Emirdağ'da Bediüzzaman Said Nursi Sergisi
AFYONKARAHİSAR - Bediüzzaman Said Nursi'nin hayatından önemli kesitleri içine alan Emirdağ Yılları Daimi Sergisi, Emirdağ ilçesinde açıldı.
Müze olarak düzenlenen Bediüzzaman Evi'nin açılışında konuşan Barla Platformu Başkanı Said Yüce, Bediüzzam Said Nursi'nin 1877-1960 yılları arasında yaşadığını, bütün ömrünün çilelerle, sıkıntılarla geçtiğini söyledi.
Yüce, 1944 yılının Temmuz ayında dönemin Bakanlar Kurulu kararıyla Bediüzzam Said Nursi'nin Afyon'a ve Emirdağ'a sürgün edildiğini ifade ederek, "Bediüzzaman'ın kaldığı evin bir benzerini Emirdağ Belediyesi burada yaptı. 1944-1960 yılları arasında Bediüzzam Hazretleri, Emirdağ'da kaldı" diye konuştu.
Yüce, Bediüzzaman Said Nursi'nin bütün hayatı boyunca peşinde koştuğu ve uğrunda en dayanılmaz çilelere katlandığı tek bir davası olduğunu belirterek, bu davanın iman davası olduğunu kaydetti.
"O, milletinin imanını selamette görmek istemişti. O, 50 sene sonra gelecek nesillere sönmez ve söndürülmez bir hakikati miras olarak bırakmak istemişti" diyen Yüce, şöyle devam etti:
"Bugün, Bediüzzaman Hazretleri'nin vefatından 50 sene sonra, herhangi bir anda, dünyanın dört bir yanında her renkten ve her dilden insanlar, Risale-i Nur'un sayfaları arasında Yer ve Gökler Rabbine imanını ve Ahirzaman Peygamberine biatını tazeliyor. Doğudan batıya, güneyden kuzeye dünyanın her ülkesinde, mütevazi insanların evleri birer medrese olmuş, inançsızlık cereyanlarının ve maddeperestliğin baskısından bunalan insanlara Kur'an eczahanesinden ilaçlar sunuyor."
Bir insanın imanını kurtarmanın, ona ahirette dünya kadar baki bir mülk kazandırmak anlamına geldiğini hatırlatan Yüce, "Acaba bugüne kadar Risale-i Nur'lar vasıtasıyla elde edilen ebedi saadetler, kaç bin, yahut kaç milyon dünya doldurur?" diye sordu.
Yüce, "Bu, aynı zamanda, Bediüzzaman'ın ve etrafındaki kahramanların bitmez tükenmez meşakkatlere yıllar boyunca nasıl ve niçin katlanmış olduğunu da açıklayacaktır. Onca eziyete, zulme, işkenceye, rağmen kalbinde zerre kadar intikam emeli beslememek nasıl mümkün olabilir diyorsanız, onun da cevabı işte buradadır" dedi.
-"Bediüzzaman'ın hayatı bu sergide"
Yüce, sergiyle ilgili olarak şu bilgileri verdi:
"Yorgun Dede mevkisindeki Bediüzzaman Evi'nde sürekli olarak ziyarete açık kalacak olan sergi, büyük ölçüde Emirdağ yıllarını içine almakla birlikte, 1876-1960 yılları arasında yaşamış olan Bediüzzaman Said Nursi'nin bütün hayatını kapsıyor.
Bediüzzaman Hazretleri, Denizli hapsinden tahliye edildikten sonra, Emirdağ'a sürülerek burada son derece sıkı bir gözetim altında tutulmuştu. Bu ikametin birinci bölümü, Afyonkarahisar tevkifatı ile sona erdi. Afyonkarahisar hapsinden sonra ise Bediüzzaman, hayatının geri kalan kısmını ağırlıklı olarak Emirdağ'da geçirmekle birlikte, Isparta, İstanbul, Ankara ve Eskişehir'de de zaman zaman ikamet etti. Emirdağ yılları, Bediüzzaman ve talebeleri için, Risale-i Nur hareketinin iyice kökleştiği ve dünyaya yayılmaya başladığı en verimli yıllar oldu."
