Koncuk: “devlet Memurlarının Ruhuna El Fatiha, Denilecek”

Türkiye Kamu-Sen Amasya Temsilciliği’nin düzenlediği dayanışma yemeğinde yaptığı konuşmada açıldığını öne sürdüğü soruşturma nedeniyle Diyanet İşleri Başkanlığı’nı eleştiren Koncuk, “Diyanet İşleri Başkanlığı’nda teşkilat yöneticilerimize Diyanet İşleri Başkanlığı’nca soruşturma açılıyor. Türk Diyanet Vakıf-Sen’in takvimini odasına astı diye benim arkadaşıma, sendikamın disiplin kurulu üyesine, 3 arkadaşımıza soruşturma açılıyor. 'Sendikanın amblemli saati odasında var' diye soruşturma açılıyor. Odalara girip insanlara baskı yapıyormuş bizim arkadaşlarımız. Yuh demek lazım. 10 yıldır baskıyı yapan sizsiniz, bir de bizi baskıyı yapmakla suçlayarak soruşturma açıyorsunuz” ifadelerini kullandı

Koncuk, “Diyanet İşleri Başkanlığı gibi yüce dinimizi temsil eden bir kuruluşun öylesine insan haklarından uzak, bir sendikayı ötekileştirdiği için, dışladığı için dışlamak ve orada yetkili sendikanın adamlarını yetkili kılmak için bizim arkadaşlarımıza soruşturma açmasını ben kınıyorum. Şiddetle kınıyorum. Dinimizi temsil eden bir kuruluşun böyle bir zulmün yaşanmasına fırsat verilmesini anlamakta zorlandığımı ifade ediyorum. Biz bugüne kadar Diyanet İşleri Başkanlığı’na saygı duyduk. Yüce dinimizi temsil eden bir kuruluşun zedelenmesi, örselenmesine gönlümüz razı olmadığı için orada yaşananları, zulmü gözler önüne sermedik. Ama bu kafa, bu anlayış devam ederse elbette her tepkiyi de ortaya koymaktan çekinmeyeceğimizin bilinmesini Amasya’dan bilinmesini istiyorum” diye konuştu.

AK Parti’nin, Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda Anayasa'nın 129. maddesinin değiştirilmesiyle ilgili verdiği teklifte “Devletin işleri çalışanlar eliyle görülür” yazıldığını anlatan İsmail Koncuk, “Devlet memurlarının ruhuna el Fatiha, denilecek. Ne işçi olan ne memur olan bir istihdam şekli, iş güvencesi olmayan istihdam şekli. AKP milletvekillerinin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na verdiği teklif bu. ‘Devletin asli ve sürekli işleri devlet memurları ve kamu görevlileri eliyle görülür’ diyor. Bu maddeyi ‘devletin işleri çalışanlar eliyle görülür’ şeklinde değiştirmek istediklerini resmen anayasa uzlaşma komisyonuna getirdiler. Kamu çalışanları aynı anlayışla, sendikal hareketleri ölçmeden hatta hak etmeyenleri baş tacı ettiği sürece, aziz milletimiz siyasetin Türkiye’nin geleceğini şekillendiren en önemli çalışma olduğunu görmediği, değerlendirmediği sürece, ‘ben bugün cebime girene bakarım yarın beni ilgilendirmiyor’ diyerek, millet olarak sadece bugünü yaşadığımız sürece büyük acılar yaşayacağımızı, hem kamu çalışanlarımızın, hem aziz milletimizin her ferdinin görmesi gerekir. Türkiye Kamu-Sen hem ülkenin geleceği bakımından, hem kamu çalışanlarının cumhuriyet tarihi boyunca en önemli kazanımı olan iş güvencesini korumak amacıyla çok ciddi faaliyetler yapan bir sendikadır” şeklinde konuştu.

Gezi Parkı olaylarına da değinen Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Koncuk, şöyle konuştu: “Ülkeyi yönetenlerin bu yaşanan olaydan bir ders çıkarması gerektiğini ifade etmek istiyorum. Esasen sadece siyasi iktidar değil, milletimizin her ferdi, siyasi amacı ne olursa olsun her ferdi bu yaşanan olaylardan, bu tepkilerden bir ders, bir sonuç çıkarmalıdır. Ders aldığımız sürece bu olaylar milletimizin geleceği bakımından bize yol gösterebilir, yol açabilir.”
Bir restoranda düzenlenen dayanışma yemeğine, Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, Türk Diyanet Vakıf-Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, Türk Haber-Sen Genel Başkanı İsmail Karadavut, Türk Enerji-Sen Genel Başkanı Celal Karapınar, Türk İmar-Sen Genel Başkanı Necati Alsancak, Türk Yerel Hizmet-Sen Genel Başkanı İlhan Koyuncu, Türk Kültür Sanat-Sen Genel Başkanı Hasan Hüseyin Yılmaz, Türkiye Kamu-Sen Amasya İl Temsilcisi Kamil Terzi ve çok sayıda sendika üyesi katıldı.