Eko-jin Kolektifi Aktivistleri Batman’a Ulaştı
Bölgedeki doğa tahribatlarına dikkat çekmek ve çözüm sürecine destek olmak amacıyla "Doğama sahip çıkıyorum ve yeni bir hayat için pedalla" sloganıyla yola çıkan Eko Jin Kolektifi aktivistleri Batman’a ulaştı.

Çevreyle ilgili, özellikle bölgede, yaşadığımız coğrafyada karşı durulacak, karşı durulması gereken bir çok doğaya zarar veren tahripkar projeler olduğuna dikkat çeken Temel, "Barajlar HES’ler, nükleer santraller gibi bugün iktidarın eliyle yapılan bir çok faaliyetin doğamızı maalesef yok etmeyle yüz yüze getirdi. Bu şekilde giderse başta coğrafyamız başta olmak üzere dünyanın bir çok yerinde bu ve buna benzer durumlarla karşılaşacak. Yani dünyamız ciddi bir risk altında. Herkes bir şey yapabilir, herkes bir şey yapmalı. Biz de Batman Belediyesi olarak elimizden geldiğince çevreyle doğayla barışık, ekolojik bir anlayış ve felsefeyle hareket etmeye çalışan bir siyasi geleneğin kurumuyuz. Şimdiye kadar böyle davrandık, bundan sonra da böyle davranacağız" diye konuştu.
Batman’ın en önemli tarihi mirasının Hasankeyf olduğunun altını çizen Temel, "Sadece bu coğrafyanın değil, yeryüzündeki bütün kalıntıların en önemlilerinden biri Hasankeyf’te. Bundan sonraki durağınız orası. Biz Batman Belediyesi olarak Hasankeyf Girişimi içinde yıllarca emek verdik, çabaladık, yer aldık. Yerelden genele doğru, Hasankeyf’in yaşatılmasıyla ilgili biz, yıllardır bir çok etkinliğimizle farkındalık, duyarlık yaratmaya çalıştık. Biz Hasankeyf’i önemsiyoruz, çünkü gerçekten görmeyen varsa gidip görsün, hepimizin, insanlığın tarihi mirası olan bir kent. Baraj yüzünden yok olmayla karşı karşıya. Sadece Hasankeyf’i sular altında bırakmayacak, doğal yaşamı yok edecek, tüm Dicle Vadisi’ni, aşağı kısmından yaklaşık Bismil’in son noktasına kadar göle dönüşecek. Doğal yaşamı, bitki örtüsü endemik bitki türleri, oradaki kuş ve diğer hayvan çeşitlerini öldürecek bir projeden bahsediyoruz. Hem tarihi miras yok ediliyor, hem doğal yaşam alanları tahrip ediliyor. Bundan dolayı biz baraj yapımlarına karşıyız, Hasankeyf’in yanındayız" şeklinde konuştu
80 metre, 50 metre gibi kota tartışmalarına girmeden barajların kesinlikle yapılmaması gerektiğini düşündüklerini ifade eden Temel, "Önümüzde savaşın, çatışmaların bitme umudu veren bir süreç var. Bizce bu sürecin en önemli ayaklarından biri bölgede yapılacak baraj projelerinden vazgeçilmesidir. Nihayetinde devlet tarafından, hükümetler tarafından deklere edilen tırnak içinde güvenlik amacı, bu barış süreciyle birlikte geçerliliğini ve inandırıcılığını yitiriyor. Bir süreçten bahsediliyor ve eğer silahlar tamamıyla susacaksa, gömülecekse devlet de bir iyi niyet adımı olarak bu baraj yapımlarını durdurması gerekiyor. Bu bizim açımızdan en görünen adım olacaktır. Ben bu vesileyle bu çağrıyı da yapmış oluyorum" ifadelerini kullandı