Bediüzzaman Said Nursi'nin talebesi Mahmut Çalışkan da anılarını anlattı.
Etkinliğe, Emirdağ Kaymakamı Akın Ağca, Belediye Başkanı Cengiz Pala ve vatandaşlar katıldı.
Kaynak: AA
Yüce, 1944 yılının Temmuz ayında dönemin Bakanlar Kurulu kararıyla Bediüzzam Said Nursi'nin Afyon'a ve Emirdağ'a sürgün edildiğini ifade ederek, "Bediüzzaman'ın kaldığı evin bir benzerini Emirdağ Belediyesi burada yaptı. 1944-1960 yılları arasında Bediüzzam Hazretleri, Emirdağ'da kaldı" diye konuştu.
Yüce, Bediüzzaman Said Nursi'nin bütün hayatı boyunca peşinde koştuğu ve uğrunda en dayanılmaz çilelere katlandığı tek bir davası olduğunu belirterek, bu davanın iman davası olduğunu kaydetti.
"O, milletinin imanını selamette görmek istemişti. O, 50 sene sonra gelecek nesillere sönmez ve söndürülmez bir hakikati miras olarak bırakmak istemişti" diyen Yüce, şöyle devam etti:
"Bugün, Bediüzzaman Hazretleri'nin vefatından 50 sene sonra, herhangi bir anda, dünyanın dört bir yanında her renkten ve her dilden insanlar, Risale-i Nur'un sayfaları arasında Yer ve Gökler Rabbine imanını ve Ahirzaman Peygamberine biatını tazeliyor. Doğudan batıya, güneyden kuzeye dünyanın her ülkesinde, mütevazi insanların evleri birer medrese olmuş, inançsızlık cereyanlarının ve maddeperestliğin baskısından bunalan insanlara Kur'an eczahanesinden ilaçlar sunuyor."
Bir insanın imanını kurtarmanın, ona ahirette dünya kadar baki bir mülk kazandırmak anlamına geldiğini hatırlatan Yüce, "Acaba bugüne kadar Risale-i Nur'lar vasıtasıyla elde edilen ebedi saadetler, kaç bin, yahut kaç milyon dünya doldurur?" diye sordu.
Yüce, "Bu, aynı zamanda, Bediüzzaman'ın ve etrafındaki kahramanların bitmez tükenmez meşakkatlere yıllar boyunca nasıl ve niçin katlanmış olduğunu da açıklayacaktır. Onca eziyete, zulme, işkenceye, rağmen kalbinde zerre kadar intikam emeli beslememek nasıl mümkün olabilir diyorsanız, onun da cevabı işte buradadır" dedi.
-"Bediüzzaman'ın hayatı bu sergide"
Yüce, sergiyle ilgili olarak şu bilgileri verdi:
"Yorgun Dede mevkisindeki Bediüzzaman Evi'nde sürekli olarak ziyarete açık kalacak olan sergi, büyük ölçüde Emirdağ yıllarını içine almakla birlikte, 1876-1960 yılları arasında yaşamış olan Bediüzzaman Said Nursi'nin bütün hayatını kapsıyor.
Bediüzzaman Hazretleri, Denizli hapsinden tahliye edildikten sonra, Emirdağ'a sürülerek burada son derece sıkı bir gözetim altında tutulmuştu. Bu ikametin birinci bölümü, Afyonkarahisar tevkifatı ile sona erdi. Afyonkarahisar hapsinden sonra ise Bediüzzaman, hayatının geri kalan kısmını ağırlıklı olarak Emirdağ'da geçirmekle birlikte, Isparta, İstanbul, Ankara ve Eskişehir'de de zaman zaman ikamet etti. Emirdağ yılları, Bediüzzaman ve talebeleri için, Risale-i Nur hareketinin iyice kökleştiği ve dünyaya yayılmaya başladığı en verimli yıllar oldu."
Bediüzzaman Said Nursi'nin talebesi Mahmut Çalışkan da anılarını anlattı.
Etkinliğe, Emirdağ Kaymakamı Akın Ağca, Belediye Başkanı Cengiz Pala ve vatandaşlar katıldı.