Fed'in Parasal Genişlemeyle İmtihanı

İSTANBUL - BELGİN YAKIŞAN - Dünya finans piyasalarında son haftalarda ismi adeta hafızalara kazınan Fed Başkanı Ben Bernanke, 1929'daki yıllardaki "Büyük Buhran"dan bu yana Fed'in başvurduğu en agresif politikaları uygulayarak tarihe geçti. Piyasalar, Bernanke'nin ağzından genişlemenin geleceğiyle ilgili çıkacak tek bir kelimenin bile öneminin farkında ve dikkatler iki ifadeye kilitlenmiş durumda; Bernanke ve QE...

Dünya piyasaları bir sabah mortgage krizinin Wall Street'te fısıldandığı bir güne uyandı ve finans piyalasarı için o tarihten sonra hiçbirşey eskisi olmadı. ABD piyasalarından yayılarak "mortgage krizi" adıyla anılan likidite krizi, 2006 sonlarında başladı ve 2007'deki finansal dalgalanmayla gelişip ve 2008'de küresel piyasalarda gündeme oturdu.

ABD mortgage piyasasına bağlı likidite krizi sürecine ilk müdahale Eylül 2008'de ABD Hazinesi'nden gelirken, bu dönemde hazine, mortgage devleri Fannie Mae ve Freddie Mac'i kamulaştırarak, şirketlerin zararlarını karşılayabilmeleri için 200 milyar dolar verdi.

Bundan yaklaşık bir hafta sonra Amerikan hükümeti, American International Group'a 85 milyar dolar mali destek vererek kurtardı. Bazı büyük finansal kuruluşların çöküşün eşiğine gelmesiyle devam eden süreçte, Fed'in 158 yıllık Amerikan Yatırım Bankası Lehman Brothers'ı korumayı reddetmesiyle, 15 Eylül 2008'de şirket iflas etti. Bu gelişmenin hemen ardından da Merrill Lynch, 50 milyar dolara Bank of America'ya satıldı.

Tüm bu gelişmeler yaşanırken Fed ve ABD Hazinesi 700 milyar dolarlık bütçe planına başladı.

8 Ekim'de faiz oranını yarım puan indirerek yüzde 1,5'e çeken Fed, 29 Ekim'deki olağan toplantısında da gösterge faiz oranını yüzde 1,5'ten yüzde 1'e çekti. Fed politika fazini 17 Aralık 2008'de yüzde 1'den şu andaki seviye olan yüzde 0.25'e çekti.

Müdahaleler aracılığıyla, ekonomide istikrarı sağlamayı, finansal sistemdeki bozulmayı önlemeyi ve faiz oranlarını düşürerek tüketici ve işletmelerin daha ucuz borçlanma yoluyla kredi kullanmalarını amaçlandığı 2008 yılının Eylül ayında başlayan kurtarma sürecinde, finansal piyasalardaki karışıklık birkaç ay devam etti.

AA muhabirinin ABD Hazinesi verilerinden derlediği bilgilere göre, 10 yıllık hazine tahvili faizleri 2008 yılının Haziran ayında yüzde 4,27 seviyesini görmüşken, eylül ayının ortalarında yüzde 3,41'e kadar geriledi. ABD'nin 30 yıllık hazine tahvili faizleri ise 2008 Haziran'da yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 4,79'u gördükten sonra ekim ayında yüzde 3,99 seviyesine geriledi.

Freddie Mac verilerine göre, ABD 30 yıllık mortgage faizleri ise 2008 yılının Ekim ayında yüzde 6,20 oldu.

Piyasalar bu dönemde parasal genişlemeyi duydu.

-Birinci faz

25 Kasım 2008'de başlayan parasal genişlemenin ilk ayağında,Fed 500 milyar dolarlık mortgage piyasasına dayalı tahvil satın alımına başladı.

Bu dönemde Fannie Mae, Freddie Mac, Ginnie Mae ve Federal Konut Kredisi Bankası gibi mortgage devlerinin borç yükümlülüklerinin 100 milyar dolarlık kısmı Fed tarafından satın alındı.

Gösterge faiz oranlarını sıfıra yakın seviyelere indiren Fed, bununla yetinmeyerek daha önce 500 milyar dolar olarak açıkladığı mortgage'a dayalı tahvil satın alımlarını, 18 Mart 2009'da 750 milyar dolar daha genişletti ve toplamda 1,25 trilyon dolarlık tahvil alımı yaptı.

