde olduğunu ileri süren Gültekin, geçen yıl İngiltere, Almanya ve Fransa'daki telif sistemini incelediklerini ve bu ülkelerde yerleşmiş bir sistemin sorunsuz devam ettiğini hatta sinema geçmişleri 20 yıl öncesine dayanan bazı ülkelerin bile sistemlerini başarıyla yürüttüklerini söyledi.
Gültekin, telifin toplanması kadar dağıtımının da çok önemli olduğuna dikkati çekerek, yapımcıların aldığı telifin yönetmene, eser sahibine ve oyuncuya paylaştırılması gerektiğini bildirdi.
"Bizim işimiz telifi tahsil ve takip etmek ama bu konuda bize yetki verilmediği için bu noktada müzik sektörü gibi sıkı sıkıya bir çalışma yapılmadı" diyen Gültekin, yavaş yavaş telif toplama hususunda bilincin güçlendiği anlattı.
Gültekin, telif haklarının toplanıp dağıtılmasıyla ilgili 2010 yılında kurdukları güç birliği ile ortak bir tarife yayımladıklarını anımsatarak, bunun bütün sektörün ortak bir başlangıç noktası olabileceğini kaydetti.
Kaynak: AA
FİYAB Başkanı Galip Gültekin, kararın sinema için büyük önem taşıdığını belirterek, "Bu alanda yıllardır hiçbir meslek kuruluşu bir lira bile toplayamadı. Bu, sinema meslek birlikleri, yapımcılar ve eser sahipleri açısından bir başlangıçtır, bize göre bu bir milattır" dedi.
Birliğin kuruluş amacının telif haklarının toplanması ve korsanla mücadele olduğunu belirten Gültekin, filmlerin gösterim, iletim alanlarıyla ilgili üyelerinin kendilerine yetki vermesi için 5 yıldır yoğun çaba sarf ettiklerini bildirdi.
Gültekin, bugüne kadar telif haklarıyla ilgili 5 dava açtıklarını, lehlerine sonuçlanan iki davanın temyize götürüldüğünü, birinde uzlaşmayla sonuca varıldığını, diğer ikisinde ise mahkemenin devam ettiğini anlattı.
Yaklaşık 3 yıldır süren bir davada, bekledikleri sonuca ulaştıklarını ve ilk kez ticari yerlerde gösterilen filmler için telif hakkı ödeme kararı çıktığını kaydeden Gültekin, "Bu sinema meslek birlikleri, yapımcılar ve eser sahipleri açısından bir başlangıçtır, bize göre bu bir milattır. Bundan sonraki süreçte, kazanılan iki davanın temyizden dönmesi ve emsal olarak kabul edilmesinden sonra daha hızlı bir şekilde telif tahsil edeceğiz. Yapılan eserlerin hiçbir para dönüşü olmadan kullanılmasından telif toplama noktasına geldik. Dolayısıyla oyuncusundan senaristine, yönetmeninden yapımcılara herkes hakkını elde edecek" dedi.
Televizyonun ticari amaçla kulanıldığı her alanda telif alınabileceğini savunan Gültekin, "Otel odasına televizyon konulduğunda, oda fiyatı içine onun bedeli de ekleniyor dolayısıyla televizyonda bir film izleniyorsa telif gerektirir, aynı şekilde lobide de kıraathanede de berberde de... Çünkü berbere gidince de televizyon açılıyor ve müşteri ona bakarken tıraş ediliyor, saç kesiliyor. Bu da ticari amaçlı, müşteriye ekran hizmeti veriyor" diye konuştu.
-Dünyada sinema telifleri nasıl işliyor
Türkiye'nin sinema teliflerinin toplanması ve dağıtılması konusunda dünyanın çok gerisinde olduğunu ileri süren Gültekin, geçen yıl İngiltere, Almanya ve Fransa'daki telif sistemini incelediklerini ve bu ülkelerde yerleşmiş bir sistemin sorunsuz devam ettiğini hatta sinema geçmişleri 20 yıl öncesine dayanan bazı ülkelerin bile sistemlerini başarıyla yürüttüklerini söyledi.
Gültekin, telifin toplanması kadar dağıtımının da çok önemli olduğuna dikkati çekerek, yapımcıların aldığı telifin yönetmene, eser sahibine ve oyuncuya paylaştırılması gerektiğini bildirdi.
"Bizim işimiz telifi tahsil ve takip etmek ama bu konuda bize yetki verilmediği için bu noktada müzik sektörü gibi sıkı sıkıya bir çalışma yapılmadı" diyen Gültekin, yavaş yavaş telif toplama hususunda bilincin güçlendiği anlattı.
Gültekin, telif haklarının toplanıp dağıtılmasıyla ilgili 2010 yılında kurdukları güç birliği ile ortak bir tarife yayımladıklarını anımsatarak, bunun bütün sektörün ortak bir başlangıç noktası olabileceğini kaydetti.
