Dışişleri Bakanı Davutoğlu Açıklaması

ANKARA - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye için Mısır'ın cumhurbaşkanının Muhammed Mursi olduğunu, bu ülkede yanlış bir şeye cevaz verilmesi halinde bunun negatif domino etkisinin olacağı uyarısında bulundu.

Davutoğlu, NTV televizyonunda katıldığı bir programda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. "Bizim için Mısır'ın cumhurbaşkanı Mursi'dir" diyen Davutoğlu, Mısır'ın Ortadoğu'daki her gelişmenin omurgası konumunda bulunduğunu kaydetti.

Davutoğlu, Mısır'da uzun onyıllar sonra ilk defa meşruiyetini doğrudan halktan alan açık ve şaffaf seçimlerle işbaşına gelmiş bir yönetimin olduğunu belirtirken, askeri darbeyle bunun ortadan kalktığını belirtti.

Davutoğlu, Mısır'daki duruma ilişkin, "Bu tür durumlarda siyasal sistemleri, iktidarları meşru kılmanın iki yolu var. Bir, iç meşruiyet; iki, dış meşruiyet. İç meşruiyetin bizim açımızdan nihai kaynağı halk iradesidir, millet egemenliğidir. Tabii her ülkenin kendisine ait siyasi sistemi olur. Ama bir ülkenin içerde istikrara kavuşması için gücünü halktan alması lazım. Bu halktan alma durumu bittiğinde ve bir anlamda o halk iradesinin yansıması olan siyasi otorite yıpranma geçirdiğinde, meşruiyet tartışması başlar. Şimdi Mısır'daki temel sorun bu" ifadelerini kullandı.

Mısır'da olağanüstü ve mükemmel bir başarı olarak değerlendirilen, 21. yüzyılın ilk büyük devrimi olarak nitelendirilen Tahrir Devrimi'nden bugüne gelindiğinde, birçok kritik süreç yaşandığına dikkat çeken Davutoğlu, en kritik sürecinse geçtiğimiz haftalarda yaşandığını ve son gelişmelerle bu ülkede iç siyasi meşruiyet sorunu ortaya çıktığını söyledi.

Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Yönetim hata yapabilir, yönetimler yanlış politikalar izleyebilir her yerde. Bugün ABD, AB'deki yönetimlerin çoğu da bu tartışmaları demokratik sistemde yapar. Ama bu şekilde, meşruiyeti tartışmasız bir şekilde tecelli etmiş bu yönetimi, iş başından halk iradesi dışında aldığınız zaman iç meşruiyet sorunu başlar. Aslında daha önce başladı bu sorun. Geçen sene seçilmiş parlamento feshedildiğinde ilk ciddi meşruiyet sinyali gelmişti. İki seçilmiş yapı vardı o dönemde. Bir cumhurbaşkanı, bir parlamento. Parlamentoyu feshedince Cumhurbaşkanı'nın yasama bakımından devletin işleyişinde bir ayağı kayboldu. Cumhurbaşkanı tek başına hükümeti de parlamento dışından kurmak zorunda kaldı çünkü parlamento lağvedildi. Aslında bugün darbeyi Mısır'da hazırlayanlar, o zamandan statükoyu korumak için böyle bir hamle yapmışlardı. Tek meşru seçimle göreve gelmiş olan cumhurbaşkanı da tartışma konusu yapıldığında, malesef Mısır'da seçilmiş herhangi bir erk kalmadı."

-Negatif domino etkisi-

Davutoğlu, dün akşam Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed Kamil'in kendisini veda etmek için aradığını açıklayarak, "Çok sıcak bir ilişkimiz olmuştu ve bizim açımızdan önemliydi. Çünkü Mursi tarafından atandığı için, orada devamı, burada bile halk iradesini yansıtan bir ümit kaynağı olabilirdi" dedi.

Mısır'da çok ciddi bir kriz yaşandığını söyleyen Davutoğlu, bunu kapatmak için dış meşruiyet arandığını ve bu nedenle bazı yabancı ülkelerin ve kurumların açıklamalarına bakılarak, bir tahammül gösterilmesinin beklendiğini belirtti.

Bu tahammül durumunun ilk açıklamalara bakıldığında bazı ülkelerce de karşılandığına işaret eden Davutoğlu, "O dönemde ben, yirmiyi aşkın dışişleri bakanıyla görüşme yaptım. Görüşmenin esası, birilerini birilerine şikayet etmek değildi. Bir istişare zemini oluşturmaktı. Dış meşruiyet dediğimiz, içerdeki meşruiyetle birleşmezse bir müddet sonra içerde gayrimeşru hamle yapmış unsurlar, başka ülkelerde de benzer tutumlara yönelebilirler. Burada muhattaplarımla da görüştüğümde bunu vurguladım" dedi.

Davutoğlu, Mısır'ın Ortadoğu'daki her gelişmenin omurgası olduğunu ve Nasır hareketi ile Arap ulusçuluğunun Mısır'da başladığını anımsatarak, "Şimdi Mısır'da eğer yanlış bir şeye hep beraber cevaz verirsek, bunun negatif domino etkisi olur" diye konuştu.