Fed aynı zamanda, Fannie Mae ve Freddie Mac borçlarına 100 milyar dolar yatırım yapabileceğini ve altı aylık süreçte 300 milyar dolar uzun dönem hazine tahvili satın alacağını duyurdu.

1,25 trilyon dolarlık mortgage dayalı tahvil alımı, 175 milyar dolarlık kamu borçlanması ve 300 milyar dolar hazine tahvili alımıyla tamamlanan QE1 döneminde, Fed mortgage faiz oranlarını düşürmeyi, konut kredilerini artırmayı ve finansal piyasa koşullarını iyileştirmeyi amaçladı.

Fed'in gösterge faizini yüzde 0,25'e çektiği 17 Aralık 2008'de, 10 yıllık hazine tahvil faizi yüzde 2,2 ve 30 yıllık hazine tahvil faizi ise yüzde 2,66 oldu.

25 Kasım 2008'de başlayıp 31 Mart 2010'da biten QE1 döneminde, 30 yıllık hazine tahvil faizleri en düşük seviyesini yüzde 2,55'le Aralık 2008'de görürken, söz konusu dönemde en yüksek seviyesi olan yüzde 4,77'yi ise Mart 2010'da gördü.

Söz konusu dönemde 30 yıllık mortgage faizleri ise en düşük yüzde 4,86 en yüksek ise yüzde 6,09 oldu.

-600 milyar dolarlık genişleme

Fed, 3 Kasım 2010'da başlayan ve 30 Haziran 2011'de biten parasal genişlemenin ikinci fazında,ekonomik toparlanmanın daha güçlü bir şekilde geliştirilmesine destek olacağını belirtirken, bu süreçte aylık 75 milyar dolarlık uzun vadeli hazine tahvili satın alacağını açıkladı.

600 milyar dolarlık parasal genişlemeyle sonuçlanan fazın sonuna gelindiğinde, 30 yıllık mortgage faiz oranları düşüşe geçti.

Uzmanlar süreç içerisinde 4,95 seviyesine yükselen 30 yıllık mortgage faiz oranlarının daha da artmasından endişe duysa da, sürecin bittiği Haziran 2011'de yüzde 4,51 seviyesine geriledi.

-Her ay 85 milyar dolar

13 Eylül 2012'de başlayan süreçte Fed, ekonomi düzelene kadar, her ay 40 milyar dolar mortgage destekli tahvil ve 45 milyar dolar da hazine tahvili olmak üzere 85 milyar dolarlık varlık alımı yapacağını duyurdu.

Tahvil alım programının, Amerikan ekonomisinde istihdam ve fiyat istikrarı sağlanmasıyla, bu yılın Eylül ayında azaltılması ve 2014 yılının ortalarına doğru sonlandırılması bekleniyor.

Tahvil alım programının son ayağında mortgage faiz oranlarının düşük seviyelerde kalması ve parasal genişlemeyle bankaların kullandırdığı kredilerin artması bekleniyordu.

30 yıllık mortgage tahvilleri Eylül 2012'de yüzde 3,47 seviyesinde iken, bu yılın haziran ayında bu oran yüzde 4,07'ye yükseldi.

-Malumun ilanı

Aylık 85 milyar dolarlık alımla dünyaya likidite sağlayan Fed'in genişlemeye ne zaman ve nasıl son vereceği piyasaların odağındayken, Fed Başkanı Ben Bernanke bu hafta yaptığı iki konuşmada parasal genişlemenin 2013 sonuna kadar azaltılacağı ve 2014 yılında sonlandırılabileceği söylemini tekrarladı.

Bernanke'nin tahvil alımlarına ABD'de yüzde 6,5 işsizlik oranı ve yüzde 2 enflasyon hedefine ulaşana kadar devam edeceğine yönelik beklentiler ve bu verilerin henüz tatmin edici olmaktan uzak olduğunu vurgulamasıyla, gelişmekte olan piyasaları rahatladı.

Piyasalar parasal genişlemenin verilerdeki iyileşmeye göre 2014 yılında sonlandırılacağını açıklamasına karşın, piyasa oyuncuları geçişin yumuşak olacağı ve konuşmanın ılımlı tonunu satın alarak tekrar pozisyon açtı ve başta ABD olmak üzere neredeyse tüm piyasalarda bahar havası hakim oldu. ABD 10 yıllık tahvil faizleri geriledi ve gelişmekte olan ülkelere likidite akışının devam edeceğine ilişkin beklenti güçlendi.

Kaynak: AA