Baraj Suları Altında Kalacak Köyün Sakinleri Köylerini Terk Etmek İstemiyor
Muş’un Varto ilçesinde yapımına başlanan Alparslan 2 Barajı nedeniyle sular altında kalacak olan 21 köyden Tepe köyü sakinleri, köylerini terk etmek istemediklerini dile getirdi.
Sabancı Holding bünyesinde faaliyet yürüten Enerjisa Şirketi tarafından yapımına başlanan Alparslan 2 Barajı, 21 köyün sakinlerini göçe zorluyor. Alparslan 2 Barajı'nın yapımıyla birlikte tamamen sular altında kalacak Varto'ya bağlı Tepe köyü sakinleri, köylerinin sular altında kalması durumunda göç etmek zorunda kalacaklarını ve ailelerinin göç sonunda parçalanacağını belirttiler. Köy sakinlerinden 80 yaşındaki Hacı Mir Hamza Keskin, "Ben 80 yaşındayım, bugün varım ama yarın yokum. Her şey dünya malı değildir. Bu yaşamımız, bu doğamız yok edilecek. Kimine belki para verecekler, menfaatimize gelebilir, ama bu köyde ölecek. Ailemiz, geleneklerimiz var, bunların hepsi yok olacak, ailelerimiz dağılacak" dedi.
Köy sakinlerinin tarım ve hayvancılıkla geçimlerini sağladıklarını dile getiren Keskin, "Biz köyümüzde tarım ve hayvancılıkla uğraşıyoruz. Benim bir sürü yetimim var. Bu yaşımda çalışıyor ve aileme bakıyorum. Yarın köyüm baraj altında kalsa ne yapacağım, nereye gideceğim, nasıl bu yetimlere bakacağım? Şimdi 5-6 inekle ve tarım yaparak geçimlerini sağlıyorum. Bunlarda olmayacak, gidip nerede nasıl iş bulup da geçimlerini sağlayacağım" diye konuştu.
“BU TOPRAKLARI VE BU HAYATIMIZI BİR DAHA ASLA GÖREMEYECEĞİZ”
Köy sakinlerinden Mehmet Can Özer ise, "Yıllardır köyümüzün baraj suları altında kalacağını duyuyorduk. Şimdi barajın yapımına başlandı ve köyümüz sular altında kalacak. Barajın tamamlanmasıyla birlikte 21 köy barajdan etkilenecek ve göç edecek. Biz de barajın yapımıyla birlikte mecburen göç edeceğiz. Bu toprakları ve bu hayatımızı bir daha asla göremeyeceğiz. Burada hayvancılık ve tarımla uğraşıyoruz, yılda bir ay da olsa çalışsak ailemizin geçimini sağlıyoruz. Göç durumunda ne yapacağız. Belki arazilerimizin parasını verecekler, onu da alıp gidip betona yatıracağız. Biz köyümüzde mutluyuz, bu doğayı, suyu, toprağı bir daha göremeyiz" şeklinde konuştu.
70 yaşındaki Sıdıka Özer de, "Ömrüm bu köyde geçti. 15 nüfus bir arada burada yaşıyoruz. Bostanımız, hayvanlarımız var. Tüm ailemizle birlikte iç içe yaşıyoruz. Yarın köy sular altında kalırsa köyümüzü terk edeceğiz. Nereye gideceğimiz, ne yapacağımız belli değil. Belki gidip beton duvarlar arasında yaşamak zorunda kalacağız. Bu durumda ben en çok toprağımı, hayvanlarımı, ineğimi, koyunumu, tavuğumu özleyeceğim" dedi.
Kaynak: İHA
Köy sakinlerinin tarım ve hayvancılıkla geçimlerini sağladıklarını dile getiren Keskin, "Biz köyümüzde tarım ve hayvancılıkla uğraşıyoruz. Benim bir sürü yetimim var. Bu yaşımda çalışıyor ve aileme bakıyorum. Yarın köyüm baraj altında kalsa ne yapacağım, nereye gideceğim, nasıl bu yetimlere bakacağım? Şimdi 5-6 inekle ve tarım yaparak geçimlerini sağlıyorum. Bunlarda olmayacak, gidip nerede nasıl iş bulup da geçimlerini sağlayacağım" diye konuştu.
“BU TOPRAKLARI VE BU HAYATIMIZI BİR DAHA ASLA GÖREMEYECEĞİZ”
Köy sakinlerinden Mehmet Can Özer ise, "Yıllardır köyümüzün baraj suları altında kalacağını duyuyorduk. Şimdi barajın yapımına başlandı ve köyümüz sular altında kalacak. Barajın tamamlanmasıyla birlikte 21 köy barajdan etkilenecek ve göç edecek. Biz de barajın yapımıyla birlikte mecburen göç edeceğiz. Bu toprakları ve bu hayatımızı bir daha asla göremeyeceğiz. Burada hayvancılık ve tarımla uğraşıyoruz, yılda bir ay da olsa çalışsak ailemizin geçimini sağlıyoruz. Göç durumunda ne yapacağız. Belki arazilerimizin parasını verecekler, onu da alıp gidip betona yatıracağız. Biz köyümüzde mutluyuz, bu doğayı, suyu, toprağı bir daha göremeyiz" şeklinde konuştu.
70 yaşındaki Sıdıka Özer de, "Ömrüm bu köyde geçti. 15 nüfus bir arada burada yaşıyoruz. Bostanımız, hayvanlarımız var. Tüm ailemizle birlikte iç içe yaşıyoruz. Yarın köy sular altında kalırsa köyümüzü terk edeceğiz. Nereye gideceğimiz, ne yapacağımız belli değil. Belki gidip beton duvarlar arasında yaşamak zorunda kalacağız. Bu durumda ben en çok toprağımı, hayvanlarımı, ineğimi, koyunumu, tavuğumu özleyeceğim" dedi.