Mısır'daki demokrasinin pozitif domino etkisi yapmasını beklerken ve Mısır'da başarılı bir geçiş süreci tamamlanıp, barışçıl bir şekilde, Suriye'dekinin, Libya'dakinin aksine, böyle bir beklenti içinde Mısır'da büyük ümitler beslerken, darbenin ve bu darbeye yakılacak yeşil ışığın Mısır'da tersine negatif domino etkisi yapacağı uyarısında bulunan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Eski sistemden, eski statükodan kalan kurumlar ya da kişiler, 'Nasıl olsa Mısır'da böyle bir darbe oldu, dış meşruiyet bulabildi, en azından sessiz kalarak gayrimeşru olmadığı ifade edildi, o zaman bizde aynısını yapabiliriz' diyebilirler. Yani Yemen'de, Tunus'ta, Libya'da, eskiden beri orada olan unsurlar var. Bizim öncelikli görevimiz, dış meşruiyet üzerinden negatif domino etkisi yapma ihtimalini yok etmektir."

Davutoğlu, bir kere bazı unsurların sistem dışına itilmesi ve meşru kanallarda siyaset yapmasının engellenmesi durumunda, radikalleşme eğiliminin başlayabileceğini ifade etti.

"Bu radikalleşme eğiliminin de nerede duracağı belli olmaz" diyen Davutoğlu, "Onun için Mısır'da diyelim, Müslüman Kardeşler ya da başka gruplar siyasi sistemden bir kere dışlanırlarsa, öylesine sonuçlar doğabilirki, bu sonuçlar bütün bölgede şiddet sarmalını artırır" değerlendirmesini yaptı.

Avrupa Birliği'nin kendi içinde mutabakat sağlamasının zaman aldığını belirten Davutoğlu, "Afrika Birliği, Avrupa Birliği'nden daha demokratik tepki verdi" görüşünü kendisinin de paylaştığını söyledi.

Davutoğlu, AB'nin bu anlamda ciddi bir sınavdan geçtiğini ve hala geçmekte olduğunu belirterek, Birlik'ten son gelen açıklamaların, ilk tutumlarını telafi edici yönde olduğunu dile getirdi.

-Türkiye'nin tutumu-

Davutoğlu, Türkiye'nin Mısır'da askeri darbe karşısındaki tutumunun baştan beri çok ilkesel olduğunu vurgulayarak, bir ülkede iç meşruiyetin sağlanmasının yegane kaynağının, o ülkenin halkının siyasi iradesi olduğunu dile getirdi. Davutoğlu, "Siyasi sistem farklı olur, ilişkileri yürütürsün. Demokratik yollarla iş başına gelmiş bir iktidarın, bu yöntemlerle değişmesine bir kere izin verirsek, yakın çevremizde, bunun doğurabileceği domino etkisini hepimiz görüyoruz" dedi.

Darbe gerçekleştiği gün "Acaba bu meseleyi nasıl kontrol altında tutabiliriz" düşüncesiyle, bazı sivil muhataplarıyla görüştüğünü belirten Davutoğlu, "Ama bu kanallar, bürokratik kanallar dışında, meşruiyet verici üst düzey temaslar şu anda zaten bizim için olmadığı gibi, diğer ülkeler için de geçerli değil" dedi.

Davutoğlu ayrıca, büyükelçilerin her zaman, olağanüstü gerilimlerde, savaş şartlarında bile görevlerini yürüttüğünü söyledi.

-Müslüman Kardeşler'in Türkiye'de toplantı yaptığı iddiası-

Davutoğlu, bazı basın yayın organlarında yer alan, "Müslüman Kardeşlerin Türkiye'de toplandığına" yönelik haberler konusunda ise, şu aşamada böyle bir şeyin söz konusu olmadığını ve gündemde de bulunmadığını belirtti.

Mısır'da şu anda muhalefet yapma imkanı bulunduğunu belirten Davutoğlu, "Mısır, Suriye'den çok farklı. Şu an insanlar Adeviyye'de milyonları kapsayan gösteri yapabiliyor. Suriye'de böyle bir imkan sağlandı mı? Üzerlerine hava kuvvetleriyle saldırdılar. Humus'ta yüzlerce insan öldü. Barışçıl gösterilere bu şekilde topla tankla saldırıldığı zaman, zaten ondan sonra artık muhalefet dediğiniz yapı muhalefet olmaktan, iç muhalefet olmaktan dışarda, nerede imkan bulursa orada toplanır. Ülke aklı o akıldır ki, dışarıya taşımaz muhalefeti" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, Mursi döneminde Mısır'da hiçbir gazetenin kapatılmadığını, televizyon yayını yasaklanmadığını ve tek bir gösterinin dahi engellenmediğini vurgulayarak, "Ama son bir haftada şu anki askeri darbeye muhalif tüm televizyon kanalları kapatıldı, gösterilere müdahaleler yapıldı. Ama en azından şunu söyleyebiliriz ki, Adeviyye'de toplanabiliyor Müslüman Kardeşler, neden İstanbul'a gelsin? Bizce Mursi'nin görevi meşru olarak devam etmektedir. Mısır'da ne olursa olsun Mısır'ın içinde olmalı ve meşru yollarla olmalı" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu ayrıca, İstanbul'un artık bölgede ve dünyada insanların nefes aldığı bir özgürlük alanı gibi göründüğünü belirterek, birçok toplantının çoğu zaman kendisinin haberi olmadan da tertip edilebildiğini, zaten haberi olmasının da gerekmediğini söyledi.

Kaynak: AA